seni delirtmeye çalışacaklar, o zaman başlayacak en büyük sınavın... aklını kaybetmemeye çalışırken hayatını yaşayacaksın.
🎵 reflections - the neighbourhood 🎵
-
sonunda tatil vakti gelmişti, derslerin bir kısmı bittikten sonra on günlük bir ara tatil veriliyordu ve beatrix buna mutlu olacağını hiç düşünmüyordu. iki haftadır malbonte'yi görmeyi bırak nefesini nasıl alıp vereceğini unutmuştu. dersler bir yerden sonra yoğunlaşmıştı.
tatil şerefine balo düzenlemeye karar veren veba, yine tüm hazırlıkları başlatmıştı. beatrix bunu düşünürken göz devirdi, annesi o kadar olan şeyden sonra bile eğlenmeye çalışıyordu ya... mantıksız geliyordu.
üzerindekileri çıkartıp kendini hızla duşa attı kız. saatlerce suyun altında durmak istese bile hızla duşunu alıp çıkmıştı. o kadar yorulmuştu ki, şu baloya hiç gitmek istemiyordu. ama malbonte'yi özlemişti, görmek için gidecekti.
malbonte'nin siyah gözleri, çatık kaşları ve dağınık saçlarını düşündüğünde bir anlığına elini duvara yerleştirip soluklandı, onu gerçekten çok özlemişti. bazen artık kalbine bunların ağır geldiğini düşünüp gitmek istiyordu fakat annesinin ne yapacağı belli olmuyordu, her an malbonte'yi öldürebilirmiş gibi hissediyordu.
üzerindeki bornozu çıkarıp atarak iç çamaşırlarını giyindi ve saçını bu sefer maşa yapmayı seçip sade bir makyaj yaptı. makyaj yapmasa ölü gibi gözükeceğini düşünüp güldü, günlerdir uyuyamıyordu.
üzerine siyah elbisesini geçirip aynadan kendine baktığında hoşuna giden görüntüyle gülümsedi. hiçbir zaman açık renklerin insanı olmamıştı, kendini bildi bileli hep koyu renkler tercih ediyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
balkonuna çıkıp hızlı bir nefes aldı, yağmur yeni durmuştu ve çim kokusu burnuna geliyordu. bu onu gülümsetirken kafasını hafif eğince aşağıdaki manzara dikkatini çekmişti.
annesi bahçede oturuyor, hazır olsa da bir şeyi bekliyordu. üstündeki kırmızı elbisesi ve beyaz saçlarıyla çok da yaşlı görünmediğini fark etti beatrix annesinin. neyi beklediğini merak ederken bu konuşmayı sonraya saklayacağını kendine hatırlatıp hızla bulutların arasına yükseldi.
yorgun olduğu için bu sefer yavaş uçuyordu, yirmi dakika oyalanmıştı havada. okulun önüne gelince yavaşça indi ve elbisesini düzeltip içeri girdi. balonun yapılacağı salona doğru ilerlerken christopher'ı görünce selam verecekti ki yanındaki kişiyle donakaldı.
astaroth, ikiz kardeşi sonunda geri dönmüştü. beatrix'le iyi anıları yoktu, birbirlerinden hiç hoşlanmazlardı. beatrix bazen çok şaşırıyordu, christopher çok iyi bir arkadaşken astaroth gıcığın tekiydi.
