21

188 20 16
                                    

Minho, ne Taehyun'un ne Jay'in söylediğini yaptı.

Diziyi Devon'la birlikte izlemek için salona girdi fakat kızdan yana bakmadı. İki koltultan oluşan oturma grubunda kıza en uzak noktayı seçti ve oraya kuruldu sessizce.

Dizinin bir bölümü kadar süren bir sessizlik boyunca Minho, Devon'a bakmamak için fazlaca çaba sarfetse de bunu başaramadı. Kızın hafif dalgalı saçları omuzlarından öyle güzel dökülüyor, hafif kaymış hırkası ve koca kulaklı tavşanlı panduflarıyla bile kız öyle göz alıcı görünüyordu ki...

Ondan hoşlandığını uzun zamandır biliyordu. Tam olarak ne zaman başladığını bilmiyordu, doğrusu yakın vakte kadar adını da koyamamıştı. Bir akşam, ezeli düşmanı ve can dostu Taehyun'la onun evinin terasında otururken yaptıkları bir sohbette ondan 'hoşlandığını' Taehyun zorla kendine itiraf ettirmişti. O günden beri de Devon'la konuşmak Minho'yu yorar olmuştu.

Çünkü sebebini bilmediği bir öfkenin hedefiydi daima ve umursamaz bir tavırla kızla konuşmaya devam etmek ona eskisinden zor gelmeye başlamıştı. Her gün daha da merak eder olmuştu sebebini. Devon ona karşı bu derin nefreti neden duyuyordu, başta şakalaşma sandığı bu kinin arkasında ne vardı...

Ve günün sonunda işte cevabına ulaştığında, büyük bir hayal kırıklığına uğramıştı. Ona karşı duyduğu hislere değiyor muydu ondan bile emin değildi. Devon'ın iki yıllık işkencesini iki günde unutamamıştı dolayısıyla. Bir yanı hâlâ kıza kıyamasa da öteki yanı onu affetmeye hazır değildi.

Aralarındaki bu şey arkadaşlıksa da başka bir şeyse de adını koyabilmek için zamana ve ilişkileri üzerinde çalışmaya ihtiyaçları vardı.

Minho, o an o odaya girerek bu konudaki ilk adımı atmıştı işte. Gerisi Devon'daydı, nitekim o adım atmayı ister ya da atması gerektiğini bilirse.

Beklediği adımın atılması uzun sürmedi.

-

devonish: çocuklar

devonish: ben malım galiba

ceofseoul: Ay duygularıma tercüman oldun

leeseung: Seoul!

ceofseoul: Tamam şakaydı be

devonish: minho'ya biz neyiz diye sordum

devonish: beni bir doktora falan mı götürseniz acaba

ceofseoul: Puhahahahaha

ceofseoul: O öyle dan diye mi sorulur

leeseung: Ay çok tatlısınnnn

leeseung: Ne dedi peki

devonish: bir şey demedi

devonish: suratıma bön bön baktı :(

devonish: çok geçmeden de yatmaya gitti

devonish: ya gerçekten çok zor böyle biliyor musunuz

devonish: önceden kötü kötü mesajlaşırken bile hep bir flörtözdü arkadaş canlısıydı

devonish: biraz eski mesajlarımıza baktım da

devonish: ne kadar terslersem tersleyeyim hep bir şekilde alttan almış

devonish: kötü bir şey söylediğinde bile hepsi şaka yani

devonish: çok üzülüyorum ya :(

devonish: keşke eskisi gibi olsa

devonish: nefret etmek çok kolaydı o zaman ondan

devonish: şimdi sevmeye çalışıyorum ama hiç kolaylaştırmıyor

ceofseoul: Çalışıyorum kısmını geç canım

ceofseoul: Sen seviyorsun o çocuğu

ceofseoul: Sadece sevgini göstermeni zorlaştırıyor

leeseung: Ki haklı

leeseung: Savaşacaksın biraz

devonish: nasıl

ceofseoul: Dedin ya az önce

ceofseoul: Hep flörtözdü alttan alırdı diye

ceofseoul: Sen de öyle yapacaksın

leeseung: Ay çok iyi düşündün sevgilim

leeseung: Ona Minholuk yap bestieee

devonish: zorlayayım yani sınırlarını

ceofseoul: Zorla

ceofseoul: Seni affedene kadar durma

ceofseoul: Kazanacağını bildiğimiz bir savaştasın

leeseung: Sadece pes etme 😘

-
Pamuk eller yorumlara🤭

Son zamanlarda ilgi görüyor yavrucağım hikayem, bana da sahalara dönme şevki geldi. Özlemişim buraları be...

cat fam , lee knowHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin