~1~

116 7 8
                                    

Hayatımda zorbalarım vardı evet ama en çok bana şiddet veya söz dalaşına bulunup beni damlayan minho'ydu.

Siz gidip sıranızda uyusanız kim bişey der ki ama minho'ya bu batıyordu "hey bücür niye uyuyorsun" "rahat bıraksana beni ya" "aaa ama hiç oldumu sen benim en sevdiğim kişisin(!)"dalga geçiyordu herhalde.konuşmaya devam ediyordu bense umursamamaya, "JISUNG!!" diyerek beni sıradan itti,yerden zorlanarak kalkabildim minho sağolsun demir çubuğa kolumu çizmiştim. "Ya sen deli misin napıyorsun ya" "bak bak bak bizim bücür bağırmayı mı öğrenmiş" "minho lütfen" acımı dindirmeye çalışırken, ama hangisini dindireceğimi bilemedim,daha sabah ölen ailemin acısını mı yoksa kanayan kolumun acısını mı. "Noldu dövücekmisin" ağlamamaya çalışarak "minho lütfen bugün olmaz" dedim ve çatıya çıktım arkamdan gelmemesini diledim.

Daha fazla gözyaşlarımı tutamadım kanayan kolum için değil daha sabah ölen ailem için, bugün rahat bıraksaydı bari arkamdan gelen sesle irkildim "sen kimse bugün olmaz diyorsun ha" arkamı döndüm -ki keşke dönmeseydim- beyaz tişörtümden gözüken kanlara bakarak "ağlamayamı kaçtın sen" "bak ne düşünüyorsun bilmiyorum ama ne senin bana yaptıklarına nede bu koluma ağlıyorum başka bir şeye ağlıyorum seninle alakalı bile değil lütfen beni bu sefer rahat bırak" "asla! neden ağladığını öğrenene kadar asla" cevap vermedim tabiiki. Üstüme çok gelindiğinde nefes alamadığımız biliyordu inadına mı yapıyordu. 10 dakika dayandım ama en sonunda yine başladı artık zar zor nefes alıyordum "Cidden yeter neyini anlamıyorsun bugün ya bugün rahat bırak dedim çok mu zordu bunu yapmak!" şaşırmış şekilde bakıyordu,haklıydı daha önce hiç kimseye böyle bağırmamıştım. "Ailem öldü ya benim yapayalnız kaldım bunun için sadece bugün rahat bırak dedim çok mu zordu bunu yapmak, üstüme gelindiğinde nefes alamadığımı bildiğin halde neden yaptın bunu, benden neden nefret ediyorsunuz ne yaptım ben size" zil çalmıştı sonunda okuldan çıktım, eve gidecektim ama gidemedim o cesareti bulamadım. Çıkmaz bir sokağa çömelip oturdum yanımda sadece telefonum vardı onunda şarjı bitmek üzereydi,yağmur başlamıştı,kafamı dizlerime gömüp gözlerimi kapadım. Yağmurun birleşmesiyle boğuk bir ses duydum "hey! Ne yapıyorsun bu soğuk yağmurun altında" kafamı kaldırdığımda onu gördüm. Bu minho'ydu

Soznsuzluk Veya AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin