PROMISE {NAMJİN}

Bölüm 21

+18 Sahneler vardır !!! İyi okumalar herkese. Bu arada smutu  ben yazmadım çok uzun ve detaylı değil o yüzden kusura bakmayın

Seokjin için yeşil odada oturmak sinir bozucuydu. Son dakika şüpheleri geri dönmüştü. Kendini aynada çekim için giyinmiş ve süslenmiş halde görünce yabancı birine bakıyormuş gibi hissetmişti. 

Nara'nın söylediği gibi şirketlerle bağlantıları vardı ve Seokjin hemen üç reklam almıştı. Ve bir hafta sonra, o reklamlar için çekim yapıyorlardı. Kendi fikri olmasına rağmen her şey ona çok ani gelmişti. Her şey gerçeküstü hissettiriyordu. Seokjin homurdandı ve gözlerini kapattı. Endişesinin iki temel nedeni vardı.

Birincisi, çekim konsepti daha önce yaptıklarından tamamen farklıydı. Jiwon sayesinde sadece karanlık konseptler yapmıştı. Seokjin ne zaman yumuşak konseptli bir çekim seçmesini istese  Jiwon onun sadece karanlık konseptli fotoğraf çekimleri için uygun olduğunu söyleyerek reddetmişti. 

Ve şimdi Seokjin aynanın karşısına oturduğunda, Jiwon'un haklı olabileceğini düşünüyordu. Belki de yumuşak konseptler ona uymazdı. Muhtemelen bu konuyu Namjoon ile konuşmalıydı.

Ancak çekim iptal edilir, hatta ertelenirse diğer iki reklamı da kaybederlerdi. Ve eğer reklamlar iptal edilirse olası yatırımcıları da kaybederlerdi. Seokjin'in geri dönmesinin tek nedeni Namjoon'a yardım etmekti ama o bundan pek emin değildi.

Gözlerini açtığında aynada kapının açık olduğunu gördü. Namjoon'un odaya girdiğini görünce gülümsedi. Soekjin'e gitmeden önce kapıyı kilitledi, 

"Gergin misin?" Seokjin başını salladı.

"Buna pişman mısın?" Namjoon'un sesinde bir tür korku vardı.

Seokjin ayağa kalktı ve geri döndü, "Hayır değilim."

Namjoon, Seokjin'in yanağını avuçladı ve elmacık kemiğini okşadı. 

"Kendini zorlamana gerek yok."

Seokjin parlak bir şekilde gülümsedi, "Biliyorum. Kendimi zorlamıyorum. Ne yaptığımı biliyorum. Sadece uzun zaman oldu ve bu beni geriyor."

Namjoon eğilip Seokjin'in alnını öptü, "Gergin olman sorun değil. Ama burası her zaman ait olduğun yer hyung. Sen Kim Seokjin'sin. İnsanlar resmen reklamlarının çıkmasını bekliyor. Twitter'da bir geri sayım gördüm. "

Seokjin içtenlikle ve yüksek sesle güldü. Endişeleri eriyip gitmişti 

"Bugünlerde Twitter'da çok dolaşıyorsun."

Namjoon kıkırdadı ve gururla göğsünü şişirdi, "Bir fan ne yapması gerekiyorsa onu yapıyorum"

Seokjin tekrar güldü, "O zaman bugün en sevdiğim fanım için elimden gelenin en iyisini yapacağım?"

Namjoon ona sarıldı ve sırtını sıvazladı, "Biliyorum. Biliyorum."

Seokjin kameranın önünde dururken içini çekti.

"Hazır mısın?" diye sordu kameraman.

Seokjin başını salladı, "Bir saniye." Gözlerini kapattığında bunu neden yaptığını hatırlattı kendine. Bu şirket içindi. Bu Namjoon içindi. 

Gözlerini açtığında önüne kurulmuş sahneyi gördü. Işıklar, kameralar, insanlar... Derin bir nefes aldı ve başını salladı, 

"Hazırım!"

"Tamam. Şimdi başlayacağız." Kameraman bir fotoğraf çekti. Ve sonra fotoğrafa baktı. 

"Seokjin-shi, tekrar hoşgeldin!"