1)

15 3 0
                                    

Arabanın içinde tedirgin duruyordum. Babam kaçabildi mi acaba ? 3 aydır buna hazırlanıyordu ve hataya yer yoktu. Eminim bundan önceside vardı. Hayatta kalmayı başarmalıydık üç veya 5 yıl herkesten köşe bucak kaçmalıyız demişti babam. Planlarını sadece bana anlatmıştı.Hayatta kalmanın tek yolu buymuş, saklanmak ve gizlenmek.Araba durunca gözlerimi Mustafa abiye çevirdim. Bana üzgün bakıyordu.

" Burası mı?"

"Cengiz abi buraya bırakıp gidin dedi, istersen.."

"İstemez, babam ne dediyse o"

" işler yolunda gitsin veya gitmesinher her hafta Salı veya Perşembe seni burada bekliyeceğim, dara düşersen gel"

"Zayıflık göstermenin zamanı değil, plan neyse o. Gelme sakın her şeyi mahvedersin."

"Kendine dikkat etmelisin Arin ne kadar süreceğini bilmiyoruz, yinede başına birsey gelirse önceden söylediklerimi hatırla"

"Beni merak etme Mustafa abi, sen kıçını kurtar"

"Ulan cimcime, iyi madem hadi in fazla vaktimiz yok"

Eliyle sürücü koltuğuna tırnaklarını geçirmişti, benim için üzülüyordu. Veda etmeyecekti anlaşılan. Bu son sansımız olabilir oysa...Arkamı döndüm ona sıkıca sarıldım

" her şey yoluna girecek Mustafa abi sakın pes etme. Şimdi gidiyorum ben merak etme her şeyi önceden ayarladık ve iyi olacağım, lütfen sende öyle ol"

Arabadan hızlıca indim.Sırtımdaki küçük çantayla artık tek başımaydım. Ama vaktim yoktu 1 hafta boyunca yer değiştirmeliydim. İşin zor tarafı buydu tadığım birinde kalamazdım , başımı sokacak bir yer bulmalıyım elimde bazı semtlerdeki güvenli yerlerin bir listesi vardı. Ama bir hafta idare etmeliydi önce her ihtimale karşı izimi kaybettirmeliyim. Aynı yerde daha fazla durmamak için metroya yöneldim.Şehrin diğer ucuna gidecektim önce. Sonra metrobüsle diğer bir ucuna son olarakta minibüslerler başka bir ucuna. Bu akşama kadar bu şekilde vakit geçirecektim. Geceyide uzun zamandır yurt dışında olan eski bir arkadaşımın evinde kalacaktım. Ailesi beni severdi ve anahtarın yerini biliyordum. Fakat tehlikeliydi, o civarda tanınma ihtimalim yüksekti.Bu nedenle gece gitmeliydim. Planıma sadık kaldım ve 5 gün boyunca güvenli yerlerde kaldım ama sonunda baska bir yer kalmadı aklımda. Saçlarımı siyaha boyamıstım, kahve rengi lensler takmıştım. Sonunda şehrin varoslarındaydım. Bu gece kalacak yerim yoktu ve hafiften tırsmıstım. Belki bir hastanede kalabilirim diye düşündüm. Karnımda iyice açıkmıştı bir yere oturup yemeye korkuyordum, belki gereksiz bir korkuydu ama eğer işler ters giderse beni öldürmeleri için yalvarmam gerekirdi. Yinede bir şeyler yemeliydim geldiğim mahalle içler acısı bir yerdeydi. Biraz gezdikten sonra biraz temiz bir yer bulmuştum. Döner ayran paket alıp çıktım. Gözden uzak nerde yiyebilirim diya bakındım. Ozeume kestirdiğim bir ara sokağa girdim. Çöp kutularına biraz uzak bir köşeye çöktüm ve paketimi kucağıma koydum. Acaba babam yemiş miydi? Babamı özledim, Mustafayı özledim. İyiler kesinlikle iyiler uzun zamandır başımıza gelecegi biliyorduk ve hazırlıklıydık plana sadık kalmalı ve sakin olmalıydım. Yinede göz yaşlarıma hakim olamadım bir taraftan salça sosta kaybolmuş eti dişlerken bir taraftanda ağlıyordum. Ağlamam bitince dürümde bitmişti. Kafamı arkamdaki duvara yasladım biraz burda dinlenip kalkmalıydım. Bir hafta boyunca sürekli hareket halinde ol demişti babam. Ondan sonra daha rahat olacaktım. Sadece iki günüm kalmıştı.

Kalkmaya niyetlenitken arkadan sokağın başında büyük bir gürültü koptu. Çıkmaz sokaktı yukardan bir şey düşmüştü belkide. Kalkacakken sokağın başındaki kapı ardı ardına tekmelendi

"Yardım edin kimse yok mu, yardım edin."
Çok korkmuştum kaçıp gitmek için ayaklandım ama gelen bir çocuğun sesiydi ve yardım istiyordu. Korkarak ta olsa kapıya yaklaştım

Sen Benim EserimsinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin