6. Bölüm

35 6 0
                                    

Kardeşlik, aynı kan birliği değil kalp birliğidir...

Vurulan kişiyi gördüğümde gözümden yaşlar akmaya başladı. Vurulan Burak'tı.
Kurşun karın boşluğuna denk gelmişti. Tolga bunu gördüğü an adamı bırakıp Burağın yanına koştu bende tabikii.
Ağlayarak "ambulans çağırın çabuk " diye bağırdım.
Tolganın da sesi titriyordu "Burak dayan nolur dayan. Sensiz olmaz be kardeşim "
O sırada Burak gözlerini hafifçe araladı ve "Unutmayın beni tamam mı seviyorum sizi" dedi sesi titreyerek ve acıdan gözünden yaş da akıyordu.
Şunu da ekledi ardından ;
"Çok yakışıyorsunuz haberiniz olsun" buruk bir tebessüm belirdi yüzünde.
Tolga konuşmasını böldü ve "Ne saçmalıyorsun sen kardeşim bizi bırakmak yok duydun mu yok" Tolganın da gözünden bir damla yaş aktığını gördüm. Ama belli etmeden sildi. O sırada ambulansın siren sesleri duyuldu. Uzun süre konuşamamıştım ve ağzımdan tek bir cümle çıktı.
"Bizde kal kardeşim lütfen."
Kardeşim. Kardeşliği  ben Esra ve Burak tan öğrendim. Birbirimizi koruyup kollamayi. Ben Buraktan başka şeyler daha öğrendim. Herşeye rağmen gülümsemeyi. O herşeye rağmen gülümsüyordu.

Burağın Ağzından

"Ben Burak. Burak Yılmaz. Ben küçükken annesi ve babası tarafından terk edilmiş kimsesiz biriyim.
Tek ailem Tolga ve Ekibim.
Tolga benim çocukluk arkadaşım hatta kardeşim.
Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmez
Ekibim asla beni yalnız bırakmaz hep arkamda olurlar.
Ve Gizem benim güzeller güzeli kardeşim. Onun ve Tolganın bende yeri hep ayrıdır. Ve ayrıca onlar ne kadar kabul etmezlerse de birbirlerine aşık oldular."
Karin boşluğumda hissettiğim o acı hâlâ geçmemişti. Ambulansa bindirildim ve yola çıktık. Tolga da benimle beraber geldi. Tolga genelde duygularını asla belli etmez. Ama bugün ilk defa gözünden yaş aktığını gördüm ve bu benim canımı yaktı.
Dışarıdaki sesler o kadar kısıktı ki zar zor duyabiliyordum ve sanırım beni ambulansa bindirdiler. Acaba durumum nasıldı? Kendim için değil de kardeşlerim için merak ediyordum.

Tolganın Ağzından

Kardeşim, Burak vurulmuştu. Neşe kaynağı olan kardeşim şuan acı çekiyordu. Ambulans geldiğinde ben bindim yanına. Gözlerimdeki ıslaklığı hissettim ama umursamadım. Ellerimdeki kana bakıyordum. Ben onu kaybedersem kimsem kalmazdı ki.
"Dayan kardeşim lütfen benim için dayan" dedim içimden yalvarırcasına. Hastaneye geldiğimizde hemen ameliyata aldılar. Ben bir köşeye Gizem bir köşeye çöktük. Ayakta duracak halim kalmamıştı. Normalde duygularımı belli bu kadar belli eden biri değilimdir konu kardeşim olunca değişiyorum. Güçlü duramıyorum. Burak bu halime çok kızıyor ama elimde değil. Ekiptekiler de geldi. Ameliyathaneden hemşire çıktı ayaklandık. "Burak nasıl nolur bir bilgi verin" Hemşire Burağın kana ihtiyacı olduğunu söyledi. Benim kanım uyuyordu."Benimki uyuyor "dedim. Ve o sırada Gizem de "benimki de uyuyor " dedi. İkimiz birden kan vermeye gittik. Onun da gözleri kıpkırmızıydı. Cansu nun hali bizden farksızdı. Ama biz ona destek olamıyorduk. Çünkü bizde aynı durumdaydık. Cansu da geldi bizimle.
İlk ben girdim konuşmaya ;
"Cansu iyileşecek tamam mı kurtulacak kardeşim yitirme umudunu "
"Emin misin ya bırakırsa beni Tolga ne yaparım ben "
Asıl biz ne yapardık. Ama bunu dile getirmedim kız zaten kötüydü. Kanları verip ameliyathanenin önüne gittik. Burağı çıkarıp yoğun bakıma aldılar. Hayati tehlikesi az da olsa varmış. Herkes bir yere oturmuştu. Demir hepimize kahve getirmişti. Omuzumda bir el hissettim ve bu elin Arif müdürün olduğunu gördüm. "İyi olacak sakın kötü düşünme sen tanımıyor musun Burağı inatçıdır o "
Buruk bir tebessüm ettim. Evet Burak inatçıydi hemde çok. Burak Yılmaz çok inatçıdır. "Ama müdürüm gözlerini kapatmadan söyledikleri benim umudumu bitirdi. " Yüzüme baktı ve "uyanınca söylediklerinin hesabını sor "
Burukça güldüm "soracağım ben ona "
Yoğun bakımın önüne gittim Gizem de oradaydı. " Hadi be kardeşim çık oradan sağ salim söylediklerinin hesabını bir bir soracağım sana " Gizemin de buruk bir tebessümle güldüğünü gördüm. Ve o sırada yoğun bakımdan ses geldi. Bağırdım. "Doktorrr buraya bakın çabuk " Hayır kardeşim hayır şimdi olmaz hayır. Doktorlar içeri girdi. Çıktıklarında hepimiz etrafına toplandık. Arif müdür sordu "Burak iyi mi ?" Doktorun yüzü değişti ve söze girdi.
Doktor :.......................
Hepimiz hep bir ağızdan "Nee" dedik.

Sizce Burak iyi olacak ? Doktor ne dedi?

Bölümü nasıl buldunuz?

Selamlar Canlarım bölümle ilgili  yorumlarınızı bekliyorum.
SİZİ SEVİYORUM 💛

Otizim Ve Aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin