Karşımdaki beden adımlarını bana doğru yaklaştırırken ben gerginlikten donup kalmıştım. Uzun bedeniyle bana tamamen yaklaşıp gözlerimin içine bakmaya başladı.
Doldun dudakları ve fiziği... oldukça tanıdıktı. Burnuma dolan parfümü başımı döndürüyordu.
"Birini mi arıyordun?"
Ben donup kalmaya devam ederken gülümsedi. Bana doğru eğilip nefesini tenime çarpıtarak fısıldadı.
"Beni mi arıyordun yoksa?"
Ses tonu bedenimi titretirken sessizce yutkundum.
Uzun parmakları saçlarımı kulağımın arkasına doğru yerleştirirken nefesi tenime çarpmaya devam ediyordu.
"Yoksa ikimizin de aradığı şey Kai mi?"
Bana doğru eğilen bedenini uzaklaştırıp gözlerime bakmaya devam etti.
"Güzel gözlerin var."
İçimde neler olduğunu anlayamadığım için sadece donup kalmıştım.
"Konuşamıyorsun sanırım?"
Ses tonu da kendi kadar güzeldi. Bu kadının o kadın olduğuna emindim.
Gözleri.... fazla güzeldi. Bu kadar güzel gözüken gözleri olması şaşırtıcıydı.
"Pekala ufaklık anlaşılan sessizsin. Kai buralara uğrarsa haberim olsun."
Elindeki numarayı bana uzattı ve o güzel gözleriyle bana mükemmel bir göz kırpışı bahşetti.
"İstediğin zaman arayabilirsin."
Bir şey demeden kapıdan çıktığında donup kalışım devamlılığını sürdürüyordu.
Birini aniden görmenin verdiği korkuyla mı yoksa daha dün hayalinin beni mahvettiği kadını karşımda görmemle mi heyecanlandığımı bilmiyordum.
Sanırım ikisi de mantıklıydı. Düşüncelerimden sıyrılıp adımlarımı kendi daireme doğru yönelttim.
Aklımdan bir türlü çıkmayan ses tonu, kokusu, gözleri ve bedeni sinirlerimi bozarken evimin kapısını açtım ve hızla içeri girdim.
Yatağa uzanıp elimdeki numaraya bakmaya başladım.
Lisa.
Adı buydu sanırım. Ne diye onu aramalıydım? Ya da aramalı mıydım?
Kafam allak bullak olurken kendimi uykuya teslim ettim.
...
"Güzel gözlerin var."
"Beni mi arıyordun yoksa."
Tenime çarpan nefes hissiyle gözlerimi açtım.
" Sikeyim bu kadın rüyalarıma da giriyor."
Bedenimde yayılan hisle sırıttım.
"Rüyalarıma giriyor ve beni bu denli yükseltiyor. Saçmalık."
Saçma gelse de bir o kadar seksiydi. Saate baktığımda daha gecenin 2'si olduğunu gördüm.
Yatakta doğrulup düşünmeye başladım. Acaba neden eskort olmuştu? Ya da neden aradığı kişi Kai idi. Onunla beraber tatile gittiklerini sanıyordum.
Düşüncelerle boğuşurken birden telefonum çaldı.
Kai beni arıyordu. Hem de bu saatte??
K: Alo?
J: Efendim patron?
K: Jennie bu saatte aradım kusura bakma, benim tatilim uzayacak rica etsem bana birkaç dosya kargolar mısın? Yatak odamda küçük bir dolabın içinde duruyor. Kasa var şifresi 4589. İçerisinde siyah bir dosya var onu sana atacağım adrese yollatır mısın?
J: Tabii ki yarın mı?
K: Evet evet yarın işten sonra yollatırsan çok iyi olur.
J: Tamamdır hallederim.
K: Teşekkürler iyi geceler.
J: İyi geceler.
Telefonu kapayıp uyumaya başladım.
...
Sabah alarmdan önce uyanıp güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra hızlı bir duş alıp hazırlandım. Bugün işlerimi hallettikten sonra Kai için kargo yollatmam gerekiyordu. Ne kadar erken bitirirsem o kadar iyi olacaktı.
Hem belki Kai artık benim farkıma varıyor olabilirdi. Bu düşünceyle hızla evden çıkıp iş yerine gittim. Etrafta biriken işleri hızla halletmeye başladım.
...
İşlerin bitişiyle birlikte derin bir oh çekip toparlanmaya başladım. Saat çok geç olmadan eve gitmek için işten ayrıldım. Kai'nin dairesine gelip kapıyı açtıktan sonra yatak odasına doğru ilerleyip bahsettiği dosyayı aldım.
Kapıyı açıp çıkacağım sırada karşımda yine tanrıça gibi dikilen bir beden duruyordu.
"Ah yine mi sen ufaklık?"
Gülümseyip işaret parmağıyla çenemi kaldırdı ve gözlerimi sabitledi.
"Sürekli karşıma çıkıyorsun."
Sonunda donup kalmak yerine konuşmayı seçerek dudaklarımı araladım.
"Kai yok."
Sırıtmaya devam edip çenemdeki parmaklarıyla çenemi okşamaya başladı.
"Kai için gelmedim."
Dediği şeyle donup kalmam tekrar bünyeme yüklenmişti. Çemdeki parmağı çenemi okşamayı bırakıp dudaklarıma yöneldi. Gözlerini gözlerime dikip konuşmasına devam etti.
"Gözlerini aklımdan çıkaramıyorum."
Dudağımdaki parmağı dudağımın üzerinde hareket ederken gözlerime bakmayı bırakıp dudağıma bakmaya başladı.
"Aklımdan çıkmıyorsun."
Yaptığı şeyin yanlış olduğunu düşünerek kafamı iki yana salladım ve yanında geçerek kapıdan çıktım.
Arkamda kaldığı halde bana doğru döndüğünü hissedebiliyordum. Adımlarımı ileriye atmak için büyük bir çaba sarf etsem de arzuma engel olamadım ve arkamı dönüp hızla ona doğru yaklaştım.
Parmaklarımın üzerinde yükselip dudaklarımı dudaklarına bastırdım. Öpüşüme hızla karşılık verdi. Nefes almak için dudaklarımı araladığımda konuştu.
"Dokun bana."
....
Hm bu kadar basit mi ya
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pencere / JenLisa (M)
Fanfiction"Bu pencere sana kavuşmam için aralanmış. Kalbim de öyle."
