Koltukta yayılarak oturmuş telefona bakarken bir yandanda annemin sorularını cevaplıyordum.
"Bavulun hazırmı oğul"
"Hazır anne"
"Bi eksiğin yok dimi bir kontrol ediver istersen"
"Yok anne.Konturol ettim"
"Kalın koysaydın üşümiyesin orada"
"Anne ne üşümesi çocuk kışın kısa kolluyla geziyor"2.Ortanca ablamın sesini duymamla kaşlarım çatıldı.
Kafamı ablamdan tarafa çevirdim.Hâlâ pijamaylaydı."Sen niye işte değilsin"
"Ayrıldım"
"Aslında kovuldu"Konuşan en küçük ablamdı.
"O şerefsiz beni kovamaz ben ayrıldım!"
Telefonu bırakıp yerimde dikleştim.Ne olduğunu merak ediyordum.
"Ne oldu"
İki ablamda kendini koltuğa bıraktı.
"Ne ettinde kovuldun gene yavrum"annem olumsuzca başını sallarken sitem dolu bir şekilde konuşmuştu.
Ablam hangi işe girse kovulurdu.Bir haftadan fazla bir işte durduğunu hatırlamıyorum doğrusu.
"Off ama busefer ben haklıyım"
"Ya anlat ne olduğunu anlattı bir.Biz bakarız sen haklımısın değilmisin".
Ablam bana yandan bir bakış atıp tekrar önüne döndü ve derin bir nefes alıp anlatmaya başladı.
"Bakın hani ben geçen mesaiye kaldımya.."
"Sende ne zaman mesaiye kalsan kovuluyorsun he"
"Ablanın sözünü ne kesiyorsun"
"Ablaymış he.Abla dediğin her hafta işten kovulmaz bikere!"
2.ortanca Ablam hızla Ayşe ablama döndüğünde bu adeta bir savaş ilanıydı.Gerçi ablamı kışkırtan Ayse ablamdı.
Tam iki ablamda birbirinin saçlarına yapışmış birbirlerine gireceği sırada arkadan 2. fav ablamın sesi duyuldu.
"İkimizde hemen ayrılın!"Aslan olsa yanında sönük kalır bu ses ne hay maşşallaah.
İki ablamda anında ayrılmış ve sadece birbirlerine kötü bakışlar atmakla yetinmişlerdi.
Göz ucuyla anneme baktığımda hiçbir şey olmamış gibi öylece duruyordu.Derin mir nefes aldım herzamanki gibiydi.
Alnıma değen dudaklar la kendime gelip bakışlarımı kaldırdım.Kafamda dikilmiş bana büyük bir tebessümle bakan ablamı görmemle ben de gülümsedim.
Bir gülüşü bile insana tüm dertlerini unuttura bilirdi.Ablam saçlarımı okşayıp konuştu.
"Saat oniki olmak üzere yarın erken kalkıcaksın.Hadi bakiyim yarın seni dinç görmek istiyorum asker,o yüzden şimdi yatağa marş marş.
Hızla ayağa kalkıp Selam verdim ve bağırdım
"Emredersiniz Komutanım"
"Aferin asker çekile bilirsin"
Ablamın dediğiyle hızla odadan çıktım ama aklıma gelen şeyle durup hızla salona tekrar girdim.
Ablamı ilk önce yanaklarından sonrada alnından öptüm bunu yapmakla odada büyük bir kahkaha koptu.
Herkesi sırayla yanaklarından öpüp bir kez daha 2.fav ablamı alnından öptüm.
"Sakın komutanınıda öpeyim deme böyle he"
"Ben sadece iki komutanı öpüyorum ama"
Ablam gülüp saçlarımı karıştırdı ve omzuma iki kez vurdu.Buda askeriyede kala kala iyice bozulmuştu he.
"Neyse hadi size iyi geceler"
Arkamı dönüp giderken koridordan uykulu uykulu yürüyen ablamı görmemle sırıttım.
Hızlı ve sessizce yanına gidip kulağının dibine sesli ve sulu bir öpücük kondurdum.
Ani gelelişimle Ablam korkup bir anlık çığlık attı ve çığlının ardın elleriyle hızla azını kapattı.
Ben ablama gülerek sarılırken o elleriyle sıkıca ağzını kapatmız gözlerini pörtletmiş bir şekilde yavaşça bana döndü.
Ablam kendine gelmeden hızla onu da öpüp iyi geceler diledim ve son hız odama giden merdivenleri beşer beşer çıkmaya başladım.
Ablam arkamdan bağırıp söylendi ama rahattım çünkü o uykulu haliyle iki adımı bile zor atan biriydi.
Merdivenleri çıkıp odama girdim ve kendimi yatağıma attım.Üstümde zaten geceliklerim vardı.
Ablam gilden kalma bir şeydi bu galiba ne zaman evde dursam gecelikle gezerdim.Ama asla gecelikle dışarı çıkmazdım.
Bedenim ağırlaşmaya başlamıstı.Yüz üstü yatakta yatarken fazlasıyla büyük ve yumuşak olan yastığıma doladım kollarımı.
Yastığım büyük olduğundan ötürü hem kafamı koyabiliyor hemde sarıla biliyordum.
Daha fazla dayanamadım ve gözlerimin beni karanlığa teslim etmesine izin verdim...
--------------------------------------------------------------
İlk bölüm ve bu sefer bitirmeye kesin kararlı olduğum bir kitap.Kitaba isim bulamadım o yüzden böyle bir isim koydum.
Kitap için isim önerilerine her zaman açığım.Bir sonraki hölde görüşmek üzere.
🖤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ege Denizim /Gay
Teen FictionUykucu ve meraklı bir asker ve en ufak şeye bile sinirlenen,disiplinli ve ağır eğitimleriyle bilinen bir yüzbaşının hikayesi.