Norton x Naib (Nortnaib) Türkçe

Part 6

   
     Sınavlar bitmiş, herkes rahatlamıştı. Yine bir perşembe günüydü. Okula gelen insan sayısı da azalmıştı malum sınavlar bitmiş, yaz gelmiş. Naib tek başına söylenerek kantine gidiyordu çünkü kimse onunla gelmemişti. Tamam 4. tenefüs olmasına rağmen 7. kez kantine gitmek istiyor olabilirdi ama yanında olmalılardı.

Kantine gitti ve neler olduğuna baktı sıradayken. Sonra karar verdi, tavuk ekmek ve ayran alacaktı. Suyu da bitmişti o yüzden artı olarak su da vardı. Tam sıra ona gelecekken birisi önüne geçti.

-Yerini vericeksin değil mi canım?

Jack gülümsedi Naib'e. Naib'in uğraşıcak vakti yoktu o yüzden hiç bir şey demedi.

-Ben de öyle düşünmüştüm. Abi bana bi tost bi de soda.

-Sıraya geç Jack.

-Aa bu ne demek abi sıradayım ya.

-Jack arkaya geç çocuğun önüne geçtin.

-NEE. Asıl o benim önüme geçti.

Kantinci şöyle bir baktı. Naib'in Allah canımı alsa da kurtulsam gibi bakan suratı yanında Jack'in bakışları vardı.

-Bu çocuk asla kaynak yapmaz. Naib her zaman sırasını bekler her teneffüs de gelir. Yer bile verir. Geç arkaya Jack. Sen söyle ne istiyosun.

Jack söylenerek arkaya geçti. Naib de huzurla istediği şeyleri aldı.

-Kolay gelsin abi.

Abi baş salladı ve Naib de yemekleriyle yürümeye başladı. Bir dahaki teneffüste ne alsam diye düşünürken bir anda bir şeye çarptı ve kendisini yerde buldu. Yemeği ve içeceği yine yere düşmüştü. Ne olduğunu anlamaya çalışırken bir ses duydu.

-Bu son bir kaç günde 2. kez olmuyor mu ya hahaha.

Naib Jack'e sinirli bir şekilde baktı.

-Ne yaptığını sanıyorsun?

Naib suyunu alıp ayağa kalktı.

-Ne? Ben ne yapabilirim ki? Sorun büyük ihtimalle sendedir. Sonuçta sürekli düşmüyor musun ha?

Herkes onlar bakıyordu şimdi. Jack gülümsedi. Naib yine takmamaya çalışıp üstünü düzeltti.

-Hmm.. Şimdi hatırladım da... Geçen senelerde zaten bunun yüzünden sorun yaşamamış mıydın sen?  Yoksa bacağında falan bir sorun mu vardı :((.. Aslında..

Bazıları kendi aralarında fısıldaşmaya başladı.

-Senle uğraşamam Jack.

-Ben sadece iyiliğini düşünüyorum niye bu kadar kabasın? Hep yardımcı da olmaya çalışıyorum yaşadığın şeylerden ötürü ama sürekli üstüme geliyorsun..

Naib yumruklarını sıktı. Fısıldaşmalar artmıştı. Naib yerin içine girip yok olmak istiyordu şuan ama giderse ayrı dert gitmezse ayrı dertti. Yalanından bir özür dileyip konuyu kapatmayı düşünüyordu.

-Tamam Jack. Yardımların için sağol. Pardon. Görüşürüz.

Hızlıca çekip gitti. Jack arkasından elini salladı gülümseyerek. Onun yüzünü bile görmek istemiyordu. Huzur bulabileceği bir yere doğru. Sadece uzaklaşmak istiyordu.

Genelde kitap okuyup vaktini geçirdiği o yere geldi böylece. Zil çalmıştı ama derse falan girmeyecekti. Kopüşonunu taktı. Dizlerini kendine çekip başını da koydu.  Gözleri dolmuştu ama ağlamamaya çalışıyordu. Böyle bir kaç saat durabilirdi...

...

A sınıfının edebiyat dersiydi. Edgar Luca'ya baktı.

-Naib nerde kaldı?