2. bölüm

13 4 0
                                    

Karşımdaki adam bana bakıp alkışlıyordu, adama dik dik bakıp kafamı belli belirsiz salladığım da alkış çalmayı bırakmış bana korkunç bir şekilde bakıyor du. Adam bana doğru yürümeye başladığında geri doğru adım atıp neşteri öne çıkardım.

"Sakin ol ufak kız sana birsey yapmayacağım seni bir nevi kurtarmaya geldim" diye erkeksi bir sesle konuştu.

"Sence sana inanırmıyım" diye mırıldandığım sırada yüzünde buruk gülümseme oluştu.

"Yani ufak kız bana inanıp inanmamanın Bi anlamı yok benle gelmek zorundasın yoksa aksi taktirde... aşağıdaki adamlara yem olursun" diye konuştu. Tek kaşımı havaya kaldırarak karşımdaki adama bakıyordum.

Onu biraz daha inceleyince üstünde takım elbisesi fakat 'kanlı' olan takım elbisesi, kara saçları düz saçları, kahverengi gözleri, ve bayağı iri bedeni hatta çok çok iri vücuduyla karşımda duruyordu, sanki asırlardır kas yapıyordu.

Neşteri yerine koyup son kez yerde sonunda kan kaybından ve acıdan dayanamamış bilinci kapanmış adama bakınca o hazı artık almıyordum, kafamı kaldırıp derin nefes aldım ve 2 adım attım ve karşımdaki toprak gözlerin sahibinin yanından geçtim ben dışarıya çıkacakken, iki taraftanda adamlar bana doğru koşmaya başlaması bir olmuştu. Ben daha kendime gelememişken arkadan bir el beni kolumdan tutup içeriye çektiğinde bir bedene çarpıp kendime gelebilmiştim.

Biraz öyle nefes alıp kendime geldikten sonra yaslandığım yerden kafamı kaldırdığımda gördüğüm şey toprak gözlerin sahibi olmuştu. O kapıya doğru temkinli bir şekilde bakarken ben ise onu izliyordum. Daha sonra o da bana bakınca kendime gelmiş gibi ondan ayrıldım, keşke ayrılmasaydın be elif

Sus iç ses

Ben arkamı dönmem ile karşımda adamları görmem bir oldu, tam o an hepsi silahları bana doğrulturken arkalarından toprak gözlerin sahibi kadar olmasada iri bir adam çıktı elinde sigarasını yere atıp ayağıyla söndürdükten sonra bana korkutucu gözlerle bakan adam bana bakıp konuşmaya başladı "öldürmeyin bu gecelik lazım olacak" işte şimdi boku yediler be kızım

Aynen iç ses kendileri kaşındı

Ben adama şeytanı bakışlarımı atarken Bi anda arkadan birinin bana sarılıp elimi tutması ve beni arkasına alması bir oldu, ben ne olduğunu şaşırırken toprak gözlerin sahibi önüme geçmiş karşımda ki bal rengi gözlere ölümcül hatta baya korkutucu bakışları atiyordu bu da Bi sana güzel bakıyor ķız

O sırada dikkatimi toprak gözlerin sahibinin cebindeki silah çekti yüzüme şeytanı gulumsememi ekleyip hemen dikkatlice silahı aldım ve silahı hazırladım karşımdaki şahsın vücudu o kadar iriydi ki arkada ne yaptığım gözükmüyordu bile, o sırada toprak gözler bana döndü sanki işaret veriyormuş gibi, hemen silahı onun eline verdim ve öne doğru çıktım konuşmaları az çok dinlemiştim toprak gözlü adam beni vereceğini söylemişti, ve bende bunun plan için olduğuna hemen inanmıştım ama güvenmiyordum güvenemezdim çünkü

Nolur iç ses nolur hatırlatma...

Hemen adamın yanına gittim ve onun yanında durdum o sırada adamın gömleğinin içinde sağ köşede gizli cep onunda içinde ki silah dikkatimi çekti gülümsedim ve adamın arkadan cilveli bir şekilde ellerimi adamın ceketinin altından geçirip iri vücudunda gezdirip gizlice silahı aldım " bu akşam çok güzel olacak bence" diye konuştum. Adam diğer adamlara ve toprak gozluye işaret yaparken gözüm ona çarptığında bana karşımdaki adama böyle davrandığım ve dokunduğum için rahatsız olmuş gibi bakıyordu. Çok hayal kurdun elifim

İç ses öyle bakıyor ama

Hepsi odadan çıkarken toprak gözlü adam da bana baka baka çıktı o çıktığında adam bana döndü gibi ellerini gömleğine götürdü bu ne hız yiğidim hemen silahı çıkarmaya elimi götürünce adam bunu fark etmiş gibi sanki elini saçlarıma dolayıp saçlarımı çekince inlemedim bile hemen onun kasıklarına tekme atıp silahı çıkardım ve hemen kafasına sıktım hiç beklemedim adamın kafası dağılırken kan yüzüme ve etrafa sıçradı ben bu görüntüye gülümserken, içeriye bir kac adam girdi.

Ya Allah bismillah elif başla hemen silahı en yakınımdakilere sıktım o sırada dışarıdan da silah sesleri geliyordu sanırım dışarıda da ayrı çatışma vardı hemen yakındaki 3 adamı öldürdüm diğer kalan bir adam dizlerine tekme attım ve yüzüne de güzel bir tekme atıp yere serdikten sonra diğer adamın saçlarını tutup kasıklarına tekme attım adam silahı çıkarınca eline dizimle vurdum ve yere düşürdüm ve adamın yüzüne dizimle vurmaya başladım. Adam etkisiz hale gelince onu bıraktım zaten hemen yere düşmüştü ben gülümserken silah sesleri bitmiş toprak gözler kapıda beni izliyordu.

"Çabuk çıkalım bir ekip daha aşağıda gelebilirler" diye konuştu

Ben ise ona doğru yürüdüm ve ona sarıldım ilk başta afallasada bir kaç dakika sonra oda bana sarıldı kafamı kaldırdığımda kokusu bana huzur vermiş uykumu getirmişti ben le onun yüzünün arasında çok az santimetre vardı konuşsa dudakları dudaklarıma çarpacaktı o bana biraz daha yakınlaşmışken bende onun kokusunun huzurunda gözlerimi kapatmışken odaya adamlar asker halinde girmeye başladı kalbim o an aşırı hızlı atmaya başladı saniyesinde toprak gözlerin sahibi elimi tuttu ve beni pencereye doğru götürdü zaten çok yüksek değildi 2. Kattaydık bana benden izin alırmış gibi bakınca gülümseyerek karşılık verdim oda bana karşılık verince bir silah sesi patladı ama biz çoktan kendimizi atmıştık...

Evet dostlarım nasıldı umarım beğenirsiniz bu kitap çok güzel olmasını umuyorum çok bolum atamadım evde değildim kusura bakmayın sizi seviyorum ya Allah bismillah

Lalalqallalalalalalalalalallalalalalal

GECENİN SONUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin