3.ZAYIFLIK

44 10 2
                                    


~Keyifli okumalar🩷                     Gözümden kaçan yazım hataları olabilir şimdiden kusura bakmayın lütfen.

...

Çıkmalısın derken?
Ne yani o burada çatışırken benim içerideki bir odada ağlayacağımı falan mı zannediyordu?

Eğer öyle bir şey yapmamı bekliyorsa daha çok beklerdi.

İblis'i arkamda bırakıp silahları almak için odama girdim. Acil durumlar için her zaman silah bulunurdu.

Alabildiğim kadar çok silah alıp içeri girdim. İblis'in eline silahları verince bir an ne olduğunu şaşırdı.

Onaylar gibi kafamı hafifçe aşağı eğdim.

"Dışarı çıkmamız lazım. Burada daha fazla kalamayız!" Dedim yüksek sesle.

Mermiler camdan içeri girmeye devam ederken bir yandan nişan almış, adamları vuruyordu öbür yandan beni arkasında tutmaya çalışıyordu.

Yüzünü bana dönmeden konuştu. "İçeri gir ve girdiğin yerden çıkma!"

İkimizde bağırarak konuşuyorduk çünkü silah sesleri sesimizi bastırıyordu.

"Asla! Sana yardım edeceğim."

"Lafımı dinle Nemesis!"

"Beni ne zanediyorsun ülkenin en iyi ajanlarıyla birlikte çalışıyorum!"

Beni öldürecekmiş gibi bir bakış attı.Normal bir insan korkup kaçabilirdi ama söz konusu benim gibi bir yaşayan ölüyse pek etkilemiyordu.
Kolunu tuttum.
Gözü bir saliseliğine kolundaki elime kaydı.

"Dışarı çıkmamız gerekiyor!"

Sonunda bana gıcık olan oydu ve pes etti.

"Tamam arkamda kal!"

Çıktığımızda bahçedeki çitlerin arkasına girdik.

Elimize bir silah almış çatıdaki adamları vuruyorduk. Silahı tutuşundan bile bir profesyonel olduğunu anlayabilirdiniz.

Silah sesleri nihayet kesildi.

"Bu kadar çok düşmanla yaşamak zor olmuyor mu?" Onun gibi biri söyleyince saçma gelmişti.

"Bunu bana sen mi soruyorsun?" Dedim tek kaşımı kaldırarak.

Yüzünü bana çevirmeden yarım şekilde gülümsedi.  Biraz önceki ciddi halinin aksine alaylı ifadesi yine gelmişti. Bu kadar sık duygu değişimleri yaşaması normal değildi belli ki kendide normal değildi zaten.

Dakikalar sonra konuştu.

"Burada bekle."

Tabiki dediğini dinlemeyecektim.

"Bana emir verme!"

Ceketini çıkarıp omuzlarıma koydu. Ardından ayağa kalkıp elini bana doğru uzattı.

"Benimle gelir misin intikam tanrıçası?"

Elini tutmadan ayağa kalktım ve ceketini ona uzattım.

"Buna ihtiyacım yok."

Ceketine baktı sonrada bana.

"Üşüyeceksin."

Haklıydı üşüyordum ve soğuğu sevmezdim.

"Peki bundan sanane?" Sanane mi?
Tamam biraz ilkokula dönmüş olabilirim.

İBLİSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin