2

369 42 11
                                    

Sabah kalkıp kahvaltımı yaptım.
Sonrada üstüme çok dikkat çekmeyecek birşeyler giyidim.
Evden çıktım ve adamın attığı konuma gittim.
Eve geldiğimde konuma bakıp burası olduğundan emin oldum.
Bir apartman dairesiydi.
Bu daha iyi olmuştu çünkü beni tanımazsa yalan söylicektim.
Kapıyı çaldım.
Ardından kapı açıldı...
Bir dakika. Önümde neden acayip yakışıklı bir adam vardı!?
Böyle bişeyi hiç beklemiyordum.
İçimden umarım o Lee Minho değildir diye geçiriyordum.

"Eee merhaba?"

Adamın söylediğiyle kendime geldim ve bende "Merhaba" dedim.

"Kime bakmıştınız?"

Ohh tamam beni tanımıyor, işte bu!

"Lee Minho diye birini arıyorum
Ama galiba yanlış geldım özür dileri-"

Tam sözümü bitirip gidicekken adam gülmeye başladı.
Tek kaşımı kaldırmış adam bakıyordum.

"Lee Minho benim"

Neden bilmiyorum ama keşke o olmasaymış...
Minhoya şaşkın bir şekilde bakıyordum.
Aman banane!
Paraya ihtiyacım var aşka değil!

"Ahh tamam. İçeri girebilir miyim acaba?"

"Tabii gel"

İçeri girdim ve en ortadaki koltuğa oturdum.
Minhoda karşıma oturmuştu.

"Neden gelmiştin? Seni tanıdığımı zannetmiyorum."

Instagramdaki fanım olan Minho bu değildi çok şükür.

"Ben buraya yeni taşındımda, tanışmaya geldim.İsmini diğer komşular söyledi."

"Aaa anladım. Adın ne?"

Tabiki ismimi değiştiricektim, sonuçta tanımıyor.

"Kim Mingyu"

Dediğim şeyden sonra Minho kıkırdamaya başladı.

"Komik bir şey mi var?"

Diyebildim sadece.

"Hayır hayır... tanıştığıma memnun oldum Mingyu."

"Bende Minho. Yalnız mı yaşıyorsun?"

Minho kafasını salladı.

"İçicek bişeyler ister misin?"

"Aa evet iyi olur"

Minho kalktı ve mutfağa girdi.

"Ya nasıl yapıcam ben bunu... Hanji sakın öldürüceğin adama aşık oldum deme..."

Kendi kendime konuşurken Minho geldi.

"Al bakalım"

"Teşekkür ederim"

Diyip minhonun getirdiği limonatayı içmeye başladım.

"Gözlerinin altı morarmış gibi. Gece hiç uyumadın mı?"

"Evet çok uyuyamadım"

"Uykunu getiricek ilaçlar kullansana"

"Öyle ilaçlara bağışıklığım var bana işe yaramıyor"

"Aa anladım."

"Ben bi tuvalete gidicem"

Bunu dedikten sonra kendi önündeki limonatayı biraz bana doğru ittirdi ve gitti.
Fırsat bu fırsat! Minhonun içiceğine bayıltıcı koydum. Bu onu içtikten dakikalar sonra bayıltıcak ve 2 saat uyanmayacaktı.
Bu da işimi yapmam için gereken süreye yeterdi.
Minho sonunda tuvaletten geldi ama oturur oturmaz hiç birşey demeden önündeki limonatayı aldı ve kafasına dikti.
Sadece "Oha" diyebildim ama sevinmiştimde.

"Ohh çok susamışım"

Minho bi anda elimi tuttu.
Ne olduğunu anlamadan elimi çekti ve elime bakmaya başladı.

"Neden elin hep sağ cebinde? Silah falan mı taşıyorsun?"

Çok şaşırmıştım böyle bişeyi hiç beklemiyordum.

"Hayır"

"Peki hanji"

NE!?
Bİ DAKİKA ADIMI..? HATTA TAKMA ADIMI NERDEN BİLİYOR!? HANJİ NE YA!?

"Ha? Ne?"

"Ay pardon ismini biriyle karıştırdım"

"Kimin ismiyle karıştırdın çok merak ediyorum."

"Han Jisung"

Gözlerim büyümüştü, kalbim çok hızlı atıyordu.
Nerden biliyordu nerden...

"Arkadaşız değil mi?"

Ne? Suanda nerden çıktı bu?

"Aaa evet sayılır"

"Arkadaştan öte olmak isterim."

NE SAÇMALIYOR LAN BU!?
Artık cidden sinirlenmeye başlamıştım.
Hiç bisey düzgün ilerlemiyordu!

"Bişey sorucam."

Evet anlamında kafamı salladım.

"Bunu yapmak istediğine emin misi-"

Sonunda... cümlesini tamamlayamadan bayılmıştı.
Ama bir dakika... "Bunu yapmak istediğinden emin misin?" derken?
Kafam çok karışmıştı, ama bunu yapıcaktım.

Model katil HanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin