*Bölüm 2*

83 7 1
                                        

Cüneyt'e : ''-sorun ne ?''diyemeden oracıkta yere yığıldı.Cüneyt paniklemişti.Hemen Alice'i kollarından tutup kaldırmaya çalıştı . Bu sırada Alice kusmaya başladı.Cüneyt'in üstü başı mahvolsa da bu durum onun hoşuna gitmişti.Gömleğini çıkardı hazır bahanesi varken Alice'i köşedeki koltuğa oturttu ve Vanessa'nın yanına gitti. Vanessa'nın dans ettiği çocuk ona iyice sokulmuştu.Bir eli belinde diğeri ile de Vanessa'nın elini tutuyordu.Resmen onun bu halinden yararlanıyordu.Cüneyt genci öteye itip Vanessa'nın kolunu tuttu.Genç Cüneyt in öfkesinden ,kendinden eminliğinden ürkmüş olmalıydı ki .. hiç istifini bozmadan dans etmeye devam etti. Vanessa sinirlenmişti Cüneyt'e :

''-Ne yaptığını sanıyorsun sen ?'' dedi. O da sinirlerini bastırmış halde :

''-Alice kötü yanına gidelim dedi .Vanessa hemen Alice'in yanına koştu koltukta üstü başı berbat bir halde öylece uyuya kalmıştı.Cüneyt Vanessa' ya Alice'i lavaboya kadar getirmesine yardım etti .Vanessa da çok iyi olmamasına rağmen

Alice ' i toparlamaya çalıştı.Alice biraz kendine gelene kadar beklediler.Artık zaten tadı bozulmuş olan ortamdan eve dönme kararı aldılar.

Eğlenceli başlayan gece onlar için özellikle de Alice için kötü sonlanmıştı.Sabah uyandığında ise Vanessa dün gecenin kendi açısından olumlu sonlandığına kanaat getirmişti.Hiç tanımadığı biriyle dans etmek eğlenceli gelmişti önce ama sonra olabilecekleri düşününce....Böyle olmasına sevinmişti.Ayrıca Cüneyt'e teşekkür borçluydu ve bir de özür.Sarhoşken ona bağırdığını anımsıyordu.Oysa Cüneyt ona o an yapabileceği en iyi yardımı yapmıştı.Ve bir de Alice'e .Bir süre sonra kendini bırakıp Alice 'i düşünmeye başlamıştı.Gecenin onun için bu şekilde sonlanması kötü olmuştu.Daha doğrusu utanç verici.Şuanda içeride mışıl mışıl uyuyor olabilirdi ama uyanınca tüm bunlar ona bir kabus gibi görünecekti.Cüneyt'in üzerine

kusmuştu.Aşık olduğu adamın.Bu kadar içeçek ne vardı ki sanki? diye düşündü.Sonra kendisinin de fazla içtiğini hatırlayıp eleştirmenin anlamsız olduğuna karar verdi.

Başında hafif bir sızıyla yataktan doğruldu ve duşa girdi ardından sıcak bir kahve ile beraber atıştırmalık bir şeyler yedi.Yoğun bir gün bekliyordu Vanessa yı şık bir şekilde giyinip holdinge doğru yola çıktı.Her zamankinden daha hüzünlüydü bu yolculuğu artık hayallerindeki pastahaneyi açmasına sayılı günler kalmıştı yinede buruktu işte.CD çalardan sürekli dinlediği ''yıldızların altında '' adlı parçayı açmıştı.Sigarasını yaktı Alice' i aradı telefondan çaldır sesi geliyordu ama açan yoktu.Holdinge gelmişti zaten Kapıda sürekli onu karşılayan iltifatlarla selamlayan Cüneyt yoktu.Bu derece kızgın yada kırgın olacağını tahmin etmemişti.Ofisine çıktı dün hazırlamış olduğu dosyalarını müdürüne imzalatmaya getirdi.Müdür bey Vanessa'ya :







-benim en iyi çalışanlarımdan birisin,hayallerinin peşinden gidiyorsun ama burada kazandığını kazanamazsın ,senin gibi bir çalışanı kaybetmek istemem anlaşma süremiz doldu dilersen iki katı maaş veririm sana bırakma holdingi dedi..

para onun için sadece bir araçtı.Hafif bir tonla müdürüne :

-Efendim bunları işe başlamadan konuşmuştuk.Bana sağladığınız imkanlar için teşekkür ederim iyi bir patronsunuz dedi.Kararından vazgeçmeyeceği her halinden belliydi.Müdür:

-teklifimi iyi düşün yinede hemen karar verme dedi ise de.Vanessa tebessüm ederek müsade ile odadan çıktı.Alice'in ofisine gitti kapıyı açmaya çalıştı fakat kapı kilitliydi.Tekrar telefonla onu ararken Cüneyt'in odasına doğru gitti.Hem cüneyt'e dün barda olanlar için söylemesi gerekenler vardı hemde Alice i sormak üzere kapısını açmaya çalıştı Cüneyt'inde kapısı kapalıyı .telefonu kapanmıştı Alice'in. Vanessa apar topar Alice'in evine doğru yola koyuldu.Nedense aklına gelen şeyler onu çok rahatsız ediyordu... Kendi kendine söylenmeye başladı:

-Yok canım abartıyorsun Vanessa imkansız böyle bir şey çünkü Cüneyt bana aşık , yoksa dün olanların intikamını mı alacaktı benden?Aman canım kimki o zaten ben onu değil o beni seviyor.Dese de içten içe kendini yiyordu..neyse ki Alice'in evine geldi.Merakla kapıyı çaldı.Kapıyı açan Cüneyt'ti üzerinde pembe bir bornoz vardı. Vanessa öylece baka kaldı .Cüneyt yanlış anlaşıldığının farkındaydı ama Vanessa nın onu kıskanmasını istedi ve istediği gibi de olmuştu.Vanessa hiç bir şey söylemeden oradan hızla uzaklaştı kafasını dinleyebileceği tek yer sürüş parkıydı oraya gitti.Parkta görmeye alışık olduğu esmer düzgün giyimli o adam yoktu.Bir kaç saat orada denizi seyrederken ıssız düşüncelere daldı.Hava kararmak üzereydi artık eve gitme zamanı gelmişti.Telefonunu kapadı evine gitti.

Vanessa'nın Alice adına sevinmesi gerekirken aksine ona da kızgındı. Ya Cüneyt 'i içten içe seviyordu yada egosuna yenik düşmüştü..Karar vermek onun için zordu.Böyle bir duyguya alışkın değildi.Bunun adı kıskançlık mıydı yani.Hayır olamazdı!En yakın arkadaşını kıskanamazdı. Üstelik aşık olmadığı bir adam için.Öyleyse neden böyle hissediyordu?Bu düşünceleri bir kenara bıraktı.Sabah tekrar ofisine gitmesi , eşyalarını toplaması gerekiyordu.Ama ne Cüneyt' ile nede Alice' ile bu duygularıyla karşılaşmak istemiyordu.Umursamamaya çalışmak da fayda vermiyordu işte .Ya boş versene! dedi kendine yarın pastanesinde ki son rotüşlerini de yapmaya gidecekti..Yatağına uzandı keyfi yerine gelmişti tam uykuya dalmak üzereyken ev telefonu çalmaya başladı.Vanessa'nın hiç yataktan kalkmaya niyeti yoktu..Israrla ve ard arda çalan telefon onu yatağından kaldırmıştı.

-Efendim

-''Alo Vanessa ile görüşmek istiyorum ''diyen adamın sesi çok tanıdık ve sıcak gelmişti ona.Telefondakinin babası olduğunu anladı fakat ihtimal vermiyordu yoksa bu bir rüya mıydı?Babası Vanessa'yı reddetmişti ailesini terk ettiği için.Emin olmak adına :

-Kimsiniz? diye sordu.

-Ben senin kimsen değilim,annen çok hasta son arzusu seni görmek.İlgileneceğini düşünmüyorum ,senin içinde aramadım. Annenin arzusunu yerine getirmek için üzerime düşeni yapıp aradım dedi ve Vanessa'ya ikinci bir söz hakkı bırakmadan telefonu yüzüne kapadı.

Vanessa şoka girdi .Telefon hala kulağında öylece kıpırdamadan duruyordu.O anda öyle bir ateş düşmüştü ki içinde kül olmamış hiç bir yer kalmamıştı sanki. Bu acıyı tarif edecek hiç bir şey yoktu..Bir anda annesine olan özlemi öyle arttı ki.Kahrolası geçmişine binlerce defa lanet etti..Hıçkıra hıçkıra titreye titreye ağlıyor ağladıkça aklından geçenlere engel olamıyordu.Üniversite yıllarında arkadaşlarının tuzağına düşürüldü ve tehditle şantaj la sürekli başkalarıyla olmak zorunda bırakılıyor du. Tüm ailesi Vanessa ya kızgındı ama bilmiyorlardı işte bilmiyorlardı ne acılarla uğraştığını hem kendini hem ailesini korumak adına o küçük ama kocaman yüreği ile terk etmişti İtalya'yı.. O yaşta kim annesinin şevkatinden,babasının ilgisinden,ailesinin sıcaklığından vazgeçip durup dururken çekip giderdi ki?

Pastahanesini İtalya'da açamaz mıydı sanki...

vanessaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin