11.02.2022

3 0 0
                                    

Yaşadıklarımızın üstünden neredeyse bir ay geçmişti. Bir ay boyunca boynumdaki kolyeyi çıkarmak istesem de çıkaramamıştım. Çünkü çıkarmak için ayarlanan küçük indirme klipsi kırılmıştı ve bir türlü açılmıyordu. Açabilmek için koparmam gerekiyordu ve koparmak da istemiyordum.

Haftalardır okula gidiyor , derslere giriyordum ve Arda'yla mümkün olduğunca iyi olmaya çalışıyordum. Bir beden dersinde hoca söz verdiği gibi beni ve Erim'i yalnız bırakacaktı ama sınavlar başlamadan beden sınavımızı hemen yapmak istediği için birkaç haftadır hiç yapamadık. En sonunda geçen hafta Erim , nedendir bilinmez, hocayla konuşup bu hafta için bize izin almıştı .
Ben gitmek istemiyordum ama zorunlu olduğu için de bir şey demiyordum.

Uyandığımda ,yine beni Arda alacaktı ve spor salonuna kadar götürüp , Erim'in yanına bırakacaktı.
Empati kurarak düşünüyorum ki bu berbat bir his. Bunu istemediğimi ona defalarca kez anlattığım için beni anladığını söylemişti ama yine de içim rahat değildi.

Otobüs durağına geldiğimde erken geldiğimi fark ettim.
Bu bir ay boyunca , günlüğüme uzun uzun hem gelecek için hem de şu an yapabilecekelerim için not almıştım.

Öncelikle , kolyenin 2029 dan farklılığını araştırmaya kendini adamıştım. Aldığım butik bu yılda henüz açılmamıştı. İnternette de satışı gözükmüyordu. Aldığım butik haricinde buna benzer kolyeler görsem de hiçbiri kolyemin aynısı değildi.
Yine de , bir umut olarak kolyeme benzer butikleri aramış ve kolyemi gösterek aynısının olup olmadığını sormuştum. Tabiki cevap , hayırdı. Çünkü bu daha popüler olmamıştı.

Aramalarım kolyeyle de sınırlı kalmamıştı. Hatırladığım kadarıyla , geçmişe dönmeden önce içtikten sonra yatağıma uzanıp kolyeme tutunmuş ve lisedeki anlatımı hatırlayarak orada olmayı denemiştim.

Aynısını yapmayı planlıyordum. Belki, aynı şeyi yaparak dönebilirdim.

Bunların hepsini hem telefonuma hem de kağıda not almıştım. Belki geleceğe dönersem bunlar değişir diye vücuduma da çeşitli simgeler çizmiştim.

Koluma minik bir değnek .
Dirseğimin iç kısmına A yazmıştım.

Anlar mıyım anlamaz mıyım bilinmez ama ne olursa olsun , kendimi güvence altına almak istemiştim.

Durakta beklerken Arda'ya nerede kaldığına dair bir mesaj attığımda kapüşonlu ceketinin kapüşonunu kafasına çekmiş yüzü gözükmeyen biri omzuma çarpıp yanıma geçmişti. Telefonum düşmesin diye üstün bir çaba sergilerken sinirle yanımdaki kişiye dönmüştüm.
Kapüşonunu indirdiğinde gözüme çarpan ilk şey dudağındaki koyu bordo ruju ve piercingi olmuştu.
Simsiyah saçlarını eliyle düzelttiğinde yüzünü göremememin sebebinin kapüşonu değil kahkülü olduğunu anlamıştım.

Sertçe bir nefes verdiğimde kız görmemi istermiş gibi siyah ojeli ellerini önüme doğru uzattı.
O an , işaret parmağında , tırnağının hemen altında olan küçük değnek dövmesini gördüm. Şaşkınlıkla suratına baktığımda , anladığımı anlamış gibi gözlerini normalden bir saniye daha uzun kapatıp elini gözümün önünden çekti.

Tedirginlikle " Pardon , adınızı öğrenebilir miyim ?" Diye sorduğumda aynı anda telefonum çalarken kulağıma yaklaşıp
" Ben seni okulda bulacağım. " Diyerek yanımdan uzaklaştı. Arda'nın aramasını açtığımda bineceğim otobüs gelmişti ama bordo rujlu kız benim bildiğim otobüse binmek yerine durağın arkasında durarak diğer otobüsün gelmesini beklemişti.

Arda'nın yanına geldiğimde bugün daha ne yaşayabilirim şaşkınlıkla düşünüyordum.

Arda'ya son kez , Erim'in yanında beni istediği kadar arayabileceğini söylediğimde en sonunda " Tamam sana güveniyorum beni aldatmazsın. " demesi gerginliğimi biraz yatıştırmıştı.

Nekkuresu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin