Helikopter yolculuğunun ardından orman evine doğru yola çıkmak üzere taxiye bindik. Memleket gibisi var mı yaa dedim. Şaşkınlıkla gerçekten mi dedi. Etrafın tadını çıkar deyince yol boyu doğal güzellikleri yeşilin her tonunu izleyerek geçtiğimiz yerlerde ki köprü, kilise, kale vb yerleri tanıtmamı dinledi. Orman evine 1,5 km mesafede indik ve yürümeye karar verdik. Kar yağmaya başladı, kolundan tutup kestirme yola saptım ve ormana daldık. Sağdan soldan duyduğu her seste ürküyor kolumu sıkıyordu. Rahatla Benimle güvendesin dediğimde eliyle belime sarılır gibi belimi yokladı. Silahı hissedince ohhh dedi. Gülmeye başladık. Eve vardığımızda gözlerine inanamadı. Tamamen ahşap ama lux bir evdi. Önceden evi kontrol etmeleri için anahtar verdiğim Aileden herşeyi hazırlamalarını rica etmiştim. Şömine yanmış ev ısıtılmış, buz dolabı doldurulmuştu. Hatta sofrada dolma ve çeşit çeşit börekler vardı. İçeri girince giriş kapısı direkt salona açılıyordu. Sofranın tam göbeğinde laz böreği vardı. Bunu görünce hemen bir tane aldı.
O; bayılıyorum buna
B; nasıl süprizi beğendin mi?
O; bayıldım
Boynuma atladı yanağımdan birkaç kere öptü. Belinden kavradım ve göz göze bir süre bakıştık. Sonra evi çok sevdiğini. Bu hoşluk için çok müteşekkir olduğunu ifade etti. Şöminenin karşısında ki koltuklara kurulduk. Şömine evde ki görünen tek taş yapıydı ve tabandan tavana kadar uzanan bir görünümü vardı. Botlarımı çıkardım. Yaa dur yerler soğuktur dedi. Önüne çöküp Onun botlarının bağcıklarını çözerken;
O; Canım Sen Beni dinliyor musun?
B; sakin ol Bana güven
Botunu çıkarınca yavaşça ayağını yere değdirdi. Heee heeee diyerek yere basıp ohhh dedi. Evde elektrikli yerden ısıtma vardı. Diğerini çıkartmam için havaya kaldırdı. Çıkarttım. Sonra çok kısa bir işim var dedi ve çantasından laptopunu çıkardı. Ardından yere oturup bacaklarını şömineye doğru uzattı.Bende ayakucuna doğru uzanıp tabanlarını koklamaya başladım. Gülümseyip Bana bir bakış attı ve işine devam etti. Bir süre sonra yavaş yavaş çorapları çıkartmaya başladım. Ortaya çıkan tabanının yapısı çok iyiydi.
Hemen burnumu parmaklarına dayayıp tabanını emdim. Kokusunu içime çekip tabanın aromasını tadıyordum. O ise çoktan işini bitirmiş Beni izliyordu. Çekilip gözlerine baktım. Gülümseyerek;
O; kokusunu sevdiğini biliyorum peki ya tadı nasıl?
B; tek kelimeyle şahane
O; süper beğenmene bayıldım. Elinden tutup kaldırırken acıkmadın mı yaa dediğimde evet yaa dedi sofraya kurulup bir güzel hazırlananları yedik. Hiçbir şey kalmamıştı hepsini yemiştik. Kar lapa lapa yağıyordu. Elinden tutup üst kata çıkardım. Onun kalacağı odaya girdik gardolabı açtım ne istersen kullanabilirsin dedim. Botları ayakkabıları gösterip ayak numaranız Kuzenimle aynı rahatına bak sıkı giyin ama asıl sürpriz şimdi deyip kendi odama geçtim. Giyindik ve eş zamanlı odalardan çıktık. Evden çıkıp koruluktan aşağı doğru indik her yer bembeyaz olmuştu. Son dönemeçten evvel gözlerini kapatmasını rica ettim elinden tuttum ve varınca açabilirsin dedim. Tamamen sık ormanla çevrili bir göl hayal edin. Gölün her tarafına ağzı açık kalarak bir göz gezdirdi, Bana baktı tekrar göle baktı bu sırada çenesinin altından itip ağzını kapatmasını sağladım. Gözleri parlamıştı ve sadece muhteşem diyebildi. Sonra da biraz sessiz kalıp..Burada yaşlanabilirim dedi. Kar şiddetini arttırmaya başlayınca biraz daha geriye ağaçların arasına çekilip izlemeye devam ettik sonra Bana dönüp öyle güzel bakıp öyle güzel teşekkür ederim dediki tamamen spontane yavaşça yaklaşıp dudaklarından öptüm. Anında kendime geldim geri çekilip özür dilerim Ben ee derken bu sefer O Beni öptü ve öpüşmeye başladık. Yerde ki kar seviyesi yükselince eve geçelim artık dedim. Dar patikadan yukarı çıkmaya başladık. Devamlı sendeleyip kayıyordu Bende ani bir hamleyle kucağıma aldım sıkıca sarıldı. Eve kadar taşıdım. Eve gelince önce Onun sonra kendi botlarımı çıkardım. Şömineye doğru hareketlendi ve giderken çoraplarını çıkarıp, gülümseyerek Bana baktı, yürümeye devam etti. Yer minderlerini önüne yerleştirip parmağıyla Bana gel diye işaret etti. Yanına gidip yere oturdum, ayağını kaldırıp yüzüme doğru uzattı ve demek tadı hoşuna gitti dedi. Öpmeye başladım. Her yerini öpüyordum. O da mutluluğu gözlerimden okunur bir şekilde Bana bakıyordu. Biraz daha öptüm ve yalamaya başladım. Gülümseyerek Beni izliyor parmak aralarına dilimi gezdirdiğimde hafif hafif irkilir gibi oluyordu. Ayağını kucağıma koyup diğerini kaldırdı. Öpüp yalamaya devam ettim. Bir ara baktım ki yüzünde mutlu bir ifade ile şöminede ki ateşi izliyordu. Bir süre daha devam sonra önünde yere uzandım. Yavaşça sağ ayağının topuğunu göğsüme koyup diğerini de onun üzerine attı. Havadan sudan sohbet ettik. Fıkra üzerine fıkra anlattım. Harika bir kahkahası vardı. İnsanın içini ısıtıyordu. Bunlar olurken ara sıra ayaklarını yer değiştiriyordu. Sonra bir sessizlik oldu ve ayaklarını çekip yanıma uzandı. Birbirimize doğru döndük dudaklarımız birleşti. Sohbet ederek ateşi izlemeye devam ettik. O Bana Ben Ona önceki hayatımızla ilgili sorular sorduk. Birden onu rahatsız eden dolandırıcı sevgilisi geldi aklına;
O; buna ne oldu acabaa mutlaka karşıma çıkardı. Geleceğim dediği gün bir sonra ki gün ilginç gelirdi O
B; gelmediğini nerden biliyorsun
O; nasıl geldi mi? Bir dakika Sen ne yaptın?
B; Sen de uyuyakalmıştım sabah birlikte kahvaltı ederken telefon gelmişti Ben de anladım abartmayın ama demiştim hatırladın mı? Sen de ne oluyor diye sormuştun.
O; hatırladım evet önemli bişey değil diyerek çay istemiştin
B; Ben bişey yapmadım o gün Benim elemanlar kapıda arabanın içinde nöbet tutuyorlardı. Gelince biraz hırpaladılar sadece sonra da kim olduğumuzu anlatıp biraz korkuttular azıcık ama..
O; azıcık kısmını yemedim ama teşekkür ederim...aramıza hiç yalan ya da sırlar girmesin olur mu? Ne olur hep böyle açık sözlü ol.. Ben hep dürüst olacağım yemin ederim.
B; istemesende Ben böyleyim. Kimilerine göre patavatsızlık olarak algılanacak kadar açık sözlüyüm. Ben buyum aksini istemiş olsan yapamam ki derdim.
O; sakın değişme olur mu ?
B; Baş üstüne hanımefendi
Gülümsedi. Gözlerinden uykusu geldiğini anladım. Ve sordum. Yooo deyince hani hep dürüst olacaktın dedim. Tamam özür dilerim evet uykum geldi dedi. Ayağa kalktık, elinden tutup çektim ve kucağımda odasına çıkardım. Yatağına yatırıp üzerini örttüm. İyi geceler dedim öperek Sana da Canım dedi. Işığı kapatıp aşağı indim ve şömineyi söndürüp temizledim. Bahçe ışıklarını yaktım. Ortalığı toplayıp odama çıktım ve uyudum.