Belki

948 62 56
                                    

...

Kursağına kadar gelen ceset kokusu midesinde hafif kıpırtılara neden olmuştu. Suratını ekşitip direksiyonu sağa doğru kırdı. Frene basıp kendini gecenin siyah örtüsüne atti. Burun deliklerine temiz havayı soluyup öfkeyle temiz havayı tekrar bıraktı. Nefret ediyordu arabada kalan ceset kokularından. Elini cebine atıp uzun uzun baktı yıldızlara. Bu anasını sattığımın dünyasında yıldızların ışıltısı çok masum değil miydi? Tabii ki değildi. Yıldızlar gecenin karanlığını örtmeye çalışan sahtekârlardı. Karlos cebini yoklayıp sigara paketini ve çakmağını çıkardı. Ağzına sigarayı koyup herhangi bir rüzgara karşı çakmaktaki alevi eliyle muhafaza edip havanın gelmesini engelledi. Sigaranın ucu kızarınca derince çekti içine. Ilk dumanını burnundan üfledi ve cebindeki telefonun titremesine kulak verdi.

Karlos:Zırt pırt arayacaksan işim var seninle

Firuz:Atar yapma genç. Sadece ne zaman geleceksin diye merak ediyorum

Karlos:Yarım saate kadar gelirim. Cesedi yok etmek zamanımı aldı.

Firuz:Bu seferki kurbanını nasıl yok ettin?

Karlos:Sadece yakıp kalan küllerinden tütün sardım. Kemiklerini de torbaya koyup köpeklere yedirmeyi düşünüyorum nasıl fikir?

Firuz:Zevk alıyorsun değil mi

Karlos:Tek eğlemcem bu

Firuz:İyi hadi seni bekliyorum. Yarım saat dedin

Karlos:Belli olmaz. Belki 1 saat sürer

Firuz:Nedenmiş o?

Karlos:Keyfim öyle istiyor.

Firuz:Anlaşıldı sen gerginsin. Peki öyle olsun. İstanbuldasın ne de olsa. Bugün sana dinlenme payı bırakıyorum yarın gelmezsen bu kadar anlayışlı olmam.

Ardından telefon kapandı.

Karlos:Sen kimsin lan suratıma kapatiyosun telefonu. Yakında seni de öldüreceğim ulan. Köpekler gibi yalvarırken de böyle artist artist konuşabilecek misin bakalım

.....

Buse:Yeter be çok içiyorsun

Yaren:Sanane kızım. İşine bak sen

Buse:Mahalle karısı gibi cırlama. Şu haline bak. Düğüne değil , cenazeye gidiyor sanki.

Yaren:Ştt Kandemir duyacak kes sesini

Buse:Yarın ben Kırıkkaleye dönüyorum. İznim bitti. Senin şu saçma evliliğin için patrondan bir sürü azar işittim. Hala aklım almıyor o yaşlı,mendebur,iktidarsız,bir ayağı çukurdaki adamla nasıl evlenebilirsin

Yaren:Parası var

Elindeki bardağı da fondipleyip sertçe bıraktı masaya. Aynada kendine bakıp duvağını düzeltti

Buse:Seni artık tanıyamıyorum.

Yaren:Amman ne vıdı vıdı yaptın be. Gideri var işte. Parası desen bok gibi. Ne yapayım Buse sen söyle. O pavyon sahnelerine geri mi döneyim? Gecelerim hergün korkuyla geçerken "bugün de tacize uğramadım çok şükür mü diyeyim?" Beni bu boklu hayattan kurtaracak tek kişi Kandemir. Ve ben onunla evleniyorum mutluluğuma ortak olursan sevinirim.

Ayağa kalkıp topuklu ayakkabısını giydi.

Buse:Ahh tamam saçmaladım. Ama böyle içip kendini neden üzüyosun

Yaren:Ne bilim be içesim geldi

Buse:Seni özleyecem biliyon demi

Yaren:Biliyom

CENDEREHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin