15

121 20 12
                                    

ushijima
biliyorum ki bu saatten sonra söyleyeceklerimin senin için hiçbir önemi olmayacak fakat söylemek istiyorum. içimde kalmasını istemiyorum. sen bunları öğrenmeden ölmek istemiyorum. bil istiyorum.
ve yine biliyorum ki söyleyeceğim bahanelerimin hiçbir önemi yok çünkü sana yaptıklarım affedilemez şeyler. ama ben senden geç de olsa özür diliyorum. her şey için. yaptıklarım için, söylediklerim için ve hatta hayatına girdiğim için özür diliyorum senden.
haklısın.
o kadar çok haklısın ki çok kötü hissediyorum. biliyorum, hissetmeliyim de. ama kaldıramıyorum. ben böyle biri olmak istemiyorum, hiçbir zaman da istemedim.
biliyorum, duygusuz herifin tekiyim. orospu çocuğunun önde gideniyim belki de. o kadar iğrenç bir insanım ki.
peki sen biliyor musun? ne kadar acı çektiğimi biliyor musun? her aynaya baktığımda bu suratı görmek ne kadar canımı yakıyor biliyor musun?
ben duygusuzum çünkü bana duygular öğretilmedi hiç.
duygu sömürüsü yapıyor diyeceksin, diyebilirsin de. hakkın var.
ama ben bilmiyorum ki tendou. yemin ederim bilmiyorum. sevgi ne demek bilmiyorum. nefret ne demek bilmiyorum. aşk ne demek bilmiyorum. mutluluk, üzüntü... ben yaşadığım duyguların adlarını bilmiyorum ama şunu biliyorum ki seni her gördüğümde kalbim çok hızlı çarpıyor. seni ağlarken gördüğümde kalbim acıyor. gülüşünü gördüğümde kalbimde çiçekler açıyor sanki.
ama ben anlayamadım. bilemedim bu his nedir.
ben bir aptalım.
erkekler kızları sevmeli sandım. bana hep böyle öğrettiler.
erkekler erkekleri sevemez sandım.
aşk sadece karşı cinsle olur sandım.
ben çok yanılmışım tendou.
onlarla takılmaya başlamamalıydım. bu konuda da haklıydın, evet. hayatımı mahvettiler.
beni o kadar iğrenç şeylerle tehdit ettiler ki tendou
ben
ben karşı koyamadım.
benim zayıf yönümü gördüler. benim zaafımı gördüler.
anladılar, tendou. sana olan bakışlarımı fark ettiler.
beni tehdit ettikleri şeyleri anlatmaya gerçekten dilim varmıyor.
tek kelimeyle korkunç.
o kadar üzgünüm ki...
biliyorum, affetmeyeceksin. biliyorum çok fazla affedilemeyecek şey yaptım.
ama ben yine de senden çok özür diliyorum.
çok üzgünüm.
kelimeler yetmiyor durumumuzu anlatmaya.
beni engelleyeceksin belki de.
ama ben son konuşmamızın aptal bir mesajlaşmadan ibaret olmasını istemiyorum.
on dakika içinde kapınızda olacağım.
söz veriyorum önceki sefer gibi olmayacak.

tears - ushitenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin