Mumlar.. Işıl ışıl bir yol şeklinde sıra sıra dizilmiş beni yürümeye davet ediyorlar. Yürüyorum her yer karanlık ay bile yok ortalıklarda yalnızca mumların ışıkları ve tek duyabildiğim denizin sesi. Devam ediyorum ne bitmez bi yol böyle yürü yürü bunun bi sonu gelecek mi artık. Yürüdüm yürüdüm keşke bir müzik falan çalsaydı , ben mi mırıldansam say yes to me.. say yes to heaven.. tam mırıldanmaya başlamışken bir ses duydum. Bir hışırtı. Lanet olsun mumların loşluğundan kör olacağım neydi o.
Hey!! Kimse var mı?? Heyyy!! Ses kesilmişti sorgulamayı bıraktım ve hep yaptığım gibi yere uzandım gözlerimi kapayıp sadece denizin sesini dinlemeye karar verdim.... - Gizele!! Hey! Uyuyan güzel hadi kalk geç kalacaksın.
Annemin sesiyle uyandım. Yine. Tanrım bu kadını çok seviyorum ama her sabah böyle uyanmak işkence gibi.
+ Tamam annee uyandım.
Ama yalandı. Mal gibi yorganım dışında kalan ayaklarıma bakıyordum. Ne rüyaydı ama. Sürekli aynı mumlar sürekli yürümek. Ve yolun sonu asla gelmiyor. Aksine rüya gördüğüm sabahlar gerçekten gece kilometrelerce yürümüşümde yorulmuşum gibi yorgun uyanıyorum. Bıktım bu rüyalardan. Derken annemin sesi beni kendime getirdi.
- Yine ne düşünüyorsun dedi yatağın kenarına otururken.
+ yine rüya gördüm anne bıktım artık yorgun uyanmaktan sende hiçbir şey söylemiyorsun ama bir şeyler bildiğin bariz belli.
Annem her zamanki gibi başımı okşayıp alnımı öptü ve ekledi: - sakin olmalısın zamanı geldiğinde teyzen sana her şeyi anlatacak ve artık öğrendiğinde oturup bol bol konuşabiliriz tamam mı. Hadi kalk hazırlan üzme beni geç kalacaksın.
+ duş alsam biraz geç gitsem en azından yeni öğrencilerini tolere edebilirler bence değil mi diyerek yanağından bir makas alıp mutfağa inmek için yataktan zıpladım. Arkadan ne rahat çocuksun sen böyle söylentilerini duymazlıktan gelerek bi kahve hazırlamaya başladım.
Bir fincan espresso biraz vanilya şurubu süt ve bolca buz! İşte şimdi güzel bi sabah diyebilirim.Pencerenin önündeki masaya geçtim kış bahçesi gibi düşünülebilir fakat yazın yere kadar uzanan camlardan içeri süzülen güneş ışıklarıyla sokağı ve karşıdaki yemyeşil ormanla ufak göleti izlemek çok hoşuma gidiyor. Bu evle ilgili beni en çok içine çeken ve bu eve ısınmamı sağlayan şey bu manzara olabilir. Kahvemi yudumlarken bi sigara yaktım bu ikili de bi hayli hoşuma gidiyor açıkçası.
Bu arada merhaba ben Gizele. Rüyalar görüyorum hep aynı rüyayı.. 19 yaşına yeni girdim sayılır lise son sınıf öğrencisiyim ve tahmin ettiğiniz gibi yeni taşındığım bir şehirdeyim. Evet yeni öğrenci, evet tüm gözler yeni sarışın kızın üzerinde evet evet. Hep böyle olur değil mi? Evet öyle oldu. Fakat buraya taşındığımız için mutluyum. Enerji işlerine hep inanmışımdır ve buraya geldiğimde burda bana ait bir şeylerin olduğunu hissettim ve şehre çabuk alıştım. Anila'ya taşınalı yaklaşık 2 ay olacak. Burası çok güzel bir yer. Şehir diyorum ama aslında kasaba gibi bir yer bütün evler tek katlı her yer yeşillik içinde ve en güzeli sahili inanılmaz görmeniz gerekir. Ve kasabanın ismi de öyle Anila.. kulağa farklı geliyor ama anlamını hala öğrenemedim. Çünkü teyzemden başka arkadaşım yok henüz. Okul açılalı da 2 hafta oldu olacak fakat çekingenliğim yüzünden bir türlü kimseyle kaynaşamadım :/ Annem mimar babamsa borsacı. Burda tanıdık aile dostlarımız ve annemle babamın daha sakin yaşayarak para kazanabileceklerini düşündükleri bir yaşam stili var herkes oldukça mütevazı benim de onayımı alarak bu şekilde taşınmaya karar verdiler. Teyzemde burda yaşıyor. Teyzem diyorum ama 26 yaşında bir manyak kendisi ve tek gerçek arkadaşım o çok kafa dengidir ve en önemlisi bunu söylersem güler misiniz bilemem ama kendisi bir büyücü. Yani spiritüel bir kadın fal bakar söyledikleri çıkar bir yeriniz ağrıyorsa onu iyileştirebilir. Hemen kafanız karışsın istemem oldukça fazla konuştum. Kahvem de bitti zaten yukarı çıkıp bir duş almalıyım...
..Duş aldım saçlarımı kuruttum ve dalgalandırdım vücudumu nemlemdirip, kıyafetlerimi giydim. Mini bir etek ve üstüne ince bir kazak. Kaşlarımı ve kirpiklerimi de yaptıktan sonra biraz güneş kremi ve pembe bir gloss sürdükten sonra çantamı hazırlamaya başladım. Bu sırada annem - fazla güzelsin hala arkadaş bulamamış olmana şaşırıyorum doğrusu kimse yanına gelmiyor mu kuzum. dedi
+ geliyorlar annem de ben bir türlü gidemiyorum yanlarına.
- Aa nedenmiş o ?
+ içimden bi ses gitme diyor gidemiyorum işte anne.
- iyi madem o sesi dinlemeye devam et ama sakın oralarda yalnızlıktan kuruyup kalma diyerek benimle dalga geçti.
Şu çekingenliğimi benden almaya çalıştığını biliyorum ama bunlarla uğraşmak niyetinde hiç değilim şuan diyerek botlarımı giyip parfümümü sıktım. Arabanın anahtarlarını arayıp tam bağıracakken annem - burdalar diyip parmağında anahtarı döndürüp bana sarıldı. Bende onun mis kokusunu içime çekip arabama bindim ve düm gece rüyamda mırıldandığım şarkıyı dinleyerek okula doğru yola koyuldum.If you dance, I'll dance and if you don't I'll dance anyway....
YOU ARE READING
Alina
SpirituellesGizele ve Gizele'in yaşadıklarına yakından tanık olacağınız bir aşk ve varoluş hikayesi.. Spiritüel fantastik bir kurgu hikayesidir kendinizi çok kaptırmayın derim yoksa Alina Gizele'i beklediği gibi sizi de bekleyecektir belkide çoktan beklemeye ba...