School Life/Minsung

22

Selam.
-

Yürümek, koşmak ve uçmak.

Yürümek ilk adımdır.

Minho'nun izlediği bir dizi sayesinde aklında yer eden çeteyi kurma fikri gibi. Çocukça, plansız, aptalca. İlk adım.

Koşmak bir paragrafın gelişme bölümüdür.

Çete üyelerinin üzerine atılan iftira, okul müdürleriyle Bay Seo'nun ilişkisi, Han Jisung'un istemeyerek kazandığı bir burs yüzünden İwq okuluna yazılması gibi. Gelişmek ve büyümek. İkinci adım.

Uçmak ise bir kurtuluştur, bir kaçış yolu.

Minho'nun okul müdürlerinin yaptığı her şeyi ortaya çıkarmak istemesi gibi.
Bir kitabın kapanış cümlesi, bir son ve bir zafer. Son adım.

Bugün son adımı hayata geçirecekti çete üyeleri. İwq okulundaki görevlerini tamamlayacak(?), belki de bazılarının mahvolan hayatalarının intikamını alacaklardı.

Bugün İwq okulunun uçuş günüydü.

Öyleyse, hadi başlayalım.

-

(Okulda birkaç defa sunuculuk yapmıştım. Sunum metinlerinden aklımda kalan her şeyi buraya kopyalıycam çünkü baştan sunum metni yazmaya üseniyom)

"Sayın müdürüm, değerli öğretmenlerim, kıymetli misafirlerimiz, sevgili arkadaşlarım. Bugün burada 15 Ağustos 1948’de ilan edilen Kore Cumhuriyeti bağımsızlığını ve Sayın Syngman Rhee'nin cumhurbaşkanı oluşunu kutlamak için toplanmış bulunmaktayız. Hepiniz hoşgeldiniz. "

Seungmin elinde tuttuğu kağıttan okuduğu başlangıç konuşmasının ilk paragrafını bitirdiğinde birkaç saniye duraksamış, kolundaki saate bakmıştı.

08.01

Görev, başladı.

59 dakika.

-

"Kendimi suç işliyor gibi hissediyorum." demişti Jisung, Chan'la birlikte kamera odasının kapısından içeri girdiklerinde.

Minho'nun isteğiyle kulaklarına taktıkları o sinir bozucu küçük şeyler kulağının içini kaşındırıyor, konsantre olmasını engelliyordu. Ancak ortamı daha fazla germek istemediğinden ses etmemişti.

"Zaten suç işliyoruz aptal. "

Hyunjin'in konuşmasıyla daha fazla korkmaya başlayan Jisung'un omzunu patpatlamıştı Chan.

"Suç falan işlemiyoruz Hyunjin, ama sesini kesmezsen birazdan gerçekten suç işleyeceğim. "

"Tamam. "demişti Minho onları susturmak için. "Odaya girdik. "

Gözlerini odanın içinde gezdirmiş, güvende olduklarından emin olmuştu, ardından kapının önünde öylece dikilen Changbin'e yönelmişti bakışları.

Kulaklığının bağlantısını kesmiş ve "Korkma. "demişti sadece. "Bu kez farklı olacak. "

Sonrasında da eski arkadaşının yanına doğru ilerlemiş, omzunu patpatlamıştı sağ eliyle.

Sağ, güven demekti.

Changbin'e hala güveniyordu Minho. Ona ihanet eden kendileriydi. Felix asla anlamasa bile bunu anlayabilecek kadar olgundu o.

Yalnızca güvendiği insanların omzunu patpatlardı.

Chan'ın sadece Jisung'u biraz olsun rahatlatmak için kullandığı bu hareket, Minho için çok şey ifade ediyordu.