Bölüm 6: Elveda

17 1 0
                                    

"Hayatım?" Dedi Philip Sara'nın başucunda. Uyuyor gibiydi. Çıkardığı hırlamalar ve beyazlaşan suratı tedirgin etti Philip'i.

"Sara, iyi mi?" dedi Brian.

"Annemin nesi var baba?"

Philip iç geçirdi. Arkası dönükken Brian'a seslendi "Ne konuşmuştuk biz?"

"Hadi gidelim" dedi Brian, "Baban Sara ile ilgilenecek"

Kapı kapanırken Penny'nin sesini duydu son olarak "O iyi olacak mı Brian amca?"

Olmak zorunda. Eşinin suratınında gezdirdi parmağını Olmalı.

Sol yanına dönüp uyuyan eşine doğru eğildi. Hırıltılar duydu boğazında. "Sara?" diye fısıldadı. Sanki annesini en tatlı rüyasından uyandıran bir çocuk gibiydi ses. Yatak odasındaki herhangi bir ses bile cevap vermedi Philip'e.

Eşini sarıldığı çarşafın üzerinden yavaşça sarstı Philip. İçindeki tedirginlik büyüyordu. Gözlerini açacaktı, Philip'e 'ne oldu aşkım' diye seslenecekti. "Sa.." Sara'nın gözleri aralanıp bedeni hareket etmeye başladı. Gülümsedi Philip "İyi misin hayatım?" Saranın sağ eli birden sıkıca yakaladı Philip'i. Ardından bembeyaz gözleriyle Philip'e baktı, sadece bir saniyeliğine. Eşinin beyaz bir deniz gibi derin ve sonsuz gözlerine bakarken sadece "Sara" diye fısıldayacak vakit bulabilmişti. Sara ağzını kocaman açıp suratına doğru atıldı bir zamanlar canının yanmasına bile dayanamadığı Philip'in. Sararmış dişleri Philip'in boğazına doğru hızla yol aldı. Philip ani bir refleks ile Sara'yı omzundan yakalayıp sarstı hızla. Gözleri karanlık odada beyaz bir gök yüzüne yükselen siyah dumanlar gibi buğuluydu. Suratı sarkmış, ağzını açarken dudaklarının kenarları acımasızca gerilmişti. "NE YAPIYORSUN!?" dedi Philip eşini sarsarken. "Beni tanıyorsun." Gözleri yaşardı, dişlerini acımasızca sıktı. Kolunu sevgilisinden kurtardı Philip. Kalbinde bir ağrı başladı, bütün bedenine yayıldı "Bana bunu yapma Sara. Henüz çok erken" omuzlarından bastırarak yatırdı eşini yatağa. Kıvranıyor, kurtulmaya çalışıyordu Philip'in ağından "NASIL OLDU!" diye bağırdı ses tellerini zorlayarak. "SEN OLMAZSAN NE YAPARIM BEN!" Ses odanın karanlığında savrulup yok oldu.

Ardından kapı Aralandı. Biri "Philip?" dedi, biraz önce Philip'in Sara'ya seslenişi gibiydi ama uykudan uyanması için yeterli değildi bu. "Ne oldu!" dedi Brian yeniden.

"DEFOOOOOOOOOOOOOOL"

İçindeki bütün öfkeyi, acıyı kustu. Vücudu gerilmiş titriyordu, tıpkı kıskacındaki Sara gibi. Koyu siyah saçlarını beyaz teninde bir sağına bir soluna savuruyordu hırıldayarak. Bir daha tek kelime edemedi Brian, sadece kapandı kapı sessizce.

Gözlerindeki yaşlar çenesinin altında birikmeye devam ediyordu. Hıçkırıkları durduramadı. "Tamam" dedi sonunda. "Seni bırakacağım, aşkım" yutkundu. Gözlerini ve yüzünü, omzuna sürterek sildi gözyaşlarını. "Bana saldırmayacaksın. Lütfen Sara. Bana bunu yapma. Dayanamam. Sen olmazsan.. Yapamam"

Ellerini çekti eşinin omuzlarından, yataktan doğruldu yavaşça. Sara bir anda ayaklandı. Yatağın üstünde hırladı. iki eliyle atladı Philip'in suratını. Nazikçe tutarak itti onu ileriye doğru Philip. Saranın yakalayabildiği yalnızca kestane rengi dolap kapısı olsu. Philip arkasından, sırtından sarıldı ona sıkıca. Hırıltılar çoğaldı,inlemeye döndü, Philip'in gözyaşları, çığlıklara. Eşiyle birlikte yavaşça eğildiler yatağın kenarına. Bağdaş kurup kacağına aldı onu philip. Sıkıca sarmıştı, sanki bıraksa sonsuza dek kaybedecekmiş gibi. Dışarıdan sesler geliyordu, önemsizdi. Sara ayaklarını yere sürtüyor ellerini çaresizce savuruyordu. "YETER" dedi Philip. Birbirine çarpan dişler oldu tek cevabı. Eşini daha sıkı kavradı. Hıçkırarak ağladı , hırıltıyla eşlik etti Sara..

Valinin DoğuşuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin