"Herkese merhaba! Ben Hwang Yeji. Bugün Busan'dan Seul'e yolculuk yapacağım. O kadar heyecanlıyım ki bu heyecanımı sizinle paylaşıyım istedim!"
Kayıdı durdurup bavulumu Ni-ki'nin kucağına fırlatıp pencere kenarındaki koltuğa oturdum. Bana göz devirip çantamı bavulların olduğu kısma koyup yanıma oturdu.
" Video çekmese olmazdı, değil mi?"
" Elbette hayır. Bu zamanların anı olarak kalmasını istiyorum."
"Saçma."
"tam olarak nesi saçma?"
"Şizofren olan abimizi ziyaret etmek için Seul'e gidiyoruz ve sen heyecanlı olduğun için video çekiyorsun..."
"Olabilir."
Ni-ki omuz silkip kulaklıklarını kulağına taktığında bende yolu izlemeye başladım.
Abim Hyunjin'i ziyarete gidiyorduk. Kendisi on yaşından beridir deli hastanesinde yatılı kalıyor ve biz de onu her okul döneminde ziyaret ediyoruz. Annem ve babam Hyunjin'den bıktığım için onu sadece görmeye biz gidiyoruz.
Aslında aile de deli olan Hyunjin değil, babam. Sürekli saçmalayıp duruyor. Neymiş Hyunjin'i doğurduğu için pişmanmış! Sanki o taşıdı karnında dokuz ay!
Bunu düşünmeyi bırakıp gözlerimi kapadım ve biraz da olsa uyumaya çalıştım.
***
Göz kapaklarımın ardından geçip beni uyandıran ışık uyanmamı sağlandığında gözlerimi açmıştım.Gözlerimi açtığımda çoktan vardığımızı ve Ni-ki'nin ayakta, bavulları taşıdığını görüyordüm. Hızla ayağa kalkıp onun peşinden giderek araçtan indiğimde sıcak hava yüzüme çarptı. Seul sonbahar aylarında gerçekten çok güzeldi.
"Hey, nereden gideceğiz?"
"Şu taraftan gerizekalı. Sanki ilk kez geliyorsun!"
"Sen her geldiğinde heyecanlanıyorsun ama!"
"Kes."
Tekrardan telefonumu alıp kayıt almaya başladım.
"Şuan araçtan indik ve kalacağımız yere doğru ilerliyoruz. Otobüse binip varacağız!"
Kayıdı kapatıp otobüsü beklemeye başladık. Kısa süre sonra bineceğimiz otobüs geldiğinde binip eve daha da yaklaştık.
Eve geldiğimizde hızla telefonumu çıkarıp kayıt almaya ve evi göstermeye başladım.
" Eve girdik! Burası salon, genellikle kardeşimle burada video oyunları oynar, dedikodu yaparız. Bu taraftan gittiğimizde ise mutfak var. Üst katta da ben ve kardeşimin odası var."
Ni-ki göz devirip beni izlerken ben evi tanıtıp kaydı kapatmıştım. Salondan kendi eşyalarımı alıp üst kata çıkarmıştım.
Dolabımı kapağını açıp düzenli bir şekilde hepsini oraya dizmiş, odamı toplamıştım. Daha sonrasında ise mutfağa inip kendime sıcak çikolata yapmıştım.
Salona geçtiğimde Ni-ki'nin uzanıp kitap okuduğunu gördüm. Gerçekten de çok asosyal bir çocuktu. Neredeyse hiç arkadaşı yoktu eziğin.
"Ni-ki."
"Ne var?"
"Yeni okulunda arkadaş edinecek misin?"
"Sanmıyorum."
"Neden? Seni yerler diye mi?"
"İnsan sevmiyorum ben."
"Gerçi o da doğru hayvan olduğun için alışık değilsin."
"Şu kitabı kafana yersin."
"Kes."
Kafama gerçekten de kitabı attığında yanımda duran yastığı alıp onu boğmaya çalıştım. Ancak aklıma daha sonra hayvanlara zarar vermenin ne kadar yanlış olduğu gelince nefes almasına izin verdim.
"Kalk çantanı hazırla. Sabah geç kalıyorsun."
"Hazırlarım!"
"Okuldan sonra da hastaneye gideceğiz, haberin olsun."
"Tamam!"
Salondan çıkıp kendi odama girdim. Yorucu bir yolculuk olduğu için hızla çantamı hazırlayıp yatağıma geçtim ve gözlerimi kapadım...
Yeni ficc
Bu ilk bölüm olduğu için kısa r bölümdü ancak ileri bölümler çok güzel olacakkk
Oylamayı unutmayınnn
💗💗💗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the ghost//ryeji
Fiksi PenggemarMeraklı kasabalı kız yeni geldiği şehirde bir youtube kanalı açar ve kendi vloglarını çekmeye başlar. Ancak öğrenirki oturduğu sıra ölen bir kıza aittir. Bunun üzerine akşam okula gizlice girer ve video çekmeye başlar... Shipler: Hyunlix Jaywon Mins...