Ep.2"HOLLY FUCK!"

344 25 38
                                    

"Y/N?"

"Hı? Ay yani evet?"

Başımı önümdeki bilgisayardan kaldırırken yanan gözlerimi ovuşturdum.

Şuan operasyonun tam ortasındaydık. Sistemlerimi aktive hale getirmemi bekliyorlardı. Alıcıyı yakın bir yere sabitledikten sonra galiba işin zor kısmına da gelmiş olacaktım.

Dün Maria'yla boğuşmamızdan sonra çalışma odama çekilmiştim. Alıcıyı kloritör'e sıkıştır, bilgisayarı baştan modifiye et derken sabahlamıştım biraz. Bir de bu işi batırma ihtimali yüzünden de streste yapmıştım biraz. Ondan bu göz yanması.

Ama bu müstahaktı bana.

Platonik aşkım için iyilik meleği olup herkese yardıma koşarsam tabi yetiştiremezdim kodu.

Zaten o da dün ağzıma sıçmıştı ya.

Ama bu son. Yok o'na yardım mardım.

Versin bir öpücük işte o zaman düşünürüm.

"Ne durumdasın?"

Keyfim yerindeydi kaptanım. Ne durumu pek anlamadım ama.

"Bilgisayar hazır. Bağlayıcı olacak alıcıyı hedefe yerleştir-"

"Ne alıcısı?"

Ne demek ne alıcısı aşkım? Size verdi-

"Siktir..."

VERMEYİ UNUTTUM AAAAAAA!

DEDİM AMA YA! BENİ BU ADAMLA AYNI GÖREVE VERMEYİN DEDİM! AKLIMI ALIYOR! BİRDE SAÇLARINI ARKADAN TOPLAMIŞ, tavşan kuyruğu gibi çok tatlı...

BAKIN NASIL ODAKLANAYIM SİZ SÖYLEYİN!

Dur. Sakin ol.

"Ortak telsiz olduğunu bilerek kelimelerimizi seçersek daha iyi olur."

Bay Rogers bak bu iki oldu. Bir gün yumacağım gözümü açacağım ağzımı. Konumuz o mu şimdi?!

"Belliydi böyle olacağı."

Biricik aşkım artık biricik aşkım değildi. Aşkıma düşürüyorum kendisini.

Dün tatlı tatlı özür dilerken konu iş olduğu zaman sözleri bıçak kadar keskindi. Başkası olsa söyleyecek çok sözüm var ama konu James olunca bütün sözlerim böyle kayboluyordu. Sadece hüzün.

"Ben halledeceğim efendim. Bana bir kaç dakika verin lütfen."

Kimseden ses çıkmazken yanıma getirdiğim çantadan Kloritör'ü arıyordum. Titreyen ellerimle düğme kadar alıcıyı bulmak biraz zorlasa da başarmıştım.

Nasıl halledeceğim hakkında en ufak bir fikrim yoktu bu arada. İşimin son dakikaları olabilir.

"Şoför arabadan indi."

Bayan Romanoff her gereksiz detayı böyle söyle- Bu kadın... Bu kadın benim hayatımı kurtardı.

Hızla ayağa kalkarken üstümdeki ince hırkayı çıkardım.

"Yakışıklı mı?"

Arkadan tokayla tutturduğum saçımı açarken başımı hafifçe iki yana salladım.

"Konumuza dönsek?"

"Kovulacağını anlayınca deliliğe vuruyor herhalde kendini."

Bu başka birisine söylense utanmadan kahkaha atardım ama şuan tadımı kaçırıyordu.

Tamam hâlâ biraz komikti. Ben kendimle barışık bir insanım.

"Yakışıklı."

Bayan Romanoff'un sesinden eğlendiğini anlarken yüzümde bir tebessüm oluştu.

Crush// Bucky Barnes×Y/NHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin