three

645 97 47
                                    

Bilinmeyen numara:
Merhaba
Bay Min'in dersinde kiminle eşleşeceksin

-

Jimin telefonuna gelen bildirimle sesiyle kafasını gömdüğü dersten kaldırmış ve kenara koyduğu telefona uzanıp eline almıştı.

Arkadaşları kendisinin ders çalışacağını bildikleri için mesaj atmazlardı fakat telefondan gelen bildirim sesi onu biraz şaşırttı. Genelde arkadaşları dışında bir ailesi ile görüşürdü ki onları arayan veyahut mesaj atan kişi hep Jimin olurdu.

Jimin tanımadığı bir numaradan gelen mesajla önce kaşlarını çattı fakat sonra mesajı okuduğunda ve mesajda geçen tanıdık ismi gördüğünde yüzünde ani bir gülümseme oluştu. Adamın ismi nerede geçerse geçsin yüzündeki o gülümsemeye engel olamıyordu işte.

Bir süre telefona bakarak onu düşünerek gülümsedi fakat sonra aniden gelen farkındalıkla yüzündeki gülümseme de silindi ve tanımadığı bu numaranın kime ait olduğunu düşündü. Büyük ihtimalle profesörün dersine birlikte katıldığı bir öğrenciydi.

Sarışın:
Kusura bakma
Zaten birileriyle eşleştim

Tabii ki de arkadaşlarıyla eşleşmişti Jimin, koşa koşa Profesör Min'in yanına gitmiş ve onun yanında her ne kadar eli ayağı birbirine dolansa da ona üç kişi bir takım çalışması yapıp yapamayacaklarını sormuştu, ve o da elbette kabul etmiş, yapabileceklerini söylemişti.

Jimin onunla konuşmaya devam etmek istediği için adamı alıkoymuş ve havadan sudan saçma sapan sorulara boğarak onunla sohbet etmişti. Eh, en azından Profesörü onu tersleyerek yanından kovmamış hatta ve hatta tüm sorduğu sorulara istekli bir şekilde yanıt vermiş kendisi de onunla ilgili bir kaç soru sormuştu.

Bilinmeyen numara:
Ah, benimle eşleşmeni isterdim
Ama eşleştiysen yapacak bir şey de yok

Sarışın:
Affedersin
Adım ne demiştin

Bilinmeyen numara:
Adımı söylememiştim

Sarışın:
Bunu bende biliyorum
Sadece adını söylemen için seni teşvik ediyorum

Bilinmeyen numara:
Ne önemi var ki
Zaten kendine eşte bulmuşsun

Sarışın:
Evet
Bir önemi yok

Jimin garip mesajlaşmaya kaşlarını çattı ve telefonu kapatarak eski yerine geri koydu. Daha önce kimseyle böyle mesajlaşmamıştı ve bu onu garip hissettirmekten başka bir şey yapmamıştı.

Kafasını iki yana sallayarak o andan sıyrıldı ve tekrar ders çalışmak için önündeki onu yiyip bitiren kitaplara odaklandı. Kendi içinden ise Felsefe bölümünü seçtiği için kendine lanet ediyordu.

Bir süre - belki bu on dakikaya tekabül ediyordu - kafasını toparlamaya çalıştı lakin telefonuna gelen yeni bildirimle hızla telefonu eline aldı.

Yine bilinmeyen numaradan gelen bir mesajdı. Hızla mesaj kutusunu açtı.

Bilinmeyen numara:
Bence halen daha eşleşmek için geç değil

Sarışın:
Kusura bakma gerçekten
Arkadaşlarımı yarı yolda bırakamam

Bilinmeyen numara:
Tüh
Oysaki bunu yazarken bir miktarda olsa umudum vardı

upside down : yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin