Eğitim kampı

4 2 5
                                    

Hayatımı sorguladım geceydi. İlk kez değildi hayatı sorgulayışım. Ama ilk kez daha değişik bir duygu yaşamıştım. Hatta o duyguyu yaşarken o kadar saftım ki duygunun ne olduğunu bile anlamamıştım. Bi anda gözlerimi açınca heryerin karanlık değil aydınlık olduğunu gördüm. Bi off çekerek ayağa kalktım. Ranzanın yanındaki minik komidinin üstünde bu dijital saat vardı. Saate baktığımda 8 e geldiğini gördüm. Dersin başlamasına bir saat kalmıştı. Ayağa kalktım ve Star'a baktım. Yatağında yoktu. Herhalde bana küsüp erkenden odadan çıkmıştı. Umursamadım ve mankenin üstündeki formamı mankenden alıp giydim. Ardından odadan öylece çıktım. En alt kata yani kantine indim. 5-10 kişi anca vardı. İç çektim sebepsizce. Ardından sıraya girip ne alacağımı düşündüm. O sırada dün tanıştığım ismi Alex olan çocuk geldi ve arkama geçti. Ona  döndüm ve gülümsedim. Bana selam der gibi baktı ve söze girdi.

-Selam Elia. Ne alacaksın?
-Bilmem ki. 3 farklı kahvaltı tabağı varmış bugün.
-Evet ben 2. Yi alacağım.
-Yaa demek öyle. 2. nin içinde ne var?
-Pastırmalı yumurta, zeytin ve biraz sucuklu tost.
-İyi. Bende ondandan alayım.
-Tamam, ha buarada yeterli paran varmı?
-Var tabikide. Yanımda 10000 dolar var ama bi ara kartıma para yatıracağım.
-Tamam. O tabak 4 dolar
-Biraz pahalı değil mi sence?
-Hadi ama bunu dünyanın en zengin ailesine sahip bir kız mı söylüyor?
-Eheheh. Derse 1 saat var. Bahçede gezmeye ne dersin?
-Olur. Yemeğimizi alıp bahçeye çıkalım.
*gülümseme*

Önüme dönüp cüzdanımdan yeterli parayı aldım. Ardından sıranın bana geldiğini fark edip yaklaştım. Adam bana baktı ve biraz inceledikten sonra sordu.

-Ne isterdiniz?
-Ben kahvaltı tabağı 2 yi alayım lütfen.
-Peki 4 dolar tuttar. İçecek ne olacak?
-İçecek mi emm. İçecek bi yeşil çay olsun.
-Hangi boy?
-Small.
-Peki. İçecekle birlikte 4 dolar 55 sent tuttu.
-Tamam emm. 55 sentim yokta karttan çeksek?
-Tabikide okutun şuraya.
*dııddt*
-Tamamdır. Abla kahvaltı tabağı 2 bir de small boy yeşil çay.
-Tamam gelip alsın.
-Şu yan tarafa geç de al tabağını.
-Tamam.

Sıranın kenarındaki tabak alma yani servis yerinin karşısına geçip beklemeye başladım. Ardından Alex yanıma geldi ve kadın tabaklarımızı getirdi. Tabaklarımızı alıp bahçeye doğru ilerledik. Bunu yaparken beni izliyordu ama konuşmadık. Bahçede bir çardaka oturduk. Tabağımı masaya koyup ona baktım. Bana gülümsüyordu.

-Star nerede?
-Bilmiyorum sabah uyandığımda yoktu.
-Hmm peki tamam. Bun gün eğitim kampında yapılacak olan aktiviteleri seçeceğiz biliyorsun değil mi?
-Ne hayır benim haberim yoktu.
-Eğitim kampında bi alan seçersin ve eğitimini o alanda alırsın.
-Kulağa iyi geliyor. Neler var tam olarak?
-Okçuluk, Büyücülük,Katana eğitimi, Kahin büyüleri.
-Hmm peki. Ek ücret alıyorlar mı?
-Alıyorlar aylık 560 dolar. Ama zorunlu değil.
-Sen gitmeyi düşünüyor musun?
-Evet herhalde gideceğim
-Tamam. Peki neyi seçmeyi düşünüyorsun?
-Okçuluk olabilir yada büyü. Peki ya sen?
-Yani hepsi iyi gibi. Hepsinin eğitimini alabiliyor muyuz?
-Yani alırsın almasına ama bu çok yoğun olmak demektir. Bide normalden çok fazla para ödersin.
-Hmm peki. Yemeğimizi yiyelim ders başlayacak.
-Tamamdır!

Yemeğe bakıyorum. Yiyeceğim ama aklım takıldı. Acaba bütün eğitimleri alsam mı? Parası değil. Gerçi alırsam herkese gücümü kanıtlayabilirim. Yemeğimizi yiyince kalktık. Bana bakıyordu ama ben ona bakmamak için kendimi tutuyordum. Sınıfımın kapısına vardım. Star hala ortada yok. Çok mu kırıldı acaba? Şimdi onun kalbini düşünemem. Ders bitince köşke gidecektim ama eğitim kampı var. Sınıfın kapısına broşür koymuşlar. Her eğitimi alanlar pazartesi katana, salı ok, çarşamba kehanet,  perşembe katana, cuma büyü, cumartesi kehanet. Cidden yoğunluk. Bugün pazartesi. Ayrıca kurs okul bitince başlayacak ve 2 saat sürecek. Ben en iyisi herkes uyuyunca gideyim. Zaten uzakta değil yürüyerek giderim. Sınıfa girince herkesin oturduğunu gördüm. Sırama oturup bekleyince hoca telaşla içeri girdi. Bi an göğüş cebindeki peçeteye anlını sildi ve bize döndü.

- Çocuklar okulumuz insanlık tehlike altında.
Bu ne demek? Okulda suçlular falan varsa bu bizim için önemli olmaz. Ama öğretmen çok telaşlı gözüküyor.

-Çocuklar herkes kütüphaneye gitsin. Orda size verilen kitabı okuyun. O kitabı bu gece herkes okuyup derse gelicek. Anlaşıldı mı?
-Evet hocam!

Acaba ne var da hoca bu kadar telaş yaptı. Merak ediyorum acaba neden? Kitabı alınca görücez.


Sayın okur;

Bölüm kısa ama kitapta yazanları ayrı bölümde göstereceğim. Ve sizi çok seviyorum!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 05, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

~ELEMENT AKADEMİSİ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin