School Life/Minsung

07

Bu bölümde geçmiş zamanda yaşanan olayların daha çok üstüne düşeceğim.

Bu yüzden her dakika '1 yıl önce' veya 'şimdiki zaman' başlıklarını görebilirsiniz.

-

(1 yıl önce)

"Changbin, Hyunjin, Seungmin ve Felix"demişti Minho kahkaha atarak çizgi roman okuyan dörtlüye. "Başlayalım artık. "

Hyunjin'in elindeki kitabı kapatmasıyla hepsinin gözleri Minho'yu bulmuştu.

"Şimdi mi? "diye sormuştu Felix.

Minho gözlerini okul binasına sabitlemiş ve başını 'evet' anlamında sallamıştı.

"Daha fazla bekleyemeyeceğim. "

...

Merdivenlerin başında kimsenin olmadığından emin olmaya çalışıyordu Felix ve Changbin.

Hyunjin ve Seungmin ise okul bahçesini kontrol ederken müdürün odasına çoktan sızmıştı bile Minho.

"Odaya girdim, tamam. "demişti elindeki telefonu telsiz tutar gibi ağzına yaklaştırıp aksiyon filmlerindeymişçesine davranırken.

Konuyla alakasız saçma sapan bir espri yaptıktan sonra ise telefonunu, aramayı kapatmadan müdürün masasının üzerine bırakmıştı.

Aslında korkudan ölmek üzereydi. Ancak diğerlerinin de yeterince korktuğunu düşünerek ortamı yumuşatmaya çalışıyordu biraz olsun.

Hızlıca dolapları karıştırıp aradığını bulmaya çalışıyordu. Ancak düşündüğünden daha zordu bu.

Odada beşten fazla dolap vardı ve hepsini tek başına halledemezdi. Felix yada Changbin'i çağırıp onların başını daha da derde sokmak istemiyordu.

Müdürün okula biraz olsun geç gelmesi için dua etmeye başlarken ikinci dolabı aramaya başlamıştı bile. Birinci dolabın aksine bu dolabın kilitli olması garibime gitmişti oğlanın.

Aradıkları şey bu dolapta olmalıydı.

Kapağı biraz zorlayıp kolayca açmıştı dolabı.

Changbin'in sesi duyulmuştu o sırada müdürün masasına bıraktığı telefondan.

"Çabuk çık oradan Minho, müdür merdivenlerde. "

Ancak yapamazdı Minho. Aradığı şeye bu kadar yaklaşmışken onu almadan giremezdi buradan.

"Minho. "diye bağıran sesi duyulmuştu bu kez Felix'in. "Ananı sikeyim çabuk çık oradan. "

Dolabı darmadağın etmişti Minho. Ancak aradığını bulmuştu da.

Iwq Lisesi 1972

En az elli sayfadan oluşan belgeyi eline almış odadan çıkacakken telefondan gelen sesi duymuştu tekrar.

"Kapının önünde, çabuk saklan. "

İçine sığabileceği tek yer olan dolaba gözlerini dikmişti oğlan. Zaten zerre kadar zamanı kalmadığından hızlıca odaya girip dolap kapağını kapamıştı.

Masanın üzerinde duran telefonu unutarak...

Neyse ki aramayı bitirmişti diğerleri. Ancak telefonun kime ait olduğunu birkaç küçük araştırmadan sonra kolayca bulabilirdi Dong-min.

Artık yapabilecek bir şeyi kalmayan Minho odaya yanında bir adamla birlikte giren okul müdürlerini izlemeye başlamıştı dolap kapağının arasında kalan boşluktan...