cinnamon boy - taekook ✓

'artık yaşıyorum'

zattiri zort zort smut alert 💥🥱

bu bolum 'salvatore' dinlenerek yazilmistir !!! ne alaka diye soylemeyin cokguzelsarki.

amina koyim 5klik smut yazmisim da neye yazmisim bilmiyorum KQIXMXISMXKXKXO

neyse asklarim umarim SIKilmazsiniz muaaah💪

.

Sırtım, onun en güvenli hissettiğim; evim diyebileceğim, müsterih olan göğsüne yaslıydı. Omuzumdan kolunu atarak beni kolları arasına alırken ben de yanağımı huzurla koluna yaslamış, teninin kokusundan nasibimi alıyordum.

Hissettiğim huzurun haddi hesabı yoktu. Bacaklarım koltuğa doğru uzanmışken, o ise düzgün bir şekilde oturarak benim rahat etmemi sağlıyordu. Bazen dudaklarını yanağımda, bazen ensemde, bazen ise saçlarımın arasında hissediyordum. Ben ise, dudaklarımı gıdısına bastırıyordum. Tabii her bastırdığımda mızmızlanarak beni engellese de ben ne yapıp ne edip yine de öpüyordum orasını.

Çok tatlıydı...

Şu an da bir elinde puffu varken, gözlerime o kadar çekici geliyordu ki hayret ediyordum. En kötü şeyler bile eline ve dudaklarına yakışıyordu. Ortamı mango puffunun dumanıyla boğmuştu resmen ama asla beni rahatsız etmiyordu. Aksine; burnuma o kadar güzel geliyordu ki... soyunma odasında uyuyakaldığı gün bu kokuyu solumuştum ve ona adamıştım.

Bu koku bana onu anımsatıyordu, başka bir yerde duyumsasam bile onu anımsardım hemen. Kokuları bile sana bağdaştırdım ben Taehyung. Çok güzeldi Taehyung'um, koca oğlanım çok güzeldi, delicesine güzeldi hem de. Dilimin mıhlanmasına sebep oluyordu güzelliği. Sorsalar bana güzelliğini anlatamazdım çünkü kimseler duymasın isterim. Sadece ve sadece zihnimde yaşasın isterim.

Ona karşı hissettiğim hisler beni divane yapıyor, kanser misali yayılıyordu budala şuuruma. Beni ele geçiriyordu sanki.

Geleli bir saat oluyordu, biz ise sadece televizyon izliyorduk. Evet, televizyon. Bambaşka planlarım vardı. Mesela şu an teni tenime karışıyor, sıcaklığını ve ıslaklığını beyaz tenimde taşıyor olabilirdim. Ama o bana gülümseyip sadece sarıldı. Öper sandım, dudaklarım dudaklarıyla buluşacak sandım lakin iki et parçam onun için yanıyorken o ateşimi söndürmedi bile.

Şakağıma öpücük bırakıp sonra bana getirdiği elma şekerini göstermişti. Onu telefonda arayıp, elma şekeri alması için tembihlemiştim. Şu an ise aldığı elma şekerini yiyordum. O dudaklarını puffuyla oyalandırıyor ben de elma şekeriyle işte.

Derin bir nefes alıp dudaklarımı büzerek elma şekerimi yemeye devam ederken, Taehyung hemen bana dönmüştü. "Bir şey mi oldu?" sualine karşı başımı iki yana salladım. "Hayır olmadı." Gülümsedim.

Yalan, koca bir yalancıydım. Modum düşmüştü tabii ki de. Hevesliydim çünkü. Ama şu an hevesim gitti. İstemiyor muydu acaba? Bilemiyorum ama Taehyung bana her zaman aşık gibi bakardı.

Hatta bakışlarının altında hissettiğim muhtaçlık beni utandırırdı. O beni çok saf seviyordu, ben ise onu en kötü yanlarımla sevmiştim. Dengesizdim çünkü, sağlıklı değildim.

"Jeongguk."

"Hm?" Ne ara dolduğunu anlamadığım gözlerimle ona bakarak mırıldandığımda, dudaklarımı elma şekerimin yüzeyinde tutuyordum sadece.

"Bir şey olmuş." Dedi endişeli bir ses tonuyla.

O beni göğüsünden kaldırıp, bedenimin tamamen ona dönmesini sağladığında ben bakışlarımı elma şekerinde tutuyor, dediğine karşılık bir cevap veremiyordum.