Bölüm 7

8.5K 610 210
                                    

İç sesler hakkında ufak bir şey söylemek istiyorum. Bazı kişiler onlardan rahatsız olmuş. Rahatsız olanlardan fazla sevenler var. Bende onları yazmayı seviyorum. Sevmeyenlere tavsiyem o yerleri geçmeleri olacaktır.

Keyifli okumalar...

...

Poyraz Ulaş Demir

Çaresizlik...

Bazen elimizden hiçbir şey gelmez. Ne kadar yapmak istesek de olmaz. Elimizden bir şey gelmez. Ne kadar güçlü olursak olalım sanki o an tüm gücümüz gider. Elimizde ayağımızda ne kadar güç varsa çekilir. Böyle bir köşeye sıkışmış ve çıkamıyormuş gibi hissedersin. Orası önce seni boğar sonra ise orada ölürsün...

İki saat önce bir sebepten dolayı Cihan Albay beni odasına çağırmıştı. Önemli bir durum olduğunu ve yarım saat içinde toplantı odasında olmamız gerektiğini söylemişti. Efil'i aramak için ilk burada dinlenmek için kullandığı odaya gelmiştim. Bir kaç defa kapıyı tık tıklamış, seslenmiş ve neredeyse kapıyı yumruklayarak çalmaktan kapıyı yerinden çıkaracaktım. En sonunda uyanmış ve Cihan Albay'ın dediği gibi toplantı odasına gelmiştik.

İlk başta kısa bir görüşme gerçekleştirilmişti Efil ile sonrasında ise bir video izletilmişti. Efil video bakarken bile gözleri dolmuştu. Çıkmak için izin almadan çıkmasını  Cihan Albay söylemişti. Odadan bir hışımla çıkmıştı.  Cihan Albay kafası ile bana kapıyı işaret edince peşinden gitmişti. Fazla ilerlemeden duvarın dibine çökmüştü. Yanına gidip ne kadar gözlerini kapatmaması için uğraşsam da kapatmıştı.

Kucakladığım gibi revire gitmişti. Sedyeye yatırmam ile Derya'nın kış kış kış diye beni kovması bir olmuştu. Yarım saat sonra çıkmış ve tansiyonunun düştüğünü söylemiş. Hiç sorgulamadım. Yemek yemiyordu. Her yemek zamanı kuştan bile az yediğini söyleyebilirim.

Kuş daha fazla yiyor.

Bu konuda haklısın.

Efil'e aşığız.

Nçç vazgeçtim değilsin.

Şuan da ise her zaman ki sandalyeme oturmuş. Gene ve gene Efil'in uyanmasını bekliyordum. Bu sırada ise Derya'nın imalı bakışlarına maruz kalıyordum.

"Abiş" dedi. Abiş=bir şey isteyeceğim demek.

"Hayır Derya" dedim.

"Çüş daha demedim bile."  dedi.

"Birincisi düzgün konuşalım. İkincisi Abiş kelimesi uzatarak söyleniyorsa asla izin vermeyeceğim bir şey isteyeceksindir." dedim.

"Öyle mi oluyor ya?" dedi bir eli ile kafasını kaşırken.

"Öyle oluyor son numara." dedim.

"Sende iyi alıştın buralara iğne vurmayı öğretiyim mi sana? Yardım et bana." dedi. Kendince dalga geçerken.

"Biliyorum ya." dedim.

" Hani nerde? Ben şahsen göremiyorum öyle bir yetenek." dedi. Yere bir şey arıyormuş gibi bakarken.

NEFHAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin