"merhaba lee minho"
minho yutkundu ve sakinliğini korumya çalıştı
"merhaba bayan hwang"
"demek oğlumun meşhur metresi sensin"
minho dilini yanağına gezdirdi ve gözlerini devirdi
"bakın sayın kraliçe nazik(!) davetiniz için müteşekkirim ama hakkımda asılsız iddialar ortaya atmamaızı rica ederim"
"sence öylesine biri olsaydın bu kadar üstüne düşer miydim?"
bacak bacak üstüne attıp fincanda ki çayından yudum aldı
"şimdi ben seni daha fazla araştırmadan kendin dökül"
"oğlunuzu tanımıyorum bu şekilde beni sorgulayamasınız"
"sayın lee minho tek hamlede hayatınızı maf edebilirim ama aldığım terbiye için size 10 dakika veriyorum...şundan emin olabilirsin ki eğer oğlum için ne kadar önemli olduğunu bilmesem seni karşıma çağırmayı bırak,ülkeden gitmen için elimden geleni yapardım"
Minho kraliçenin kendince kurduğu tuzağa düşmeyecekti ama Japonya'ya gitmek için bahaneye ihtiyacı vardı
kraliçeye başını belaya sokmayacak kadar ayrıntılı anlattı"demek 3 yıldır birliktesiniz...bak minho hiç mi gururun yoktu bütün ülke,basın canlı yayınlandı nişanı buna rağmen nasıl hyunjin ile birlikte olursun"
minho bende jisung ile nişanlıyım diyemezdi yada mafyayım diye
"efendim aşık olduk"
"anlıyorum... insanın başına ne gelirse aşktan gelir...ama ben Felix'i çok seviyorum kral da aynı hyunjin ile çocuk arkadaşları ona iyi bir eş,iyi bir yol arkadaşı ve iyi bir baba olabilir sizse ayrı dünyalardansınız tamam hyunjin'in saray dışında çevresi var ama genetiği bu eninde sonunda ters düşeceksiniz ve bu rezillik
... yani demek istediğim hatırlamak istemediğiniz anı olarak kalacak""ne tavsiye edersiniz"
"ne istersen iş,ev ,sana herşeyi veririm ülkeden biraz git unutunca gel "
minho ağlamamak için yukarı bakarak
"merak etmeyin bu masalın sonunda mutluluk yok iyi biliyorsunuz "
"tamam o zaman...bir şeyler içer misin?'
" teşekkürler... müsadenizle "
kraliçe başı ile minho'yu selamladı minho çıkar çıkmaz keyif ile çayından bir yudum daha aldı
___"minho hadi toplantıya... ağlıyor musun?"(chan)
minho eliyle yaşını sildi
"niye geldin?"
"hey! biz arkadaşız...küsmüyoruz değil mi?"
"ne küseceğim hadi yürü"
"ama ağlıyorsun?"
.
.
.
"sevglim ne yapıyorsun""toplantıdan yeni çıktım işim var"
"bir haftadır niye görüşemiyoruz"
"5 gün hyunjin bir hafta değil"
"bir şey mi yaptım...ama hayır"
"hyunjin kendi kendine konuşacaksan kapat"
"tamam şimdi anladım geçen felix ile filim izledik o mu?"
"ben senin neyinim ki karışacağım"
"anladım trip atıyorsun "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
We can't be lovers♡HyunHo
Romansahyunjin:ben seni istiyorum minho şımarık felix'i değil inanan ne jisung ne de benden vazgeçmek için yatığın o kişiler tırnağım bile olmazlar ben ülkemi, sarayımı, tahtımı,varisliğimi, bırakıp sana gelirken sen o siktiğim gururunu bir kenara atamıyor...