08.01.2022

4 0 0
                                    

Gitgide sesler ve bağrışmalar yükseldiğinde gerginlikle Arda'ya baktım.
" Neden bu kadar çok ses çıkıyor ? Nereye gidiyoruz ?"
Arda yüzündeki minik gülümsemeyle kafamı tutup yukarı kaldırdı.
" Tepeye bakarsan görürsün, Beste."
Kafamı yukarı kaldırdığımda kocaman bir dönme dolap gördüğümde duraklamıştım.
Daha önce hiç dönme dolaba binmemiştim.

Şaşkınlıkla Arda'ya baktığımda bana sanki daha önce dönme dolaba binmediğimi bildiği için bunu yapmış gibi bakmıştı. Bunu nasıl yaptı bilmiyordum ama gözlerinden ve gülüşünden bunu anlamıştım .

İçeri girdiğimizde içerideki kızlı erkekli gruplar, çocuklarıyla gelen aileler , dershaneden kaçtıkları belli olan çantalı liselileri görünce ağlamak istemiştim. Her tarafa hayranlıkla bakıyordum. 2029 yılındaki Beste bunların hepsini biliyordu ama şu anki Beste bunların hiçbirini görmemişti. Gözlerini deftere o kadar çok dikmişti ki etrafında koşuşturan çocukları görmek onun için artık bir mucizeye dönüşmüştü.
Eski halimi bu duruma soktuğum için hem kendime çok kızıyordum hem de bir o kadar üzülüyordum .

Jeton almaya gittiğimizde Arda birkaç jeton alıp iki tanesini benim elime sıkıştırmıştı.
" N'apıyorsun?" Diye şaşkınlıkla sorduğumda eliyle 'sus' işareti yapıp beni götürmeye devam etti.
Çarpışan arabalara binmek için sıraya gittiğimizde gerisin geri dönmek için sıradan çıkacaktım ki Arda'nın göğsüne çarptım. Gitmeye tekrar çalıştığımda iki kolumdan da tutup beni ters çevirdi. Artık yüzüm çarpışan arabalarda eğlenen insanlara bakarken sırtım Arda'nın göğsüne yaslanmıştı. Hala daha şaşkınlıkla beklerken içimden kalbimin sessiz olması için yalvaracak hale gelmiştim.
Ne olur sus kalp, ne olursun sessiz ol ve bir şey belli etme.

Kulağımın dibinde Arda'nın sesini duyduğumda kıpırdanıp durmayı kestim .

"Beste, daha önce bindin mi bilmiyorum ama bir kere beraber binmek istiyorum . Ne kadar zamandır bunu yapmak istediğimi tahmin edemezsin ."

Nefes almayı unutmuşum.
Nefes nasıl alınır artık hatırlamıyorum, hatırlayamıyordum.
Soluk verir gibi "Ne " dediğimde sırtımı daha da çok göğsüne bastırdı .

" Beraber bir şeyler yapmak istiyorum. Senin sıkılmadığın, Erim'e bakmadığın, yalnızca benimle ilgilendiğin bir günü ne kadar uzun zamandır beklediğimi "
Derin bir nefes aldığında çarpışan arabada eğlenen insanların süresi de bitmişti.
Sıradaki insanların ilerlemesiyle biz de beraber ilerlemeye başladık. Sırtım, göğsünden çekildiğinde , derin bir nefes alıp ilerideki bir arabaya oturdum. Berat da gelip sürücü koltuğuna oturduğunda cümlesini bitirir gibi konuştu.
" Tahmin bile edemezsin , Beste."

Cevap vermeden etrafına bakınca nereye jetonu vereceğimi arıyordum.
Bunları duymak istemiyordum, bunları zaten biliyordum. Eski Bestegül bilmese bile ben biliyordum. Arda'nın ne kadar üzüldüğünü ilerideki dönemlerde anlayacaktım. Bunu şimdi düşünmek istemiyordum.
Bir çocuk yanımıza gelip kemerlerimizi takmamız için bizi uyardığında dayanamayıp sordum. " Jetonları ne zaman vereceğiz ? "
Çocuk bana bakıp gülümsemeye başladığında anlamamıştım . Elimden jetonu alıp yanıma geldiğinde yanlış bir şey söylediğime emin olmuştum.
" Buraya atacaksınız." Dediğinde ayaklarımın dibinde sakız kutularının önüne koyulan döndürmelerden olduğunu gördüm. Çocuk , jetonu atabilmek için yaklaştığında Arda hızlıca elinden alıp kendisi takmıştı. Ben hala şaşkınlıkla ne olup bittiğini bakarken Arda sinirle yüzüme bakıyordu. Çocuk gittiğinde kendi kemerini ve benimkini takarken söyleniyordu.
" Bana soramaz mıydın, ben sana sanki cevap vermedim hiç. " Dediğinde moralinin bozulduğunu fark ettiğim için yanaklarından tutup
" Belki de seni sinirlendirmek için yaptım?" Diye sordum.
Bir saniye şaşkınlıkla dursa da tekrar kaşlarını çattı. " Ben de seni tanımıyorum sanki " dediğinde içimden dediğini tekrar ettim.
Bon do sono tonomyorom sonko , hıh.
Bana baktığında ne var , der gibi kafamı salladığımda
" Dediklerimi aynalama ." Dedi. Tekrar taklit edecektim ki arabalar çalışmaya başladı.
İlk başta arabalar çarptığında canım acıyacak diye endişelensem de birkaç çarpmadan sonra çok eğlenmeye başlamıştım.
Gülmemi bastıramıyordum bir türlü.
Eğlenmeyi özlemiştim.

Nekkuresu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin