Dinner

657 66 212
                                    

Baharlar gelirken ben de bölüm getireyim dedim😌🫶🏻

***
''Sağ, sol ve zıpla..''

Kulüpteki öğrencilerimi yıl sonu yapılacak festivalde sergilenen şov için çalıştırıyordum. Hepimiz yorgunluktan suratları kızarmış ve bacakları titriyordu. Neyse ki aldığım atıştırmalıklarla biraz da olsa enerjilerini getirebilmiştim.

İtalya'nın ortasında Tay ve İtalyan karışık öğrencilerimle İngilizce anlaşmaya çalışıyordum. ''Bui biraz mola versek nasıl olur?'' Aynada çoktan kedisini ahşap zemine bırakan öğrencimle göz göze gelip gülümsedim. ''Olmaz Jade! Çok az vaktimiz kaldı. Kaptan Kris yetiştiremememizden endişeleniyor.'' Cümlemin sonunda herkes huysuz ve onaylamaz mırıltılar çıkartmaya başlayınca onlara doğru dönüp ellerimi belime yerleştirdim ve kaşlarımı yalandan çattım. ''Hey! Ben sizin kıdemlinizim fasulyeler! Benim dediklerimi yapmak zorundasınız! Şimdi kıçlarınızı kaldırın ve sizin için aldığım bir torba dolusu atıştırmalığı midenize indirin!'' Son cümlemle hepsi çığlıklar atarak poşetlerin olduğu yere karınca sürüsü gibi koşmuştu. Onların bu halleri gülümsememe neden oldu.

Kulüp çıkışı dersim olduğu hatırlayınca yorgunlukla hiç çektim ve yere bağdaş kurarak oturdum. Kenarda duran kulüp listesini incelediğimde sınıfta sadece o piçin olmadığını fark ettim. ''Siktir, seni piç! Hem adını yazdırıyorsun hem de dersi ekiyorsun. Sorumsuz.'' Kendi kendime bir deli gibi konuştuğumu fark ettiğimde kafamı iki yana salladım. ''Hey phi! Şimdi kendi kendine mi konuşuyorsun? Sorun ne?''

Yanıma gelen yarı Tay yarı İtalyan olan çocuğa baktım. ''Sorun yok. Sadece biraz deliyim. Anlarsın ya!'' Bu dediğime gülüp yanıma oturdu ve çoktan sonuna ulaşmak üzere olduğu atıştırmalığını yemeye devam etti. ''Hey phi, yeni gelen kıdemlimiz de festivalde bize katılacak mı?'' Gelen soruyla birlikte sıkıntıyla kafamı kaşıdım. Katılması zordu çünkü dansa bir eğiliminin olduğunu söyleyemezdim. Buraya ne amaçla geldiğini bilmesem de ses etmemiştim ancak bu okullar arası bir yarışma olacaktı, onu dahil etmem ise bize eksi bir puan kazandırabilirdi. ''Arka dansçı olabilir. Ne dersin? Çünkü siz bu konuda ondan daha deneyimlisininiz. Önünde çok yüksek bir dağ var ve siz o dağın tırmanışını bitirmek üzeresiniz ama o daha yeni ekipmanları hazırladı ve tırmanıyor.''

Leo elini sol göğsünün üstüne koyup abartarak geriye doğru bayıldı. ''Vay canına phi! Gerçekten etkilendim. Aman tanrım kalbim derinden sızladı.'' Büyük bir kahkaha patlattım. Araya bir kaç söz daha sıkıştırmasıyla ikimizde gülmeye devam ettik. ''Karnın patlayana kadar gülebilirim phi!'' Göz kenarlarımda biriken yaşları parmağımla sildim ve kafa salladım.

***
''Siktir, bu çizimi nasıl dönem sonuna yetiştirebilirim ki!?'' Sızlanarak dönem sonu ödevime bakıyordum. Yıl sonu festivali için afiş hazırlamalı ve bunun hem kağıt üzerinde hem de internet üzerinde yapmalıydım. ''Sızlanmayı kes Bui! Benim kocaman bir alışveriş merkezini üç boyutlu olarak çizmem gerekiyor. Programı kullanmalıyım ama profesör bildiğim bir program istemedi. Hadi ama o kadın tam bir çatlak! Derste görmediğimiz şeyi bana dönem ödevi diye verdi!'' Us yanımda söylenirken onun fakültesine doğru ilerliyorduk.

''Üzgünüm gerçekten, hemen işimi halledip çıkacağız Bui!'' Kafamla onaylayıp el salladım ve gamzelerim yanağımı kaplayana kadar gülümsedim. O içeri doğru ilerlerken ben de bahçede bulunan  banklara doğru ilerledim. Mavi çantamı kucağıma yerleştirip telefonumu çıkartıp siyah ekrandan rüzgarda dağılan saçlarımı düzeltmeye çalıştım. ''Hey!''

Arkamdan gelen kalın ses ile kafamı oraya çevirdim. Bible Wichapas. ''Ben de diyordum ki acaba ne zaman çıkacak bir yerlerden.'' Parmaklarının arasında tuttuğu bitmeye yüz tutmuş sigarasını vişne çürüğü dudaklarının arasına yerleştirip derin bir nefes çekti ve yanıklarının içe doğru göçmesine sebep oldu. Belirgin yüz kemikleri daha da ortaya çıkarken dudaklarımın kuruduğunu hissederek onları ıslattım ve yutkunarak boğazımdaki yumruyu geçirmeye çalıştım.

Cigarette After Sex || BibleBuildHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin