Şarkı dinleye dinleye geldiğimiz yolun sonuna gelmiştik Arabanın kapısını açtım evimi o kadar çok özlemiştim ki direkt evin içine girdim gündüz o sırada Arabayı park etmesi için Volkan'a yeniden teslim etti ardından kapının önünde Gündüzün anahtarı vermesini bekledim.
Gündüz :al bu anahtarı hayatım ve kapımızı sen aç
Kapıyı açtım ve içeri girdim İçeri girer girmez kapıyı kapattı ve beni kucağına aldı ben de kollarımı omzuna tuttum beni merdivenlerden yukarıda taşıdı yatak odasına geldiğimiz zaman bir yatağın üstüne bıraktı O kadar yorgundum ki sadece üzerime Yorganı çekmekle yetindim ardından biricik sevgilim benim kahveni ne kadar sevdiğimi biliyordu aşağı mutfağa indi
Gündüz Latte mi istiyorsun normal Türk kahvesi mi karar ver ona göre getireceğim
Normal Türk kahvesi getirsen iyi olur sana zahmet
Haziran olmasına rağmen niye hala soğuk olduğunu anlayamamıştım Bugün soğuktu ben böyle düşünür dururken ardından bana kahveye getirdi yanıma oturdu kahve içmeye başladık içerken sohbet ettik bu güzel sohbete bir telefon böldü.
Gündüz Ne yapayım şimdi ben bu telefonu açayım ve Kapatayım mı sen karar ver
Aç belki önemli bir şeydir
seninle geçirdiğin vakitten daha önemli olabileceğini zannetmiyorum ama yine de bir açayım
Gündüz :Alo Bora Vay kardeşim Uzun zamandır aramıyorsun Ben zannettim bir an öldü gitti Ne oldu ne oldu sana aramıyorsun hayırsız Sen ne biçim dostsun Ey Allah'ım kerata ya Gel oğlum gel lan bize urur İki lafın belini kırarız seni Sıla İle tanıştırırım Sıla mı kim Sıla eşim Ulan Eşim Tabii uzun zamandır ne arayıp ne sorduğun için gel gel beklerim beklerim ne zaman geleceksin olur Uygun 2-3 gibi gel dedi ve telefonu kapattı konuşmaların şahitlik etsen de telefonun sesini tam olarak duyamamıştım ama çok samimi konuştukları belliydi
Gündüz:" Bora benim Askerlik Arkadaşım emin ol ki çok seversin yıllarca beraber ortaklık yaptık Sonra Norveç'e gitti Bir ara silahlar milahlar işte aramadı Haylaz ya ama kötü bir haberim var en nefret ettiğim kuzenim Ender gelecek emin ol ki hiç sevmeyeceksin onunla ama yapacak bir şey yok şimdi sülük gibi yapışacak iki buçuk saatlik Kimsin Kimsin Bu kim O kim bazen işte yapacak hiçbir şey olmuyor insan sevmediği insanı da kabul ediyor Şimdi bir de Kaç gün kalmak isteyecek burada Hayır da diyemiyorum ki babam Ender'i çok sever ne yazık ki. "
Bir şey olmaz aşkım en fazla ne olabilir ki keyfini böyle şeyler için bozma Hem sen Bora'ya odaklan gelecek konuşuyorsunuz oturursunuz falan Hadi zaten şu an saat 12:00 bir şeyler falan yapayım ben size Elmas yok bugün börek falan Rus böreği bizim değişik yöreye ait ve Rus mantısı da olabilir Bizimkiler çok daha farklı Buradakilere karşı
Gündüz: Sen gerçekten de harikasın Hadi yap o sırada köpeği yıkamam lazım...
Görev dağılımını yapmıştık Ben tabii ki de mantı için Vişneleri hazırlamıştım bir yandan fırına bakıyordum Bir yandan da tencereyi yakıyorum yemek yapmak benim için gerçekten çok eğlenceliydi Ondan sonra da elime limonları aldım ve limonata yaptım buzluğa buzluğa yerleştirdim her şeyi o kadar çabuk geçiyordu ki saat 1.30 olmuştu bile işlerin çoğu bitmişti Fırındaki her şeyde Yaklaşık 15 dakikaya biterdi iyi yetiştirdim gündüz de o sırada köpeği yıkamış o köpekle oyun oynuyordu.
Gündüz: Sıla Gelsene bak ne buldum
Geliyorum dedim ve ona doğru hızlı adımlarla yaklaştım kapının sürgüsünü açıp bahçeye doğru yol aldım bahçede küçük bir kulübe gibi bir şeyimiz vardı oranın içinde 2-3 tane Fotoğrafla bana gülümsüyordu ona doğru yaklaştığımda
Sıla baksana Bora ile askerlik fotoğrafımız
Gülmeme tutmamıştım gülmeye başladım gündüzün saçları çok komik gözüküyordu
Gündüz: gülünecek ne var ya sen hiç görmedin mi 18 yaşında bir adam böyle olması gayet normal Gülmesene ya hala gülüyorsun
Ama çok komik....
Aşkım gülecek olsaydın asker fotoğraflarımı sana göstermezdim ama bunu Bora'ya göstermem lazım bu fotoğrafları O da sinir oluyor zaten bu fotoğrafı televizyonun üstüne koy görsün ve sinir olsun
Elinden fotoğrafı aldım ve televizyonun üstüne koymaya gittim ardından Kapı çaldı gelenler onlardı sanırım kapıyı açtım gündüz de hızlı adımlarla kapının önüne doğru geldi beni gördükleri zaman çok şaşırdılar
Bora :Siz kimsiniz acaba?
Ben de ona şöyle cevap verdim ben Gündüz'ün eşiyim kim olacağım başka
Bora; Sıla sen olmalısın Demek ki anlattığından çok daha güzelmişsin
Teşekkür ederim ben benim hakkımda böyle şeyler söylediğini bilmiyordum
Gündüz Tabii ki de senin aklına güzel şeyler söyleyeceğim tatlım
gündüz Hoş geldin dedi Bora'ya ve onun boynuna atladı ardından Bu arada onun boynuna sarıldı ve küçük çocuk gibi biraz boğuştular ardından birbirlerine sarıldılar Bora'yı içeri davet etti Bora'nın yanında bir adam daha vardı o da sanırım gündüzünü sevmediği en derdi gündüz Ender ile samimi bir samimi bir şekilde tokalaştı
Bora : evde hiçbir şey değişmemiş gündüz eskisi gibi duruyor kanka bir şey değiştirir
Ender :yenge güzel şeyler yapmış galiba çok güzel kokuyor
Bora: Ender ilk defa katılıyorum yenge ne yaptın bugün
Onlara cevap olarak Rusça bir sürü şey söyleyebilirdim ama anlamayacakları için Rus böreği dedim.
Gündüz onlara cevap olarak İşiniz gücünüz yemek Oğlum beni mi görmeye geldiniz yengenizin yemeklerinin belli değil dedi
Mutfağa gittim onlara birer tabak börek ve mantı hazırladım Yemek odasına onları davet ettim gündüze de bir tabak koymayı ihmal etme dedim çocuk gibi alınabilir diye düşündüm
Oturdular ve yemeklerini yediler üzerindeki ifade hoşuma gitti beğenmişlerdi değişik bir şey yemek onlar için hoştu Bora yemeğini yerken kafasını bir an televizyona çeviriyor televizyondaki resim onun gözüne çarptı
Bora: kanka gerçekten ciddi misin bu fotoğraf kaç yıldır orada duruyor bana doğruyu söyle o fotoğrafı sana yakmam ve yırtman için kaç kere uyarı yaptım
Gündüz gülmeye başladı O fotoğraf bu fotoğrafı internette paylaşıp altına binlerce kötü yorum geldiği zamandan beridir orada duruyor
Bora'nın bir anda yemeği Boğazında kaldı öksürerek onu çıkardıktan sonra
Bora ciddi misin Gerçekten Bunu internette mi paylaştın dedi
Gündüz sadece şaka yaptığını söyledi bir yemek Sakin bir şekilde devam etti yemeklerini bitirdiler kahvaltılarında ora askerlik fotoğraflarının kağıdını aldı ve bana uzattı yenge ya al şu fotoğrafı çöpe at ya da benden uzak bir yere götür Yoksa bu fotoğrafı parçalayacağım
Fotoğraf yatak odasına götürdüm onları erkek erkeğe baş bırakmak için biraz terasa çıktım emin olun ki onların konuşmaya ihtiyacı vardı uzun süre sonra bir araya getirmişlerdi ve onlar belki ben varım diye rahat rahat konuşamıyorlardı üst kata çıktım Üst kattan aşağı indim ve bahçede çardakta oturdum bir yandan evin sürgülü kapısı camdan olduğu için onları rahat rahat izleyebiliyordum konuşuyorlardı bir yandan da kitabımı okumaya başladım