Litost//HyunLix

12*&

♪FELİX♪

Yatakta beni sarsan Jeongin'i yakalayıp altıma aldım ve gıdıklamaya başladım "sabahın köründe beni uyandırmanın cezası küçük adam" "KÜÇÜK DEĞİLİM BEN" "hı hı öyledir" "ya hyung küstüm hıh" tam ayağa kalkıcakken ablamın kafama attığı terlik ile afalladım "ANANI-" "SENİNDE ANAN" "OFF" "BAĞIRMA LAN BANA DÜNKÜ BOK" Jeongin kollarını bağlamış duvara bakıyordu hemen ayağa kalkıp kucakladım ve aşağıya koştum "hyung bırak çok yüksek korkuyorum" diyip bacaklarını ve kollarını bana sardı "miniğim benim korkma sıkıca tutuyorum seni düşmezsin" en sonunda mutfakta yemek yapan Taehyun'u gördüğümde kucağımdaki bebeği bırakmadan parmak uçlarında yanına adımladım kucağımdaki Jeongin'i sırtına koyunca çığlık attı gülerek Jeongin'i geri kucağıma aldım ilk onu sandelyesine oturttum ardından ben masaya oturdum ablam elinde terlik ayağında eşi ile mutfağa girince gülmemek için zor durdum "niye kalkmıyorsun lan dünkü bok" "ama çok ayıp bi kelime o" "dimi jeong ağzına acı biber mi sürsek" "ben sana o acı biberi gösteririm" diyip elindeki terliği bana attı hemen kafamı eğdim ve ıskalayan terlikle doğruldum "hiç bakma bana öyle bir tane daha var" Taehyun elindeki tabağı masaya yerleştirdi ve ablamı sakinleştirip yerine oturdu "hızlı yiyin okula geç kalıcaz" "ben aç değilimm" "Felix çabuk al çocuğumuzu kucağına yemek yedirelim" kafamla onaylayıp ayağa kalkıp oflayan Jeongin'i kucakladım ve bu sefer onunla birlikte oturdum Taehyun'da ayağa kalktı ve Jeongin'in yemeğini eline aldı sandelyesini sandelyeme yaklaştırdı ve üfleyerek bebeğimize yedirmeye başladı "verdim gitti" ablamın dediği ile aynı anda ağzımızdan "ne" kelimesi çıktı "diyorum ki verdim gitti evlenebilirsiniz" gülerek önümüze döndük jeong aynı anne ve babasını bekleyen bebek gibiydi "ısırcam şimdi totosunu" "ısırma totom lazım bana" "jeong hadi bebeğim son çatal" "baba.." Taehyun'un elinden çatalı aldım ve Jeongin'in ağzına soktum kaçamayacağını anladığı gibi hemen yumurtayı yuttu ve su içti" "baba geç kalıcaz" tabağımdaki omleti tek hamlede yiyip kucağımdaki beden ile yukarı çıktım odama girip Jeongin'i yatağına bıraktım ve hemen formamı(?) giydim Jeongin'in formalarını da alıp bebeğimin yanına gittim penyesinin eteklerinden tutup tek hamlede çıkarttım gömleği alıp giydirdim sonra yanağından öpüp odadan çıkıp aşağı indim Taehyun çantasını hazırlıyor ablamsa gerekli malzemeleri alıyordu Jeongin'de formasını giymiş merdivenlerden iniyordu Taehyun çantasını hazırlayınca hem kendiminkinin hemde jeonginin çantasını alıp elini tuttum Taehyun ayağa kalkıp çantasını taktı ve sırtıma atladı "arabamıyım ben ya" Taehyun ağzıma bir tane geçirip beni susturdu ablamda hemen arabanın ve evin anahtarlarını alıp çıktı Jeongin elimi bırakıp yoldaki kediye koşunca Taehyun hemen sırtımdan atlayıp peşine koştu ablamla hızlıca yanlarına gittik "iyi misiniz" "iyiyiz unnie" "özür dilerim yolda bir an görünce korktum" kafasını eğmiş olan Jeongin'in yanına eğilip "sorun değil bebeğim emin ol bizde yapardık kızmadık sadece korktuk tamam mı" sevinçle bize bakıp "hadi gidelim geç kalcazz"

