Kim Seungmin
Sabah, güneşin sızan ışıklarının gözüme çarpması ile uyandım. Minho hala uyuyordu. Saçları birbirine girmiş, dudakları serbest kalmış, nefes alışverişleri ile inip kalkan göğüsü ile karşımda uyuyordu.
Yaklaşık iki dakika sonra güneş onu da rahatsız etti. Kafasını kaldırıp gözünü açtı. Şimdi, ona dün geceyi açıklamam ve babam uyanmadan evden göndermem gerekiyordu.
Bir de taksi parasını almam lazım, tabi.
"Seungmin?"
"Minho, dün olanları hatırlıyor musun?"
"Kısmen. Seni benimle uyumak için ikna ettiğimi hatırlıyorum. İşe yaramış anlaşılan."
"Evet, yaradı."
Birkaç dakika birbirimize bakıp gülüştük. Onunla uyumak, sabah onunla uyanmak. Arada sırada hala düş gördüğümü düşünsem bile Minho'nun sıcaklığı bu düşüncelerime mani oluyordu. Ardından kısmen hüzünlü düşünceler beynimde dolanmaya başladı.
Minho'yu en hızlı ve sessiz bir biçimde evden çıkarmalıydım.
"Minho, babamlar birazdan uyanır. Hemen çıkman gerekiyor."
Kafasıyla onayladı. Şu zamana kadar Minho nasıl da değişmişti öyle. Başkası olsa inanmazdım. Ama sevdiğim insan olunca inanıyorum işte, ne edersin.
Gece bir köşeye fırlattığı tişörtünü alıp tekrar giydi. Telefonunu, cüzdanını ve anahtarını bulup hepsini ceplerine yerleştirdi. Tabi bana taksi parasını ödemeyi de ihmal etmedi.
Şanslı mıyım, şanssız mı?
Artık karar vermem gittikçe zorlaşıyor da.
Odanın kapısını yavaşça açıp koridorda ilerlemeye başladık. Şansımıza bugün cumartesiydi. Babam biraz daha geç uyanıyordu.
Parmak uçlarımızla evden çıkmayı başardık. Evden çıkmadan önce Minho uber çağırmıştı. Biraz ileride çağırdığı uberi gördük.
(Not: evet uber çünkü sessiz halletmeleri gerekiyor ya o yüzden)
Aracı görünce eve geri dönmeye başlamıştım ki Minho beni durdurdu.
"Dün sarhoşken yaptım, ama hissiyatı o kadar güzeldi ki... Alkole gerek kalmadan sarhoş edecek gibi. Bu yüzden, şimdi ayıkken bunu yapmak istiyorum. Beni affet meleğim."
Dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Dün geceki ne kıyasla daha uzun ve romantik bir öpücük ile karşılaşmıştım. Minho'nun bu denli değişmesi, zorba kişiliğinin arkasına saklanmadan bizzat kendi kişiliği ile bunları yapması ve bunların çoğunun benim sayemde olması akıl almazdı. Kendimle gurur duyduğumu hissettiğim nadir anlardı o anlar.
Minho bana bakıp bir kez de yanağımdan öpüp araca bindi. Araç uzaklaşırken bir parçamın orada olduğunu hissettim.
Lee Minho, önceki zorbam şimdiki parçam.
fic iyice boka sarıyor
bu arada taslakta bir hyunin fici var fakat biner kelimelik üç bölüm yazmadan atmayacağım
benden uzun yazı göreceğiniz heheyt
beacaba bullyingi yeniden mi yüklesem?
hadi be yükliyim nolmuş olmuş
ŞİMDİ OKUDUĞUN
freak for yourself - 2min
FanfictionLee Minho Seungmin'e ucube derken kendisinin ne kadar aciz olduğunun farkında değildir.