Burak ve Asya artık sevgili olmuştu, Burak belli etmese de karnında kelebekler uçuşuyordu, el ele canların yanına gittiler, Can el ele olduklarını görüp Burağa bakıp içten bir şekilde gülümsedi sanki öğrencisi sınavda birinci olan bir öğretmen gibi hissediyordu o an. Hep birlikte mcDonalds'a gidiyorlardı ama aralarında bir eksik vardı, efe ortalıkta yoktu, burak hemen efeyi aradı
- Alo, nerdesin efe?
- kanka ben metronun oradayım, eve gidiyorum
- tamam dön mcDonalds'a gel hemen
- yok ya canım istemiyor
- Bekliyoruz seni hadi bay bay
Burak telefonu efenin yüzüne kapattı. Burak ve Asyanın el ele yürümesine dakikalardır şaşkın şaşkın bakan kumsal ve mira sessiz sessiz şaşırmaya devam ediyorlardı. Mira arkadan ikisinin birlikte fotoğrafını çekti, tatlı bir gülümseme ile kumsala gösterip
- Çok tatlı değiller mi ya
- Mira çok özendim, keşke benimde sevgilim olsa
- tamam gel üzülme biz de el ele yürüyelim
Gülerek kumsal ve mira da el ele yürümeye başladılar. Yolda giderken, burak Asyaya bakıyordu, tam burağın baktığı anda asya da baktı göz göze geldiklerinde asya gülümseyerek
- Ölürüm biterim, der gibi bakıyorsun
- sevgilim olduğuna göre rahatça söyleyebilirim, ölürüm biterim sana çünkü
Asyanın çok hoşuna gitmişti burağın bunu demesi, öpmek istedi ama burağın yüzü ona dönük olduğu için yanağını öpemezdi, o da dudağını öptü, arkada onları gören herkesten farklı sesler yükseldi
Ömer: OOO NOLUYO LAN
Mert: Nisa sende beni öpsene
Kumsal: vay amcıklar, daha çok özendim
Mira: ohaaa!
Banu: Nasip olur mu be
Nisa: sonra belki öperim mertcim
Burak ve asya o anki heyecandan ötürü hiç birinin dediğini umursamamışlardı, burak o an bişey demesi gerektiğini fark etti, ama ne diyeceğini bilemiyordu, bir anda arkasını dönüp candan tavsiye almaya gitmesi çok saçma dururdu, o yüzden kendisi düşünüp bişey diyecekti ki asya sessizliği bozdu.
- Çok tatlıydın dayanamadım
- biliyorum tatlıyım canım ya
- tatlı olduğun kadar odun, hayvan, kütüksün de
Mira burağın neden "biliyorum" dediğini biliyordu, Burak bunu sadece miraya söylemişti, birileri ona iltifat ettiği zaman çok utanıyordu teşekkür etmek aklına gelmiyordu, zaten sevgilisi öyle bir iltifat ettiği zaman teşekkür ederse garip dururdu, utandığı için gülerek biliyorum diyordu bu karşıda ki kişiyide güldürüyordu. mcDonals'aa geldiklerinde can herkesten siparişleri aldı ve herkesin isteklerini getirmeye giderken burağa bakıp
- Tek başıma mı getiriyim herşeyi amk?
- haklısın bitanem geliyorum
Burak ve canın gay şakaları herkesi güldürüyordu. Burak içeri girdiği gibi asya, mira ve kumsal üçlüsü toplanıp burağın dedikodusunu yapmaya başladı, onlar dışarda asyaya taktik verirken içerde burakla can'da boş durmuyordu tabi. Can, sıra beklerken burağa motivasyon konuşması yapıyordu
- Afferim lan bu kıza ilk buluşmada bu vibe'ı verdin kanka bu tavrın ona, kızlardan utanmayan istediği zaman bir kız düşürebilecek birisi olduğunu düşündürdü, aldatacağını düşünmüyor ama ayrılırsa onun acısını çekmeyeceğini biliyor, aynı böyle devam et.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kavuşamamak
Roman pour Adolescents(Gerçek yaşanmış bir hikayeden uyarlanan bu kitapta karakterlerin isimleri değişmiştir) Birbirlerini çok seven iki gencin sevmelerine rağmen kavuştuklarında hep bir aksilikler çıkmasından dolayı asla doya doya birbirleri ile mutlu olamamalarından öt...