11

6 1 0
                                    

Sanırım sana son satırlarım bunlar, ben senden vazgeçtim. Seni içimdeki en derin mezarlığa göndüm demek istiyorum ama ben içime gömdüklerimi her zaman yeniden yeşertirim. Böyleyim ben, bu yüzden senden vazgeçtim deyip geçeceğim. 

Üzgün değilim veya senden nefret etmiyorum, içim oldukça ferah ve rahat. Bunu  elbette ki garipsiyorum ama irdelemiyorum, çünkü irdelersem kendi kırıklarımı göreceğime eminim. Ben halının altına süpürdüğüm şeylerle yüzleşmek  için hazır değilim, şaşırtıcı bir şekilde sen sinirlisin bana, oysa sen değil miydin gitmemi isteyen? Ben biraz geç fark ettim gitmem gerektiğini. Benim hatam bu asla inkar etmem ama mazur gör beni körlüğüme ver. Gerçi sen ne zaman anlayışlı oldun ki şimdi anlayışlı olacaksın. 

Nasıl kaldın bilemiyorum, kötü bir haldeyken gittiğimin farkındayım ama bunu açık açık yazarken bile içimde herhangi bir değişim olmuyor, garip ama güzel. İyi hissettiriyor. Kötülüğünü istediğimden değil, en iyisi senin olsun istersen umurumda değil. Seni geçtim ben artık, aynı kaldırımdaki insanlardan farkımız yok seninle. Oysa ben senin için çoğu şeyi yapabileceğimi düşünürdüm hep, sen istemedin. Elinin tersiyle hep ittin beni, yanımda olman ve benimle konuşman bir lütufmuş gibi davrandın. Ama senin de istediğin şeylerdi bunlar, sana kolay gelen şey bunu sadece benim sırtıma yüklemendi.

Ben bu yükü kaldıramadım, kaldırmak istemedim, böyle devam etmek istemedim. Hak etmediğim tavırlarınla yüz yüze kalmaktansa gitmek kolaydı, özür dilemeyeceğim. Umarım doğum gününü kutladığım zamanki gibi mutlusundur. Oysa sen benim doğum günümü bile kutlamadın, seninkini bir tek ben kutladım ya hak etmiyorsun ama neyse. Benimle artık konuşmamak senin için pek önemli değil biliyorum, öyle düşünüyorum. 

Senin için değilse bile benim için öyle, tek pişmanlığım bunu daha önceden yapmamak.

Küçük Kalp SancılarıWhere stories live. Discover now