7- Final

299 24 21
                                    

3 Yıl sonra

Carl'ın yanağıma bir öpücük kondurmasıyla gözlerimi açtım. Bana bakıyordu ve saçlarımla oynuyordu. Ben de bir sure onun guzel gozlerini izledim. Elimi yanağına koydum ve gülümsedim. O da gülümseyerek bana yaklaştı ve dudağımdan öptü. "Günaydın doğum günü kızı!" dedi. Ben de gülerek "Sana da günaydın sevgilim" dedim. Yatakta doğruldum ve üzerime bir tişört geçirdikten sonra saçlarımı arkama attım. "Hadi aşağıya in kahvaltıyı hazırladım balım" dedi Carl bana dönerek. "Pekala! Sen de gel!" dedim ve aşağıya doğru yol aldım. Bugün evimizin önünde bana doğum günü partisi yapıcaklardı. Herkes gelicekti ve onun için hazırlanacaktım.

Carl ile birlikte kahvaltımızı ettikten sonra Rick Natalia ile birlikte eve geldi. Artık onunla yaşıyordu ve Natalia onun 2 yıldır sevgilisiydi. Rick mutlu olduğu için biz de mutluyduk. Ayrıca Natalia çok iyi birisiydi. Rick Carl ile biraz şakalaştıktan sonra tezgahta kahve hazırlamaya başladı. Tekrar bana döndü ve "Evet güzel kızım bugün 20 oluyorsun! Ne hissediyorsun?" dedi. Gülümsedim ve "Bilmiyorum normal hissediyorum. Ama biraz heycanlıyım desem daha doğru olur" dedim. Carl gülümsedi. Rick az önce elinde geldiği poşete uzanıp "O zaman bunu bence beğenirsin!" dedi ve bana uzattı. Şaşkın bir şekilde bakıyordum ve "Baba saçmalama!!" diyebildim sadece. Güldü ve poşeti salladı. Ayağa kalktım ve poşeti almadan Rick'e sarıldım. Yanağına bir öpücük kondurup "Seni çok ama çok seviyorum!" dedim. Gülümseyerek "Ben de seni güzel kızım benim. Aç bakalım beğenicek misin" dedi. Poşeti aldım ve heyecanla açtım. Güzel beyaz bir elbiseydi. Üzerime doğru tuttum ve "Harika! Bayıldım!!" diyip tekrar sarıldım. Sırtımı sıvazladı ve "Güle güle kullan tatlım" dedi. Natalia "Sana çok yakışıcak Jessie" dedi. Daha sonra Carl "Ona ne giyse yakışıyor" diyerek ekledi. Carl'a dönüp gülümsedim. Onu gerçekten çok sevdiğimi tekrar hatırlayıp kendi kendime mutlu oldum.

Akşam olmaya başlamıştı ve parti için kendimi hazırlamaya odama çıktım. Tam üzerimi giyinmiştim ve elbisenin fermuarını çekicektim ki kapı yavaşça aralandı. Bir mavi göz köşeden bana bakıyordu ve "Girebilir miyim?" dedi. "Gel gel" dedim ve içeriye girip kapıyı kapattı. Sırtımı ona döndüm ve fermuarı nazik elleriyle kapatıp saçlarımı geri yerine getirdi. Aynaya bakıyordum. Arkamdan kollarını belime sarıp boynuma derin bir öpücük kondurdu ve "Çok güzel oldun" dedi. Başımı ona döndürüp dudağını öptüm. "Teşekkür ederim" dedim ve gülümsedim. Bir süre gözlerimin içine baktıktan sonra tekrar öpüştük ve ayrıldık. "Seni çok seviyorum bitanem" dedi bana bakarak. "Ben de seni çok seviyorum" dedim ve gülümsedim.

Makyajımı yaparken Carl köşede oturarak beni izliyordu. "Sen de giyin hadi artık!" diyince dolaptan gömleğini ve kravatını çıkardı. Tişörtünü çıkardıktan sonra gömleğini giydi ve düğmeleri iliklemeye çalışırken yapmayıp bir iç çekti ve "Yardım eder misin sevgilim?" dedi. Güldüm ve "Gel buraya" dedim Elindeki kravatla ve yarı düğmelenmiş gömleğiyle yanıma geldi ve düğmelerini iliklerken "21 yaşına geldin hala bunları yapamıyorsun şapşal" dedim. Güldü ve "Belki de senin yapmanı istediğim için böyle davranıyorumdur?" dedi kaşlarını kaldırarak. Güldüm ve omzuna vurdum. Kravatı boynundan geçirip yapmaya başladım. Bitirdikten sonra ellerimi göğsüne koyup "Çok yakışıklı oldun" dedim. Gülümsedi ve ellerini belime koyup dudaklarınızı birleştirdi. Rujum vardı ama şuanda umrumda değildi. Belimi okşarken beni nazikçe öpüyordu. O sırada dışarıdan birden müzik sesi gelince birbirimizi bırakmak zorunda kaldık. Carl dudaklarıma bakıp gülümsedi ve baş parmağıyla taşan ruju temizledi. Ben de masadan bir peçete alıp onun dudaklarını sildim. İkimiz de gülüyorduk. Pencereden aşağıya baktığımızda hazırlıkların bitmiş olduğunu görünce bana döndü ve "Hadi bakalım doğum günü meleği! Aşağıya!" diyip elimden tuttu. Birlikte el ele aşağıya indik.

Müzik eşliğinde Carl ile çılgınlarca dans ediyorduk ki müzik ve ışık birden kesildi. Neler olduğunu anlayamamıştım. Carl "Bekle bitanem hemen geliyorum" diyip ellerimi bıraktı ve hızla yanımdan ayrıldı. O sırada elinde pasta ile yanıma doğru yavaş yavaş ilerleyerek gelmeye başladı. O anda herkes "İyiki doğdun Jessie" diye şarkı söylüyorlardı. Carl da buna eşlik ederek gülümsüyordu ve mumlar sönmesin diye bir eliyle mumları geriyordu. yanıma geldiğinde "Hadi dilek tut" dedi. Gözlerimi kapattım ve uzun bir süre düşündüm. Zaten artık bütün sevdiklerimle birlikte olduğum ve mutlu olduğum için daha birşey istemedim. Bu yüzden sadece dilek tutmuş gibi yaptım. Mumları üfledikten sonra büyük bir alkış koptu. Carl gülümseyerek bana bakıyordu ve ben de etrafıma. Gerçekten kalabalıktık. Carl pastayı yanımızdakilere verdikten sonra eli ile müzik sistemindeki adama işaret verdi. Birden şarkı olarak Carl ile şarkımız olan "The night we met" çalmaya başlamıştı. Çok duygusallaşmıştım ama ağlamak yoktu. Carl ellerini belime koydu ve ben de kollarımı omzuna doladım. Yakın bir şekilde şarkının eşliğiyle dans etmeye başladık. Etrafınızdakiler de bize katılmıştı. O an tek düşündüğüm Carl'ı ne kadar çok sevdiğimdi.

Şarkı bittiğikten bir süre sonra Carl herkese seslenerek "Buradaki herkes bir dakika bana odaklananilir mi? Teşekkürler" diyip sessizliği sağladı. Ne yapacağını merak etmiştim. Carl elimden tuttu ve yerden yüksek olan platforma benimle birlikte çıktı. Mikrofonu eline aldı ve konuşmaya başladı. "Bizi ayıran yılları da ortaya katarsak 6 yıldır ben bu harika kız ile birlikteyim. 6 yıldır birbirimizin mutluluğu için uğraşıyoruz ve hep mutlu olduk. Aramıza bazı kötü insanlar girse de biz hep birbirimizden kopmamayı, bir arada kalmayı başardık. Benim için önemli olan şey onun hep mutlu olması" dedi. Konuşmaya devam ediyordu ama benim gözlerim dolmuştu bile. Gülümseyerek onu dinliyordum. Carl birden bana döndü ve yere diz çökerek "Sana istemeden yaşattığım diğer günlerin acısını unutturmak istiyorum ve ömrümün sonuna kadar bana eşlik etmeni istiyorum." dedi. Şok olmuş bir şekilde onu izliyordum. Cebinden kalp şekilli bir yüzük çıkardı ve bana uzatarak "Benim hayatımın merkezi olur musun?" dedi. Şok olmuş bir vaziyette ağlamaya başladım. Hiç beklemediğim bir şeydi. Ellerimle göz yaşlarımı silip ona baktım. Carl merakla beni bekliyordu. "Olurum!" diye bağırdım. Carl hızla ayağa kalktı ve bana sarılıp etrafında döndürdü. Hem gülüyor hem de ağlıyordum. Kollarını çektikten sonra Carl'ın da ağladığını gördüm. Ellerim titriyordu heyecandan. Sol elimi ona uzattım ve narince yüzüğü parmağıma geçirip dudaklarınızı birleştirdi. Arkamızda da büyük bir alkış kopuyordu o sırada. Dudaklarınızı ayırdıktan sonra ellerimle Carl'ın yaşlı gözlerini sildim ve gülümseyerek ona baktım. "Beni hep mutlu ettiğin için sana teşekkür ederim. Seni seviyorum" dedim. O da bana gülümseyerek "Ben de seni seviyorum, ve emin ol hayatımın geri kalanında sadece seni sevicem. Söz veriyorum" dedi. Tekrar sarıldık ve ayrıldıktan sonra etrafıma baktım. Rick ağlıyordu. Bu gerçekten komikti. Daryl'ın gözleri yaşlıydı, Glenn ve Maggie mutlulukla bize bakıyordu. Müziğin başındaki kişi canlı bir şeyler çaldı ve delilerce dans etmeye başladık. Hayatımın en ama en mutlu günüydü. Bundan mutlusunu yaşayacağımı düşünmüyordum.

Hayat sürprizlerle doludur. Bazen umudumuzu kesse de daha güzel anlar her zaman su gibi çarpar gelir. Umudunuzu asla yitirmeyin.


-SON-

Evet canlarım kitabın sonuna gelmiş bulunmaktayız. Aklımda böyle bir final yoktu ama kitabı devam ettirmem çok istenince mutlu bir finalle bitirmek istedim. Umarım begenmişsinizdir ve yeni yazmaya başladığım kitaba göz atmayı unutmayın! Hepinizi çok seviyorum, kitabımı okuyan herkese bolca öpücük!!

The Walking Dead- Carl x Jessie 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin