Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hellooooo ben gelduuum
Nasılsınız, nabiyosunuzzzz
Fındık yiyip, hizmetçiye bölüm atıp geldi ablaniz JSGAKSGSMHZKSGZ
Hizmetçi bittiği gibi buraya fokuslanicam. Çok yazmak istiyorum ama şuan önceliğim hizmetçi. Yakında biter zaten...
BU ARADA KUCUKTE OLSA YAVAS YAVAS BUYUYORUZ İNSALLAH YAKİNDA BES YUZ OLURUZ YA 💗
Ay sizi soft bölümle baş başa bırakayım, iyi okumalar💗
³
Yavaşça gözlerimi araladım. Hızla dikleştim aklıma gelen şeyle ve sağ elimi kaldırıp baktım. Yara, hala buradaydı. Sol elim ile yavaşça dokundum. Hala acıyordu.
Yani... Gördüklerim gerçekti!
Mutlulukla çığlık savurdum ama aklıma dün gelen şeyle utançla yerime sindim. Ettiği sözleri aklımdan çıkarmıyordum. Yutkundum.
Mutluydum. Şizofren olmadığım için mutluydum. Rüya görmediğim için de mutluydum. Gerçek olduğu için mutluydum.
Böyle şeyleri her zaman kitapta okurdum. Ama şuan yaşıyordum. Bu bir ayrıcalıktı.
Hızla yataktan kalktım ve kendim getirdiğim terlikleri giydim. Güneşli havaya baktım. Bahçede yatan Lucifer ile nefesim kesildi. Tüm gece burada mı kalmıştı?
Hızla camı açtım ve kafamı çıkarıp "Lucifer?!" diye bağırdım. Lütfen gece burada yatmış olmasın! Evi vardır herhalde, değil mi? Eğer yoksa kalabilirdi ama söylememişti ki!
Lucifer'in kulakları anında dikleşti. Hızla gözlerini açtı ve başını kaldırdığı gibi bana çevirdi. Yeşil gözleri anında ela gözlerimi buldu. Gözlerinin keskinliği buradan bile belli oluyordu.
"Günaydın, bir sorun mu var?" dedi kalın bir sesle. Yutkundum. Yeni mi uyanmıştı? Başımla reddettim. Yavaşça ayağa kalktı ve bana doğru geldi. Camın önünde durduğunda başımı hafifçe eğdim. "Günaydın." dedim çekingen bir sesle, yanaklarım yanarken. Tüm kan yanaklarımdaydı şuan.
"Dün gece burada mı kaldın?" diye sordum. "Kurtlara yem olmanı istemediğim için, evet." dedi açıklamasını da eklerken. "Senin gibi olanlar da mı var?" diye sordum. Başıyla reddetti ve "Uzun hikaye." dedi.
Yutkundum yeniden ve "Dışarıda kalman güvenli değil." dedim. Zihnimde yine gülme sesi duydum. Nefesim kesildi. "Sıradan bir kurt olmadığımı biliyorsun, değil mi?" diyince başka yere baktım utançla ve "Bu yine de zarar görmeyeceğin anlamına gelmez." dedim.
Gülme sesi daha çok duyuldu. "Eğer kaldığım yere gidersem sen tehlikede olursun." dedi. Bakışlarım yeniden onun keskin yeşillerine gitti. "Ve sen benden daha önemlisin. Eğer sen iyi olacaksan zarar görmek umrumda bile değil."