Bölüm-42/Otoban

370 42 92
                                    

Oylamayı unutmayın iyi okumalar <3

.

.

.

Eskiden hepimizin oturduğu o her zamanki okul bakımızın olduğu yere gidiyorum arada sırada.Her gidişimde hayal kırıklığına uğrayıp aynı manzara karşısında tekrardan çöküyorum.Anısı olan bir yere gittiğimde beynimde konuşma,gülüşme sesleri dolaşıyor,iyi bir şey değil bu beni geçmişe götürüyor ve eski zamanları özlememi sağlıyor.

Anılar beynimde canlandıkça ardı arası kesilmiyor.Sürekli yeni bir anı geliyor gözümde.Zaman ilerledikçe anıların duygu değişimi de değişiyor.Hafızam beni hayatımın en kötü dönemine götürünce hatırlamamak için aklıma başka şeyler getirmeye çalışıyorum.

-

Eskiden hepiniz bir bir gittiğinizde kendimi çok yalnız hissetmiştim,fakat yanılmışım.Şimdi tek ihtiyacım olanın yanımda olmasına rağmen çok daha yalnız hissediyorum.

-

Bronzeville sokağında yaşanan ve dağılmamıza sebep olan o olay hâlâ beynimin içinden çıkmıyor çocuklar.Hepinizin içten içe beni suçlamıştınız anlayabiliyordum ve utancını da her zerremde hissediyordum..Altı yıl geçti ama ben de hâlâ kendimi suçlu hissediyorum.Fakat hiçbir şey hepinizin bana ihanet ettiği gerçeğini değiştirmiyor ne yazık ki.

.

.

.

.

.

.

Yavaş adımlarla evden uzaklaşırken bir yandan da yürümek için en kuru yeri seçmeye çalışıyordum,nafile;her yer havuz olmuş durumda.Hem zaten sırılsıklam olmuştum,daha ne diye kuru bir yer arayışındayım?

Ağaçların altı kuruydu fakat şimşeklerde çakıyordu.Ağacın altına gitmem doğru olmazdı.

-

Dakikalardır yürüdüm ama gerçekten hiçbir yer bulamadım.En sonunda pes edip kaldırımlardan birine oturdum ve bacaklarımı kendime doğru
yaklaştırıp kafamı bacağıma dayadım.

Belim o kadar çok üşümüştü ki anlatamam,titremekten yerimde duramıyordum.

Telefonumu çıkardım ve elimi üst tarafına koyarak yağmura karşı ekranımı korudum.Bildirimleri kontrol etmek için açmıştım fakat hiç bildirim yoktu.Tekrardan telefonu montumun iç taraftaki cebine koyup fermuarı çektim.Başımı tekrardan bacağıma yaslayarak yağmurun bitmesini bekledim..hava kararmıştı.

-

Yaklalık kırk dakikanın ardından yağmur durmamıştı ama azalmıştı.Artık daha fazla ıslak kaldırımda oturmak istemediğimden ayaklandım ve gidecek bir yer düşünmeden bir yerlere doğru yürümeye başladım.Nereye gittiğimi ben de bilmiyorum,Draco'nun evi şehir merkezine çok uzak.Bir kafe veya herhangi bir dükkana ulaşmak için epeyce yürümem gerekecek.

Yürürken arada sırada sirkleniyordum -fazladan suyun akması için-..İlerledikçe farkettim ki yanlış yoldayım.Bu yol otobana benzer sade bir araba yoluna çıkıyor.Bildiğiniz gibi otobanımsı yollarda  pek ışık olmaz..yavaş yavaş karanlığın fazlalaşmasından anlamalıydım.

Eğer geri dönmek istersem en az bir saat tekrardan geriye yürümem gerekecekti -oturduğum kaldırıma özel bir süre.Eğer şehir merkezine gitmek istersem iki-iki buçuk saat yürümem gerekirdi ve imkansız.Ben yürümeyi sevmem ve uzun yürüyüşleri beceremem de-.

Passion-Draco Malfoy ile hayal etHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin