ᰔSeninle Birlikteᰔ

╰ 10. Bölüm ACILAR ╮

Cross

Aradan uzun bir zaman geçmişti... Birkaç yıl falan. Sanırım, sanırım 2.5 yıl geçmişti. Dream hâlâ bulunamamıştı. Polisler elinden geldiğince işini yapıyorlardı. Nightmare ve bende tabi.

Balkonda oturuyordum. Dream'i özlüyordum. Onu o kadar çok özledim ki, artık kalbim sertleşmeye, acımasızlaşmaya başladı. En son ne zaman güldüğümü inanın hatırlamıyorum. Uzun zamandır adam akıllı uyuyamıyorum zaten. Hâlâ odamda uyuyamıyorum. Sürekli Dream aklıma geliyor ve... Kâbus görüyorum.

Kolumdaki saatime baktım. Saat 14:42 idi. Ayağa yavaşça kalktım ve mutfağa gittim. Chara oturuyordu.

"Selam Cross. " dedi Chara, sesi düz çıkmıştı.

"Selam." dedim tepki vermeden. Dolaptan soğuk su çıkarıp bardağıma doldurdum.

"Nightmare aradı, yeni bir gelişme var"

Soğuk suyumu aldım ve Chara nın yanına oturdum.

"Ne gelişmesi?" dedim ve soğuk suyumdan biraz içtim.

"Olay şahitleri varmış. Üç kişi: Laura, Bren ve Cray'miş. Polis onların ifadesini alıcakmış fakat Bren ve Cary ifade vermek istememişler. Laura ifade vermiş ama onlar bişey demediği için doğruluğu bilinmiyor. "

"İfade vermediler mi?"

"Sedece Laura verdi."

"Onlar neden vermedi?"

Omuz silkti. "Bilmiyoruz."

"Bence bir terslik var..."

"Nasıl bi terslik?"

"Sadece Laura ifade vermiş, diğerleri değil. Sencede bu şüpheli değil mi?"

"Hm... Evet, ama yinede polisler birşey yapmadılar."

"Bu çok saçma. İfade vermemişler ve bu şüpheli bence!"

"Haklısın, ama yapacak bir şeyimiz yok."

"Her neyse... " dedim ve soğuk sudan biraz daha içtim.

"Son olarak. Az kalmış."

"Neye aş kalmış?"

"Luka'nın kaldığı yerin öğrenilmesine. Sanırım ayak izini falan bulmuşlar, polislerin dediklerine göre orman gibi bir yerde kalıyor olabilirlermiş."

"Bir an önce bulunsun. O adamın yüzünü darmadağın etmek için sabırsızlanıyorum."

"Haberler bu kadar."

"Hm... Peki. Aç mısın?"

"Aslında o kadar açım ki evi yiyebilirim."

"Abartma Chara."

"Abartmıyorum. ok açım."

"O zaman yemek yapıcam. Ne yapıyım?" dedim ve ayağa kalktım.

"Bilmem."

" Taco is-" duraksadım. Dream tacolarımı çok severdi. Ah... Gine mi...?

"Makarna?"

"Peki... Başka?"