16.bölüm

745 70 24
                                    


Askolar selaamm

Evden cikmadan once bi bolum atayim dedim

Full duz yazi oldugu icin hic icime sinmedi ama olsun arkadasim ve karim begendi at dedilerr

Neyseee size iyi okumalarr :)

...............

Soobin hazırlanmış, kapının önünde ayakkabılığın üstüne oturmuş abisinin gelmesini bekliyordu. Daha sadece 5 dakika olmuştu ama şimdiden söylenmeye başlamıştı.

Birkaç dakika bekledikten sonra abisinin geldiğini görünce oturduğu yerden kalkmış ve hemen kapıyı açıp dışarı çıkmıştı. Jungkook ise hiç acele etmeden ayakkabılarını giyiyordu.

"Biraz daha hızlı olmazsan ayakkabının üstüne oturtucam seni abi. Hadi artık ya hadii." Soobin'in söylenmelerine hiç aldırmadan aynı yavaşlıkla giymeye devam etmişti büyük olan.

"Çok konuşuyosun bazenleri Soobin. Hadi çıkalım hazırım ben." İkili sonunda evden çıkmayı başarabilmişti. Çıktıkları zaman ise Jungkook etrafta gezdirdi bakışlarını. Bir şey arıyordu sanki.

"Hassiktir yaa. İşimiz var ya şimdi bırakmazlar tabii arabayı. Soobin askim bi taksi çağırsana sen."

"Tamam abiş. Çağırıyorum hemen." Soobin cebinden telefonunu çıkarmış ve hemen bir taksi çağırmıştı. Gelmesi yaklaşık 15 dakika sürmüştü ve bu sürede Jungkook arkadaşlarına bolca sövmüştü. Hem içinden hem mesajla.

................

Aradan geçen yarım saatin ardından okulun önüne gelmişlerdi. Cebinden gerektiği kadar para çıkartıp ödemiş ve arabadan inmişti Jungkook. Genç olan ise hemen onun peşinden inmişti.

Sadece birkaç dakika yürüyerek varmışlardı okula. Soobin nedensizce gergin hissediyordu. Jungkook ise çabucak konuşalım bitsin ve gideyim kafasındaydı.

Sonunda müdürün odasının önüne vardıklarında Soobin istemeye istemeye kapıya vurmuş ve içeriden gel sesini duyunca kapıyı açıp içeri girmişti. Tabii peşinden ise Jungkook geliyordu.

Odaya bakındığı zaman Yeonjun ve velisinin gelmemiş olduğunu gördü. Müdür ikisiyle beraber konuşacak sanıyordu ama belli ki işler onun düşündüğü gibi değildi. Bunları düşünmeyi bir kenara bıraktı ve abisiyle beraber karşılıklı duran koltuklara oturarak müdürünün konuşmasını bekledi.

Uzun uzun konuşmuştu. Jungkook artık çok sıkılmıştı ve çıkıp gitmek istiyordu. Ufak bir kavgayı fazla büyüttüğünü düşünüyordu karşısındaki adamın. Kafasında sadece buradan kurtulmanın yolları dönüyordu.

"Müdür bey inanın oturup birkaç saat daha sizi dinlemek isterdim ama bende çalışıyorum malum. Ve daha fazla boşa harcayacak zamanım yok. İzin verirseniz çıkalım biz."

"Ah tabii Bay Jeon. Zaten Soobin gerekli uyarıyı almıştır diye düşünüyorum. Değil mi Soobinciğim?"

"Bu kadar konuşmanıza gerek yoktu onun anlaması için aslında. Salak değil benim kardeşim. Sadece siz fazla uzattınız."

"Kardeşinize salak dememiştim zaten Bay Jeon. Sanırım siz kendi istediğiniz yere çekiyorsunuz benim dediklerimi."

"Bakın müdür bey cidden kalıp konuşmak isterdim desem yalan olur fazla sıktınız. Her neyse gitmem gerekiyor derken ciddiydim. Kalıp sizinle uzun uzun bunu tartışamayacağım. Hadi Soobin gidiyoruz."

Jungkook bir cevap beklemeden kapıya doğru ilerlemiş ve anında kendini dışarı atmıştı. Koridorda gördüğü kişi ise ufak bir şok geçirmesine sebep olmuştu doğrusu.

Rainbow🌈 / TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin