5. bölüm

833 58 23
                                    

Jungkook Jimin'in ateşi olduğunu gördüğünde fazlasıyla telaşlanmıştı. O gün gece hiç uyumamış sayıklayan Jimin'in baş ucunda olmuştu. Sık sık ateşin kontrol etmiş ve düşürmek için çalışmıştı. Taehyung'un bundan haberi yoktu. Bunu Jungkook kendisi istemişti. Sebebini bilmediği bir şekilde Jimin'in etrafında dolanması hoşuna gitmiyordu.

Şu an saat altıydı. Güneş yeni yeni kendini gösterirken oda aydınlık değildi. Jungkook gece boyu rahatsız uyuyan Jimin'in yanı başında oturmuştu. Elindeki ıslak bezi alnına bastırıyordu. Üzerinide örtmeye izin vermiyordu. Arada Jimin titriyor ve kollarını bir birine doluyordu. Fakat Jungkook ne kadar onun üzerini örtüb sarmak istesede yapamazdı.

İyi değildi. Hem de hiç.

Eyer durumu ciddileşirse artık doktora gitmek zorunda kalacaktı. Namjoon da terslikden Jimin'i arayıp durmuştu. En sonda kendisi açmak zorunda kalmış ve Jimin'in uyuduğunu söylemişti. Ona şimdilik hasta olduğunu söyleyip endişelendirmek istemiyordu.

Artık elleri bile çalışmaz hale gelen Jungkook uyumamak için zor duruyordu. Alnına bastırdığı ıslak bezi bu sefer saatlerce yaptığı gibi boynuna sürmüş ve kenara koymuştu. Gözlerini açık tutmaya zorladığı için acıyordu. Bedeni Jimin'in üzerine düşmemek için kendini zorluyordu.

Geceye nazaran daha iyi olması içini azda olsa rahatlatıyordu. Şu an tek derdi uyumaktı. Ama yapamazdı. Yorgunca Jimin'i süzdü ve ince battaniyeni üzerine örtdü. Birden yine kafasını sağa sola çevirmeye başladı. Kısık sayıklamalrınıda duduğunda yine kabus gördüğünü anladı. Gece boyu sürekli kabus görmüş ve sayıklamıştı. Fakat bu sefer daha korkutucu olmalıydı. Çünki yerinde kıvranıyor ve şakaklarından soğuk terler akıyordu.

Eli ayağı bir birine giren Jungkook napacağını bilemedi bir an. Sonradan tek çarenin uyandırmak olduğunu düşündü ve hafif sarsmaya başladı. Bir kaç kez seslenme ve sarsılmadan sonra aniden gölerini açmış ve dikelmişti. Jungkook bu ani haraket yüzünden korkub yerinden atıldı. Jimin gözleri yaşlı Jungkook'a döndü.

" Baba! Baba nerdesin? Jungkook babam nerde?".

Ard arda sorduğu sorullarla afallayan Jungkook kafasını toparlayıb hemen cevaplandırmaya başladı.

" Baban burda değil Jimin. Unutdunmu, iş için şehir dışına çıkmıştı. Sadece kabus görüyordun," omuzlarından tutub onu tekrar yatağa uzandırdı " korkma..".

Jimin bir kaç dakika nefeslerini düzene saldıktan sonra Jungkook'a odaklandı. Sızlanır gibi çıkan sesi öyle acınasıydı ki yürekleri burkan cinstendi.

" Jungkook.. bana ne oldu?".

İnce davranışlarınl koruyarak tekrardan üzerini örtdü. Kuru bir bezle alnını yüzünü sildi. Ardından boynunu sildi. Bedeninide pijamasının altından azda olsa sildi.

" Gece ateşin çıktı. Şimdi normale düşüyor, merak etme. Soğuk terler dökmeye başladın zaten. Akşama kalmaz düzelirsin".

Kafasını onaylar şekilde salladı Jimin. Ve ardından odaya bir göz atıb tekrar Jungkook'a döndü.

" Taehyung nerde peki".

İsmini bile duymaya tahamül edemiyordu Jungkook. Neden onu soruyordu ki?

" Ona söylemedim".

Kısa ve net cevabı Jimin'i tatmin ederken yine bir soru yöneltdi zorla.

" Tüm gece başımda mı durdun?".

" Evet".

Yine kısa bir onaylama yönlendirdi ve terden alnına yapışmış saçları onu rahatsız etmesin diye arkaya çekti. Jimin onu düşünüp tüm gece yanında olması yüzünden gülümsedi.

Which İs True Love? // Jikook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin