.....Et satırıyla yaklaştı kurbanına.
-Kulun köpeğin olayım abi kıyma bana.
Karlos:Çükünden önce dilini koparırım kes sesini.
-Bir daha yapmayacağım abi söz
Karlos:Orospu çocukluluğun telafisi olmaz. Canını bagışladıgıma dua et.
-Abi no-
Haykırış duymak istiyordu yalvarış değil. Et satırını kaldırdığı gibi indirdi adamın penisine. Kökünden kesmişti. Suratına su fışkırır gibi kan fışkırıyordu. İşte bu.. mutluluk buydu onun için. Adam haykırarak bagırıyordu. Bi nebze de olsa vicadanı sızlamamaksızın sırıtıyordu.
Karlos:Daha çok bagır lan. Daha çok bagır!
Adam yırtınırcasına bağırıyor Karlos zevk alıyordu. O kadını unutmanın yolu işkencelerden geçiyordu.
Karlos:Kes sesini şimdi. Çıt çıkarırsan ağzına sokarım.
Adamın kulakları sağırlaşmıştı o an. Acıdan başka birşey hissedemiyordu. Yanıyordu vücudu. Spermi kopmuş bölgesi kanıyordu. Acı tarifsizdi. Acı paylaşılmazdı. Vicdansızlığın dibine vuran adam zevk için bir adamın spermini koparmıştı. Peki adam bunu hak etmiş miydi? Adam sadece ne bakıyorsun demişti... O ise bu gece olanların hıncını bu masum adamdan çıkarmıştı. Hep masum değil miydi ezilen? Masumlar itelenmedi mi? Masumlar...
Karlos:Kes lan kes!
Adamın gözlerinden yaş aktı birden. Acıdan ağlıyordu. O an hayat durdu sanki. Karlos adamın ağladığını görünce aklına annesi geldi. Her ağlayan insanda annesini görüyordu. Sinirlenip spermi alıp adamın agzına soktu.
Karlos:Bu hayatta kendine bile ağlamayacaksın lan. Sikerler oğlum hayatını. Tıpkı benim yaptığım gibi.
Adamı öylece bırakıp son sözünü de söyleyip gitti. Aziz az ötede duruyordu. Eline baktı. Adamın iççamaşırını indirirken, çamaşıra bulaşan menisi dikkatini çekti.
Karlos:Bi daha o meniyi de salgılayamayacaksın
Kahkasını atıp Aziz'e bindi. Torpidodaki ıslak mendili alıp elini sildi. Maskesini çıkarıp aynada dağılan saçlarını düzeltti. Parmaklarıyla saç tellerinin arasında gezindi. Birden Şebnem'in bu saçlarında onun elleri olsa, o okşasa nasıl olurdu diye düşündü. Dikiz aynasına yumruk atıp düşüncelerinden sıyrılmak istedi. Hala ona dokunduğunu,onun dudaklarında alev alev yandığını,değen teninin kendi dudaklarında kayboluşunu unutamıyordu. Unutmak için öldürmeye ihtiyacı vardı. Firuzu tuşladı hemen. Saniyeler sonra actı telefonu Firuz.
Karlos:Yanına geliyorum.
Firuz:Sana da merhaba
Karlos:Evde misin mekanda mı
Firuz:Ikisi de değil. Bugün gelmeyeceksin diye eğlenmeye çıktım. Yarın gel. Senin için burdaki kızlardan olamam.
Karlos:Öldürmek istiyorum!
Firuz:Hahaha yine saatin gelmiş senin. Merak etme öldürürsün evlat.
Karlos:Bana o dansı niye yaptırdın
Firuz:Güzel oynadınız mı bari
Karlos:Soruma cevap ver
Firuz:Yarın cevabı veririm. Çünkü bi işin daha var.
Karlos:Sikerim lan işini. Gittin bana Reyhani yaptırdın şebelek gibi oynadım herkesin önünde
Firuz:Her düğünde oynayan şebelek mi oluyor Karloscum? Lütfen lafına dikkat et
