21

15 2 0
                                    

"Emir sen şaka mısın?Motorun çok güzel!" diye bağırıp motorunun etrafında dolanmaya başladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




"Emir sen şaka mısın?Motorun çok güzel!" diye bağırıp motorunun etrafında dolanmaya başladım.

"Bu kadar beğenceğini bilseydim,daha önce getirirdim" diyip kaskın içinden görünen mavileriyle göz kırptı.

Emir kaskını çıkarıp,kafasını hafiften sağ solla salladı. Dağınık saçları çok güzel gözüküyordu.

"Ne duruyorsun atlasana arkama" dedi keyifle. "Gel kask getirdim sana da" yanına yaklaştım ve kendi kaskına göre daha küçük olan siyah kaskı bana takmaya yeltendi.

Rüzgar yüzünden dağılmış saçlarımı gördü "Şunları düzeltelim ilk" dedi ve ellerini saçlarıma attı. Yüzü yüzüme daha çok yakınlaşmıştı. Kalbim çok hızlı atıyordu.

Saçlarımı hafifçe kulağımın arkasına attı. Kaskı alıp yüzüme takıcaktı ki,elini elimle durdum. Aslında bilerek temasta bulunmuştum çünkü Emir'in boynunda kızarıklık vardı,dikkat çekebilir şekildeydi ve üzünde de çizik vardı.

"Emir? Bunlar me?" diye sorup sordum endişeyle. Emir'e "hiç" dedi. Beni yine geçiştirdi. Şimdi zorla o sorunun cevabını almam gerekiyordu.

Gözlerimi açıp kendime geldiğimde başım yine döndüğü için Emir'e tutundum "Aylin?" dedi endişeyle. Bir şey yok edasıyla,gülümseyerek gözlerinin içine baktım. Elinden kaskı alıp kafama taktım,arkasına binmek için yürüdüm ki Emir kolumdan çekti.

"Aylin iyi hissetmiyorsan gitmek zorunda değiliz. Daha dün bayıldın ya hani sen?" dedi ılımlı sesiyle. "Ben kendimi iyi hissediyorum Allah Allah" diye söylenip arkasına bindim.

Ufak gülüşünü duydum "Şu inadın deli edicek bir gün" dedi ve o da kaskını kafasına geçirdi. "Elini belime sar sıkıca,kalkıyoruz uçuşa hazırlan"

Sıkıca ellerimi beline sardım,kafamı sırtına yasladım. Sweati yumuşacıktı ve çok güzel kokuyordu. Görmesemde güldüğünü hissedebiliyordum.

Bir anda gaza bastı. Gerçekten uçuştaydık.

Sahilde ki bir tane kafeye gelmiştik. İlk o indi ardından bana doğru dönüp kaskımı çıkardı. Saçlarım yüzüme yapışmış gibi hissediyordum. Kafamı hafifçe salladım ve ellerimi saçlarıma geçirdim.

Emir'e döndüğümde mavileri bana bakıyordu. Dibin düştü dimi? Yavaşsa inecektim ki "Dur" deyip yanıma yaklaştı. Croptan açık olan belime kaydı elleri,belimden tutup beni motorsikletten indirdi.

Belim açıkta olduğu için teması içimi bir garip yapmıştı. Kasklarımızı ve anahtarı aldı. Kafeye doğru yürüdük. Ben içerde bir tane masaya geçmiştim o da kahveleri almaya gitmişti.

Geldiğinde ilk işim ne olduğunu sormaktı. Deli gibi merak ediyordum.

Bir elinde buzlu latte vardı diğer elinde de simsiyah kahve vardı. Karşıma oturdu "Zehir mi var içinde? Bu renk ne?" şekersiz nasıl kahve içebiliyorlardı ya?

CAM KIRIKLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin