Sabah her zaman ki gibi Hyunjin'in kollarında uyandım. Alıştım ona. Yanımda olmasına, bana her zaman sevgi göstermesine. En azından duygularımdan emindim.
Ben aşığım ona. Seviyorum onu. O beni ne kadar seviyorsa bende onu o kadar seviyorum. Çok mu aşığım ne😍
Elimi saçlarına çıkardım. Gözünün önündeki saçları geriye attım. Tek elimi saçlarından yanağına indirdim ve okşamaya başladım. O hâlâ uyuyorken yüzüne minik minik buseler kondurdum. Hareket etmeye başlayınca çekildim. Gözlerini kırpıştırdı ve açtı. Uykulu uykulu yüzüme bakınca kıkırdadım. Gülümsedi ve beni kendisine çekti.
"Günaydın.. Ne zamandan beri uyanıksın sen?"dedi.
"Çok olmadı"dedim. Kafasını salladı ve bana sarıldı. Kollarımı boynuna sardım
"Sana bir şey söylemem lazım omegam.."
"Hm?"Dedim. Derin nefes aldı. Kafasını boynumdan kaldırdı ve bana baktı. Sorgulayıcı bir şekilde bakıyordum ona. Bir kaç dakika sonra konuştu.
"Bugün sefer var. Sefere gideceğiz Changbin hyung, Minho, ben, Joon, askerler falan-"
"Bir saniye. Ne zaman.. Ne zaman öğrendin?.."dedim. Sustu. Anlamıştım, önceden öğrensede söylememişti bana. Bu kadar hızlı olamazdı. Bizim daha ruh eşi olduğumuzu öğreneli iki gün oldu sadece🤧😔😭😖😞😿
"Üzgün olmana gerek yok."dedim tekrardan gözlerimi gözlerine çıkarırken. Dudağıma minik bir buse kondurduktan sonra boynumda açan çiçeklerimi öpmeye başladı. Gülümsedim o görmezken. Bir kaç dakika sonra kalktık. Ben üstümü değiştirip aşşağı inmiştim, Hyunjin ise odasına gidip üstünü değişmiş sonra da yanıma gelmişti..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Felixin ustu tam olarak boyle ama çoraplar yokk😻)
...
Yazardan;
Hyunjin yemekten sonra sefere gitmişti. Felix'in bilmediği tek bir şey vardı. Choi krallığına saldırmaya gitmişlerdi. Ama Choi krallığının planları biraz farklıydı ve bu planın içinde Felix'te vardı.
Felix şuan bahçede Jisung ve Nayeon ile konuşup çay içiyorlardı. Jisung alfa Minho ile yaşadıklarını anlatıyor, daha sonra Nayeon ne kadar yanlız olduğunu söylüyordu. Felix, Nayeon her ne zaman yanlız olduğunu söylediğinde Felix hem karşı çıkıp, onunda olduğunu söyleyerek Nayeon'a sarılıyordu.
"Felix-shi! Üstündeki çok güzel ve çok yakışmış. Cidden tarzın çok güzel"dedi Nayeon. Felix gülümsedi kocaman.
"Teşekkürler Nayeon"dedi Felix karşılık olarak.
"Off keşke hemen dönseler. Alfamı çok özledim.."dedi Jisung. Nayeon tip tip baktı Jisung'a.
"Jisung-ah gideli bakayım.. 10 saat olmuş! Nasıl ya?" Sabah 8'de çıkmışlardı yola ve saat 6 idi.
"Geçecek geçecek, bunlarda geçecek.."(😉🤭) dedi. Jisung gözlerini yerden ayırmıyordu. Felix bahçeye bakıyordu. Hava kararmaya başlamıştı.
"Hava kararmaya başlamış, içeriye gidelim mi?"dedi. İkili kafa salladıktan sonra içeriye girdiler. Akşam yemeğinden sonra herkes odalarına dağılmıştı fakat üçlü Jisung'un odasında kalıyordu.
"Çocuklar. Benim uykum geldi.. yatalım en iyisi."dedi Nayeon. Jisung ile Felix kafa salladıktan sonra Jisung onlara gecelik getirmeye gitmişti.
Taki siren sesleri duyulana kadar. Jisung koşarak içeriden geldi ve dışarıya baktı. Choi krallığı tarafından saldırıya uğradıklarını gördü. Hemen arkadaşlarının yanına gitti.
"Choi krallığı plan yapmış! Orada krallıktakinleri oyalarken saldırıya geçtiler!"dedi. Nayeon hızla konuştu.
"Siz burada durun. Ben gidip kalan askerleri toplayacağım."dedi ve çıktı odadan." İkili yatakta birbirlerine sarılmış duruyorlardı. Jisung, titreyen Felix'i sakinleştirmeye çalışıyordu.
Bir zaman sonra odalarına 3 tane asker daldı. İkili her ne kadar baş etmeye çalışsalarda başaramamıştılar. Askerler onları bayıltmıştı. Felix'in bayılmadan önce gördüğü tek şey merdivenden taşınırken Nayeon'un da bayıltıldığı, götürüldüğünü görmüş.
...
HEYYYOOO MERBAA
Kaos cekti canim🙄
bende yaptim NİHAHAHAHAHASHA
Azicik kisa oldu çünkü heyecanli yerinde kesmem lazimdi😔
