Buhar olmuş banyonun içinde önce iç çamaşırımı, sonra da şortumu giyip başımdaki havluyla banyodan çıktım. Tek elimle saçlarımdaki nemi havluyla almaya çalışırken sessizce banyonun kapısını kapattım. Bu sessiz olma çabam tamamen şuan uyuyan bedenden dolayıydı.
Dün gece bizim için çok yoğun geçmişti. Ayrı kaldığımız zamanların acısını çıkarmıştık. Şimdi ise ben erken uyanmış ve duş almıştım ama o hala yüz üstü yatarak esmer sırtını bana sunarken mışıl mışıl uyuyordu.
Yüzümde engelleyemediğim bir gülümseme oluşurken boy aynasının karşısına geçip saçlarımın nemini almaya devam ettim.
Bu son birkaç ayda hayatımda hiç olmadığım kadar mutluydum. Bütün sevdiklerim yanımdaydı, annem ile babam barışmak için adım atmıştı ve sevgilimin de tıpkı benim gibi mutlu olması benim mutlu olmam için geçerli sebeplerdi.
Taehyung'un Vantae ile arası iyiydi. İlk başlarda birbirlerine soğuk olsalar da artık öyle değildi. Yani yine biraz soğukluk vardı ama bu da normaldi. Sonuçta uzun bir süre kötü bir süreç geçirmişti ikisi de. Hemen eskisi gibi olmalarını onlardan bekleyemezdik ama ben biliyorum kısa sürede eskisi gibi olacaklardı.
Arkadaşlarım her zamanki gibiler. Gereksiz saçmalayıp ortamlarda gereksiz coşku yaratıyorlardı. Taehyung ile ben ise... İyiydik. Çok iyiydik hatta.
Kısa sürede hayatımda çok büyük bir yer kaplamıştı ve bundan şikayetçi değildim. Bana bakarken gözleri ışıldıyor ve bütün sevgisini iliklerime kadar hissettiriyordu. Bundan neden şikayetçi olayım ki?
"Aşık olduğum gülümsemenle ne düşünüyorsun öyle?" diyen boğuk ses ile düşüncelerimden sıyrılarak aynadan bana bakan esmere baktım. Yeni uyandığı için gözleri hafif şiş ve dudakları öne doğru çıkıklaşmıştı. Hala yüz üstü uzanıyordu ama çenesini bir koluna yaslamış ve sırıtarak bana bakıyordu.
Yüzümdeki gülümsemem daha da büyürken elimdeki havluyu omzumdan sarkıtarak arkamı dönmüş ve doğrudan ona bakarak yanına adımlamaya başladım. Gözleri yavaş yavaş çıplak üstümde dolaşırken yatağın yanında durmuş ve çömelerek yüzüyle karşı karşıya gelmiştim.
Bir elimi saçlarının arasına yerleştirerek gözlerinin kapanmasını sağlamıştım. Her saçlarına elimi attığımda gözlerini şimdi olduğu gibi kapatıyor ve yüzüne huzurlu bir ifade yerleştiriyordu. Tabi ben de dayanamayıp her seferinde dudaklarına küçük bir buse konduruyordum. Şimdi olduğu gibi...
Dudaklarımı bana nazaran kalın olan dudaklarına değdirip bir öpücük çalmış ve ardından geri çekilerek "Seni çok sevdiğimi düşünüyordum." dedim. Söylediğim şeyden sonra yüzünde oluşan gülümseme hayatımda gördüğüm en güzel gülümsemeydi.
Gözlerini açarak gözlerimin içine baktığında gülerek dudaklarına uzandım. Bu sefer küçük bir öpücük ile yetinmeyip alt dudağını kavrayıp emdiğimde o da üst dudağımı emmişti. Sesli bir şekilde dudaklarından ayrılıp kıkırdadım.
"Sabah sabah ne bu neşe?" diye keyifle sorduğunda omuzlarımı silkip "Yanımda sevgilimle uyandığım içindir." diyip göz kırparak ayağa kalkmıştım. Taehyung ise söylediğime gülerek karşılık vermiş ve güzel gülüşüyle kulaklarımı kutsamıştı.
"Hadi kalk." diyip ayaklandım. Mızmızlanarak yatakta sırt üstü yatarak bana çok güzel bir görsel şölen sunsa da gözlerimi devirip "Kalk duş al. Ben de kahvaltı hazırlayacağım." dedim.
"Neden beni beklemedin? Birlikte duş alırdık." dediğinde gülerek "Sapık, kalk hadi!" diyerek odanın çıkışına ilerledim. Taehyung ise "Ne ya? Masum bir duştan bahsediyorum. Sen fesatsan ben ne yapayım?" diyerek beni güldürse de omzumdaki havluyu alıp ona fırlatarak "Çabuk ol!" dedim ve odadan çıktım. Cidden aptalın tekiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You're Fine With Me | TAEKOOK
Fanfiction"Benim kaybetmekten korktuğum bir şeyim yok. Çünkü ben her şeyimi çoktan kaybettim..." Başlangıç tarihi: 06.06.2023 Bitiş tarihi: 06.07.2023 Texting/düzyazı