Jennie'den;
Gözlerimi zar zor aralamaya çalıştığımda sanki yıllardır yorgunmuşum gibi hissettim. Gece ne kadar rahatladıysam sabahına bir o kadar yorgun uyandım.
Gözümün önüne yaşadığım zevk ve o beden gelince gülümsedim.
"Çok saçma"
Bana bunu uzaktan yaşatıyor olması hem saçma hem de tuhaf bir şekilde seksiydi.
Tamam... fazla seksi.
Gözlerimi aralayınca olduğum yerde doğruldum. Duş almadan uyuyakaldığım için kendime oldukça kirli gözüküyorum.
Gece fırlattığım iç çamaşırını ve kıyafetlerimi toparlayıp hızlı bir duşa girdim.
...
Saçlarımı kurulayıp hazırlandıktan sonra tam evden çıkacakken gelen mesajla duraksadım.
*Kai*
Kai mi? Bana mesaj mı atıyor ne alaka?
Şaşkınlığımı gizlemeye çalışıp mesaja tıkladım.
"Jennie merhaba, aynı mahallede oturduğumuzu söylemiştin. Senden ricam ben tatildeyken evdeki balıklarıma haftada 1-2 gün bakabilir misin?"
Balığı mı varmış?
"Tabii ki patron daire numaranızı söylerseniz yardımcı olabilirim.
"Teşekkür ederim, 3 numaralı daire. Kapının anahtarı kapı süsünün içinde duruyor. Akşam saat 18'den sonra balıkların yemek saati. Dediğim gibi haftada 1-2 gün baksan yeterli olur. "
"Haftada dediğinize göre uzun bir tatil yapacaksınız?"
"Evet bir süre kafamı dinlemek istiyorum. Döndüğünde yoğun bir iş temposu beni ve sizi bekliyor olacak. Tekrar teşekkür ederim. "
"Rica ederim yardım edebiliyorsam ne mutlu. İyi tatiller."
Mesajı attıktan sonra hazırlıklarımı bitirip dışarı çıktım. Biraz alışveriş ve arkadaşlarla dedikodu yapmak bana iyi gelecekti.
...
"Ya sen de ne mal bir insansın allah aşkına o saça o bandana mı takılır?"
Kafamda yankılanan sesin sahibine dönüp konuştum.
J: Jisoo neden bu kadar gevezesin?
Js: Geveze değilim moda ikonuyum. Bu saça bu toka takılmaz diyorum çıkar şu köylü bandananı ya. Bıktım senin inek sağmaya hazırlanan köylü kombinleri yapmandan.
J: İnek sağan ne?
Js: İnek sağan köylü.
J: İnsanları neden belirli bir konumda tutarak onlar üzerinden bana hakaret edeceğini sanıyorsun. Kötüsün.
Js: Dün gördüğü çifte adam kel karısı estetikten şişme balona dönmüş diye insanları zorbalayan sen değilmişsin gibi....
J: Sus tamam aman.
Gülümseyip kahvemden bir yudum aldım. Bu kızın varlığı beni mutlu ediyordu.
Js: Seninki ne alemde?
J: Benimki
Js: Kas yığını patronun hayatının aşkı??
J: Haa Kai diyorsun, alemde evet.
Js: İşte ne alemde diyorum ben de??
J: Kadınlarla tatilde nerede olacak.
Js: Of hayat ona güzel gerçekten.
J: Kesinlikle, takıldığı kadınları bir görsen...
Js: Sen gördün mü?
J: Aa şey.. yani bazen evet.
Js: Nasıllar milf mi çıtır mı??
J: Yani genelde farklı tipler oluyor belirli bir kriteri yok gibi.
Js: Hmm zevksiz yani.
J: Bence değil son takıldığı baya... hoştu.
Js: Hoş? Sen ve Kai metresine hoş demek?? Hayırdır ne oluyor?
J: Yani güzele güzel derim bir şey olduğu yok. Kadın tanrıça gibiydi.
Js: Vay be neler var gerçekten. Biz de kendimizi kadın sanalım.
J: Evet.
Js: Neyse hadi kahvemizi içip boş muhabbet yaptığımıza göre ben kaçıyorum.
J: Benim de işlerim var. Hadi dikkat et görüşürüz.
...
Eve geçmeden önce balıkları beslemek için 3 numaralı daireye yöneldim. Bahsettiği kapı süsünden çıkardığım anahtarı elime aldım ve kapının kilidini açtım.
İçeri girdiğimde içerisi oldukça temiz gözüküyordu. Yavaş adımlarla içeri geçip balıkları aramaya başladım. Evin her yerini gezdikten sonra balıkları salonda buldum. Penceremden bakılınca evin çoğu kısmı gözükmüyordu salon buna dahildi.
Güzel bir ev olduğuna iyice emin olmuştum. Balıklara yem attıktan sonra kendi daireme geçmek için salondan ayrılıp çıkış kapısına doğru ilerleyeceğim sırada salonun kapısından beni izleyen birini görmeyi beklemiyordum.
"Daireni mi karıştırdın ufaklık?"
....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pencere / JenLisa (M)
Fanfiction"Bu pencere sana kavuşmam için aralanmış. Kalbim de öyle."