•Bebeğim• BxB

12🍼

Heyecanla dolabımdan siyah dar kotumu çıkarıp üzerine beyaz tişörtümü geçirdim açıkçası dışarda etek ve bir erkeğe yakışmayacak şeyler giyip Derek'i utandırmak istememiştim. Babacığımın mutluluğu benim için çok önemliydi çünkü o da bu konuda hassastı başta duruşu ve kuralları sıralayışında onun kötü tarafının olduğunu düşünmüştüm ama hiçbir zaman bana sert ya da kötü davranmamıştı.

O gerçekten bana bebeği gibi davranıyordu. Benimle özellikle ilgileniyor yeterince sevgi ve ilgi verirken aynı zamanda cinsellik ve sağlık konularında da bir o kadar dikkatliydi. Babacığım bana hep zevk veriyordu ve sonsuza dek bana zevk verecek adamda oydu. Beyaz spor ayakkabılarımı giyip aşağı inmeye başladım. Önce beraber yemek yiyecektik çünkü o yokken yemek yememiştim ilk gelip bunu duyduğunda ilk yarım saat bana sarılıp ilgi göstermeyip azarlamıştı.

Merdivenlerden seri bir şekilde indiğimde Derek'in masanın başına oturup tabletine bakarken buldum. Geldiğimi anladığında başını kaldırmayıp saniyelik bakış atıp önüne dönecekken bir şey fark etmiş gibi kafasını kaldırıp bana baktı. "Bebeğim?" Soru sorar gibi ismimi söylediğinde hızlı adımlarla yanına gidip arkadan boynuna sarılarak yanaklarını öptüm. Büyük elini ince koluma sararak beni göğsüne doğru çekip o da yanağımı öptü.

"Efendim babacığım?" Diye cevap verdiğimde sol yanındaki boş koltuğa yerleştim. Beni süzüp "Neden daha rahat şeyler giymedin?" Dediğinde yerimde hafif kıpraştım. "Bunlarda gayet rahat." Derin bir nefes alıp sakince bırakıp arkasına iyice yaslandı. "Böyle şeyleri sevmezsin." Sert sesiyle cevap verdiğinde beni ürkütmeden asıl sebebi öğrenmek istediğini anladım. "Babacığım eğer etek ya da kısa şort giyersem bize tuhaf bakabilirler."

Boynunu kütletti. "O zaman bende onların gözünü oyarım. Sen Derek Hale'in bebeğisin sen her şeyi yapabilirsin tabi ki benim iznim olduğu sürece. Yemek yedikten sonra yukarı çıkıp  değiştir üstünü" Cevap vermeyerek kafamı salladığımda  yemeğe başladık. Yemekten sonra hızlı adımlarla odama çıkıp altıma bebek mavisi kısa şortumu üzerimede siyah kısa mavi ayıcık baskılı tişörtümü giyip onlara uyacak mavi şapkamı taktım.

Tekrardan aşağı hızlı adımlarla inip kendimi kapının önünde bekleyen Derek'in kollarına attığımda hemen güçlü kolları zayıf bedenimi sararak kendine bastırdı. Heyecanla "Nasıl olmuşum babacığım?" Sorduğumda boynuma derin bir öpücük kondurup "Çok güzel olmuşsun birtanem." Belimdeki eliyle beni yönlendirip evden çıkardı. Arabaya bindiğimizde önce benim emniyet kemerimi bağlayıp anlımı öptü sonra kendi yerine geçip arabayı çalıştırdı.

Kocaman lunaparkı gördüğümde kalbim tekledi. Kendimi öne kaydırıp ellerimi cama koydum. "BABACIĞIM BAKSANA NE KADAR GÜZEL!" Heyecanla konuştuğumda gülüp bana döndü. "Daha önce hiç gelmedin mi?" Üzgünce kafamı iki yana salladım. "Hayır yurtta hiç izin vermezlerdi." Gözlerini yüzümde şefkatli bakışlar eşliğinde gezdirip göz kırptı. "Hiç üzülmedim bak bir ilkin daha benimle olmuş." Arabayı park ettiğinde kıkırdayıp heyecanla indim.

Ben hızlı bir şekilde aşırı kalabalık olmayan Lunaparka doğru ilerlerken "Sakin ol kelebek beni bekle!" Derek'in uyaran sesini duyunca sabırsızca parmak uçlarımda yükselip geri indim. Normalde büyük adımlar atan Derek'in bu sefer normal adımlarla geldiğini fark edince tek ayağımı yere vurup hızla yanına gidip elini kavradım. "Hadi babacığım ya ne uyuşuk oldun bir anda!" Yerinde durduğunda ona döndüm parmak uçlarıyla dudaklarıma hafifçe vurunca kaşlarımı çattım. "İnsan babasına öyle der mi?"

Göz devirdim gerçekten babam olduğunu sanıyordu galiba. "Haklısın babacığım bir dahakine senin gibi yaşlıyla değil çıtır bir manita ile gelirim." Lafım bittiğinde eli sinirle elimi sıktığında inleyerek elime doğru eğildim "Şaka yaptım ya!" Acıyla mırıldandığımda sert bakan gözlerinin üzerindeki kaşları çatılmış anlında derin bir çukur oluşturmuştu. "Kes sesini eve gidince bakalım bu yaşlı sevgilinin altında ezilirken aynı şeyi söyleyebilecek misin?"

Yanaklarım hızla kızarırken gözlerimi kaçırdım o da beni büyük trenlerin oraya doğru ilerletmeye başlayınca gözüme yan taraftaki büyük oyuncakların olduğu yer ilişti. Derek'i durdurup o tarafa çekiştirirken o da fark edip sessizce beni takip etmeye başladı. "Bunlardan istiyorum!" Hevesle Derek'e döndüğümde gülümseyerek bana bakıyordu. "O zaman bu yaşlı adam bu çıtır için onu alsın!" Alayla söylediği üzerine koluna girip kedi gibi ona sokuldum.

"Şaka yaptım ama ya!" Yan gözle bakıp adamın uzattığı silahı aldı ki bir dakika dolmadan istediğim oyuncağı alacak kadar vuruşunu yapmıştı bile aldığım tişörtümdeki ayıcığa benzeyen kocaman ayıcıkla gülümsedim. "Bugün ne kadar çok gülüyorsun." Yüzümdeki gülümsemeyi bozmadan ona döndüm. "Evet çünkü yanımda sen varsın! Gülümsemek bana yakışmıyor mu yoksa?" Dudaklarımı büzerek sorduğum soruyla tek koluna bana sarıp kendine bastırıp saçlarımdan öptü. "Çok yakışıyor hep gül ben yanında olmasam bile gerçi o zaman kıskanırım vazgeçtim."

Derek'in yanıma olmama ihtimali canımı sıksada bunu gözardı ettim. Elimden tutup büyük alete doğru sürüklediğimde pamuk şekerci görmemle vazgeçip Derek'i bu sefer oraya sürüklemeye başladım.

SELAM AŞKLARIM BEN SÖZÜMÜ TUTTUM AMA OY SINIRI 35 ARTIK
YORUM YAPIP OY ATTIĞINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM AMA BEN SİZİN KİTAPLARINIZI OKUYUP DÖNEMİYORUM MAALESEF ÇÜNKÜ BÖLÜM ATIP YORUMLARA CEVAP VERİP ÇIKIYORUM EĞER BU AMAÇLA KİTABI OKUYORSANIZ KUSURA BAKMAYIN🥹♥️