*HYUNJİN*

Okula gidesim hiç yoktu abim olmasaydı gitmezdim zaten ama beni zorla kaldırmış giydirmiş yedirmiş ve okula getirmişti "OFF DERS NE YA" Dowoaon sınıfa bağırarak girdi Seungmin ise cevap olarak "matematik ama hoca yokmuş yine sayısal sınıfıyla birleşicez" normalde cevap vermez piç sayısal sınıfı ve hoca geldi Felix'e bakmamak için kafamı sıraya gömdüm"Felix'çim sen Hyunjin'in yanına geç" Felix anında hocaya endişeli gözlerle baktı ama hoca ısrar edince geçmek zorunda kaldı "Hyunjin" Hyunjin yanına gelen bedenle gövdesini tam çevirip kulaklığını taktı Felix ise sessizce "peki dinlemeyeceksin" diyip önüne döndü sıkıcı dersin bitmesini beklerken Felix'i çaktırmadan izliyordum ne diyecek diyede merak etmedim değil ama "evet bu soruyu kim yapmak ister" hoca bunu dediği an Felix'ten bakışlarımı çektim ve tahtaya baktım "bune be" yanımdaki beden kırkırdayarak "soru" demişti "haha çok komik onu biliyoruz zaten sayı niye yok burada" "sayıları sevmiyordur soruyu hazırlayan kişi belki" "olabilir bak" gülerek parmak kaldırdı hoca sınıftan birtek Felix'in parmak kaldırdığını görünce "Felix gel tahtaya çöz yavrum sözlüne 100 giricem" "canım Jungkook hocam geliyorum hemen" tahtaya kalkıp çözdü ağzım açık bakıyordum"aferin Felix ortaokul matematiğini çözdün" "hocam ben akıllı değilim sınıftakiler aptal" Beomgyu Felix'e dil çıkardı ve içinden birşey dedi anlayamadım (tenefüste görüşecez piç) Jungkook hoca Felix'i geri yanıma gönderdi "Felix yalvarırım banada öğret nolurr" "ortaokulda matematik dersinde naptın sen ya" "uyudum" "aferin sana,bak şimdi" soruya öyle dalmıştık ki hocanın dersi bıraktığını ve öğrencilerle bizim hakkımızda dedikodunu yaptığını anlayamıyordum bile Felix o kadar iyi bir öğretmen ki "bakın şunlara çok tatlılarr" "evet hocam çok tatlılar" diyip göz devirdi Minho hiçbiri Felix'i dinlemediği için -sayısal sınıfı dışında- hepsi birlikte büyüdükleri için Felix'in böyle biri olduğuna inanmadılar ve Felix'i darladılar Felix en sonunda anlatınca çıkışta Woojin'i sikme planları yapıyorlardı "anladın mı" "hı hı" "heyy sana diyorum" "ha şey evet anladım ama hâlâ zor" elini alnına vurdu "bak Hyunjin'cim canım kardeşim" "ben senden küçükmüyüm ya" "evet yaklaşık 1 yıl 4 ay 5 gün 2 saat büyüğüm senden" "OHA AMA YA" gülerek saçlarımı karıştırdı ve ayağa kalktı"sizde öğrenmişsinizdir inşAllah öyle bir dinlediniz ki film çekiyormuş gibi hissettim kendimi" kapıyı açtı ve dışarı çıktı "hey lix nere-" çalan zil sesiyle hepimiz şaşkınca kapıdan çıkan Felix'e baktık "saate bile bakmadı nasıl ya" "alışırsınız yakında zekasına hayran kalmayan yok valla" "vay be benim aşık olduğum adama bak" dalgınlık la söylediğim cümleyle küfredip koşar adımlarla sınıftan çıktım