( kaybediş) 1.BÖLÜM

5.6K 165 6
                                    

Piç dölleri 4 aydan beri dağdaydık görevimiz tek gözü alıp çıkmaktı ama piç evladı hisetmiş gibi dört aydan beri magraya gelmiyordu ama bu gün geleceğiyle ilgili duyum aldık bir saat sonra dağın arkasından 3 tane arazi aracı magraya doğru yaklaşıyordu tek göz sonunda gelebilmişti polene baktım bir kere kafamı eğdim o da aynısını yapıp mühümat olan bölüme doğru gitti tek göz odasına çekilince yarım saat kadar daha bekledim sonunda hava kararmıştı herkes uykuya dalmıştılar tepe gözün gordiği bölüme doğru ilerledi önceden hazırladım beylik tabancamı elime alıp içeriye girdim piç uyuyordu yaklasıp üstüne çöktüm ağzını kapatıp silahı başına dayadım şerefsizin korkudan gözleri yerinden çıkacak
- eyer tek bir sesin cıksın sadece ölmekle kalmazsın anladınmı beni korkuyla başını salladığında
- afferin orospu evladı
Hızlıca dağa tırmanmaya başladım kamptan uzaklastımızda tasın arkasına atım iti polen de koşarak yanıma geldi
- naptın diye sordum
- bombaları yerleştirdim kafamı salladım birazdaha yürüdükten sonra durduk polen kumandayı cıkartıp düğmeye bastı artık kamp diye birşey kalmadı ikimizde kampa bakıp gülerken üç el silah sesi geldi hemen arkamı dönüp tepegözü anlından vurdum polene baktımda yerde kanlar içindeydi kurşunun birisi kalbinin tam altındaydı birisi karın boşluğunda biriside kolundaydı
"Hayır hayır hayır kardeşim polen dayan hiçbir şey olmicak sana yetistiricem" karakolu aradım
" HEMEN ALİ ALBAYI BAĞLA HEMEN "
" EMREDERSİNİZ KOMUTANIM"
" Binbaşı özçelik "
"Komutanım polen vuruldu helikopter istiyorum acil "
"Olduğunuz konuma helikopteri indiremem binbaşı altı km uzaklıktaki buluşma yerine git"
"Emredersiniz "
"Polen kardeşim kurtaroca seni az dayan "
Poleni sırtıma aldım silahlarıda boynumdan geçirip buluşma yerine doğru koşarak gitmeye başladım buluşma noktasına geldimde helikopter bekliyordu poleni helikoptere bindirip kendimde helikoptere bindim poleni boşluk alana uzandırdım nabzına baktım atmıyordu kafamı kalbinin üstüne koyup dinledi atmıyordu yüzüm kan olmuştu kalp masajı yapmaya basladı şoktaydım kaç saat kalp masajı yaptım bilmiyordum helikopter indinde kapıları açıldı poleni kıvama alıp sedyeye yatırdım sedye hızlıca gidiyordu arkalarından bende koşarken ayaklarım birbirine dolaşıf yere düştüm hemen kalkıp sedyeye yetişmek için koşmaya basladım yetiştimde poleni amaliyata almışlardı yere oturdum kaç saat o şekilde durdum bilmiyorum ama geçen insanlar şaşkın ve korkuyla bakıyordu bir süre sonra albay gelmişti zorla aya kalkıp sırtımı duvara yaslayarak ayakta dura bildim
Ne diyeceğimi bilmiyorum agzımı açıcak mecalim yoktu albay konuşmaya baslicaktı ki amaliyat kapısı açıldı doktor dışarı çıkmıştı hemen doktorun önünde durdum
"Polen nasıl yasıyor dimi "
"Mallesef polen hanım geldinde kalbi atmıyordu ve çok kan kaybetmiş kurtaramadık "
Kalakalmıştım tek ailem gitmişti kurtaramadım koruyamadım
"Hayırrrrrr polen kardeşim"
Yere cöküp avazım çıkana kadar bağırdım kimsesizliğime tek ailemi kaybedişime ağladım

Demirler
Bütün aile ordaydılar Asaf beyin yiğeninin karısını doğumu başladı için doğumuhaneye almışlardı demir ailesi heycanla içerden gelicek haberi bekliyorlardı sedyede yaralı askeri amaliyata almışlardı demir ailesi üzüntüyle yaralı askere bakıyorlardı daha sonra koşarak amaliyat odasının önüne gelen kıza baktılar yüzü kandan gözükmüyordu evleri ve ünüforması dahi kanda gözükmüyordu kız sanki şoktaydı yarım saat sonra koridoru ünüformalı askerlerle dolmustu diyerlerine daha kıdamli olarak gözüken adam kızın önünde durunca kız yerden zorlukla kalkmıştı demir ailesi hem üzüntüyle hem de şaşkınlıkla olanları izliyordu odadan cıkan doktorla herkesin dikati oraya cekilmişti kızın çevikce oldu yerden ayrılıp doktorun yanına gitmesini şaşkınlıkla bakmışlardı doktorla kız bir süre konuştuktan sonra kızın feryatıyle bütün hastane inlemisti onu tutmaya calışan askerlerden kurtulup amaliyat odasına girmeye çalışan kızaüzüntüyle bakmışlardı .

Alevden
Oldum yerden zorlukla kalktım odadan polenin cansız bedenini cıkartmışlardı onları durdurup carşafı açtım ömrümde yüzlerce ölü gördüm hiç biri beni etkilememişti aman bu sefer acı içimi kavuruyordu inanmak istemiyordum polenin kanlı saçlarını okşadım yaklaşıp anlından öptüm onunla son kez vedalastım yüzünü defalaraca kez baktım çarşafı geri yüzüne çekip gitmeleri için sedyeden uzaklastım daha fazla ayakta duramayacağımı anlayıp arkamdaki sandalyeye oturdum giden sedyeyenin arkasından baktım can kardeşimi kaybetmiştim küçüklüğümü birlikte geçirdim kardeşimi kaybetmiştim ne kadar durdum bilmiyorum yanıma gelen askerle kendime geldim
" Er İsmayil Yıldız Urfa"
"Rahat"
"Komutanım tören için sizi albay karargaha cağırıyor dısarda araba bekliyor komutanım"
"Birazdan gelicem gidebilirsin"
Asker gittikten sonra yerimden kalkıp lavaboya gittim aynaya baktımda kandan yüzüm görünmüyordu suyu acıp elimi yıkamaya başladım ne kadar yıkadımı bilmiyorum elerimin buruştunu görünce suyu kapatıp mendile yüzimü elimi kuruladım lavobadan çıkıp cıkışa doğru yürüdüm cıkışta askeri araba duruyordu oraya doğru yöneldimde yolcu koltunfski asker inip arka kapıyı açıp selam verdi kafa selamı verip arabaya bindim karargaha geldimizde her şey hazırdı odama geçip kısa bir duş alıp daçımı kurutup ünüformamı giydim saçlarımı Altan sıkı bir topuz yapıp bordo bereli taktım tören bitmişti poleni şehitliye defnetmiştik son kez kardeşimle vedalasıp karargaha döndüm odam girdim de kapı çalmıstı actıma albayın postası vardı selam verip
" Komutanım albay odasına cağırıyor "
" Tamam gide bilirsin"
Selam verip gitmişti aldımız belgeleride yanıma alıp odadan cıktım albayın odasına geldim kapıyı çaldım gir sesini duyunca içeri girdim
"Binbası Alev Özçelik İstanbul"
"Rahat binbaşı geç otur"
Halla ayakta bekledimi görünce
"Emrediyorum binbaşı otur"
Daha fazla diretmeden geçip oturdum elimdeki belgeleri albayın önüne koyup
"Aldımız belgeler tepe gözü öldürdüm kampı patlatık"
Albay kafasını salayıp
"Siz gelince polen yüzbaşıyla senin tayinin çıktın söylicektim ama nasip deyilmiş tayinin İstanbul'a çıktı senin için değisen birşey olmicak timin olmadı için tek göreve gidiceksin yine binbası yeni görev yerin hayırlı olsun"diyip elindeki zarfı uzatı alıp ayağa kalkıp topuk selamı verdim dışarı çıkıp odama doğru yöneldim esyalarımı toplayıp araba bavulumu yerleştirip karakoldan cıktım daha fazla fayanamiycaktım bu acıya
Yazarda
Demir ailesi iki gün önce doğan yigenin coçuginun mutluluyla kutlama yaparken gelen telefonla dünya baslarına yıkılmıştı biricik kızları trafik kazası geçirmişti evden arkadaslarıyla buluşmak için çıkan selin eve geri dönerken arabasının dirosiyon hakimiyetini kaybederek öndeki arabaya carpmıştı bunu duyan demir ailesi evden nasıl cıktıklarını bilememişlerdi hastaneye geldinde amaliyatın oldu yeri öğrenip amaliyatın oldu kata cıkmışlardı yarım saat süren bekleyişten sonra amaliyat kapısından cıkan doktorla birlikte demir ailesi oraya yönelmislerdi
"Siz selin demirin ailesimisiniz"
"Asaf bey öne atlayıp ben babasıyım "
" Kan vermeniz lazım selin hanım çok kan kaybetmiş anne veya babanın kanı uyusuyor hangisi uyuşorsa kan verin açil"
"Bizim ikimizinde uyuşmuyor" doktor anlamayarak baktı
"Selin hanım evlatlıkmı"
"Ne diyorsun sen ne evlatlıgı" doktorun üzerine yürüye Asaf beyi Zeliha hanım tutmuştu
"Asaf bey sakin olun lütfen anne veya baba nın kanında tutması gerek siz acil olarak kan verip yolayın 0 RH kan gurubu bulun bende hastanenin kan bankasına baktıracağım"
demir ailesi sanslıymıs ki kan buluna bilmiş ti selini yoğun bakıma almışlardı 2 saat sonra selini amaliyat eden doktor demir ailesinin yanına geldi
"Selin hanım hayati tehlikeyi atlatı ve sonuçlar çıktı "
Doktor zarfı uzatıp geçmiş olsun deyip gitmişti Asaf bey karısına baktında Zeliha hanım kafasını salayıp onay verince Asaf bey zarfı açıp sesli bir şekilde okumaya basladı
" Asaf demir ile selin demir arasına dna uyusması yüzde sıfıtdır demir ailesi saskınlıkla baka kalmıstı 25 yıl kızı bildı aslında deyilmiş kimseden ses cıkmıyordu ne büyük yıkımdı hayat süprizlerle doluydu bunu bir kez daha kanıtlamıstı .

Merhaba ben geldim yeni kitabımı beyenirsiniz inşallah lütfen beyenmeyi ve yorum yapmayı unutmayı iyi okumalar :))))))

ALEV KOMUTAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin