0.5

56 4 9
                                    

Merhabalarrr

İlk önce geçmiş kurban bayramınız mübarek olsunn.

Bu kitabı yazmaya başladığımdan beri ilk defa bu kadar süre bölüm atmadım. Galiba okunmasının birazcık daha yüksek olmasını beklemiştim,o yüzden yazmaktan uzaklaşmıştım azıcık.

Ama sonra saçmalama Nisa dedim ve okunmasa bile bölüm yazıp ilk defa bir kitabını bitir dedim.

Kitap bazılarına göre hızlı gidiyor olabilir,ama dinimizde evlenme işleri de bekletilen bir şey olmadığı için bunu sadece bölümlere yayabilirim ama evlenme vb olayları geciktirmem,bunu bilmenizi istiyorum.

Bundan sonra mesaj kısımlarında ilk bölümdeki gibi Duha veya başka bir karakter nasıl kaydettiyse değil,karakteri ismiyle yazacağım. Kafası karışan olabilir diye düşündüm. İlk bölümleri de yakın zamanda düzeltirim zaten.

İyi okumalarrrr🫀

Duha'dan

Sadece kulaklara bakan bir bölüm yoktu değil mi? Evet evet,KBB diye bir bölüm vardı. Oraya gitmem lazım benim.

Umarım randevu vardır. Çünkü hastanelerde artık sadece göz ve diş değil,diğer bölümlerde de randevu olmuyordu.

Yani artık KBB de kalabalık bir bölümdü. Özel hastaneye mi gitsem acaba?

"Duha,donup kaldın bak,vallahi korkuyorum ses ver a i falan de bari Allah rızası için." diye bir ses duyuyordum yankılanırcasına.

Hadi canım

Beynim yeni yeni kendine geliyordu,hissediyordum.

Bir dakika,efendim???

"Bir dakika bir dakika,Hüsna şaka yapmadığına eminsin değil mi? Yanlış falan anlamadın değil mi?" Dedim ilk sakince(!). Sonra da heyecandan dolayı daha fazla kendimi tutamayıp daha yüksek sesli, hatta neredeyse bağırarak konuşmaya başlamıştım.

"Duha'm bu işin şakası mı olur? Abimle konuştuk ya biz Duruyla az önce. Abim Duha'nın benim helalim olmasını istiyorum dedi,bende sana görümcen olacağım dedim. Artık bundan ne anladıysan. Gerisi sana kalmış bacım." Dedi Hüsna.

Ya tamam hissediyorduk bir şeyleri  iyi hoştu ama birden kesinleşmesi bünyeme ağır gelmişti. Çünkü her şey aniden gelişmişti. Ama hiç pişman değildim. Allah'a şükür bizi bu yola girmeye baslayacaktık ve artık ben adımlarımı belirsiz değil de belirli atacaktım.

Gözlerim dolmuştu. Duygusal bir insadım ama bu konuda daha da duygusal oluyordum. Yahya konusunda,artık kendimi daha fazla tutamıyordum çünkü ben bu anı yıllardır bekliyordum.

Anneme döndüm dolu gözlerimle. Onunda gözleri dolmuştu diyemezdim çünkü o ağlamaya başlamıştı artık. Göz yaşlarını sildim ve ona sarıldım.

"Annem,ben kendimi tamamlanıyor gibi hissetmeye başladım. Bu daha şimdiden oluyor. Yanlış mı hissediyorum anne?" Dedim neredeyse fısıldar gibi.

Dediklerimi duyunca başımı omzundan aldı ve yüz hizasına getirdi. Kaşlarını da çatıp konuşmaya başladı.

"Neden yanlış olsun annesinin kuzusu? En iyi ben biliyorum senin bile kendini farkında olmadığın zamanları,en başlarında Yahya oğluma olan hayranlığını. Sırf Yahya seviyor diye babana fazladan aldırıp götürdüğün çikolataları,sırf Yahya hastalanmasın diye bana yaptırdığın atkıları bereleri...Bunları ben hep farkındaydım sen bile farkında değilken. Sen yıllarca onu bekledin. Ve bunu sakın unutma annelerin gözünden hiç bir şey kaçmaz. Ben onunda ne hissettiğini anlıyordum." Dedi ve Hüsna'lara baktı. "Sizde biliyorsunuz,ben Yahya oğlumu kendi oğlumdan ayırmadım. Bunca yıl harama helale dikkat etmişsiniz. Bu yola girince kendini tamamlanmış gibi hissetmemen yanlış olurdu zaten annesinin kuzusu." Diye bitirdi annem sözlerini.

Ve ben kendimi çok da tutamayıp ağlamaya başlamıştım. Bunu gören Duru ve Hüsna gelmişti bu sefer de yanıma.

Hüsna anneme döndürmüştü başını. "Gülsüm teyze sen Duha'nın ceyizini ortaya çıkartmaya başla yavaşça. Belki onlara bakınca ağlaman geçer. Vallahi bende ağlayacağım ha. Güle oynaya geldik olanlara bak." Diye bitirdi sözlerini yarı gülerek yarı ağlayarak.

"Ay evet. Hadi siz benim sulu gözümü azıcık kuru göz yapın,konuşun edin falan işte. Bende annelik görevimi yapayım o zaman." Diyip çıktı annem salondan güle oynaya.

Annem gittikten sonra bana tekrar döndü Hüsna. "Kız benim gibi bir görümcen olacak hadi bunu aklına getir. Ve lütfen bunun için ağlamayı bırak ve gül artık. Değil mi Duru?"

Duru bu soru ardından konuşmaya başladı. "Evet evet. Şimdi Duha bebeğim, senin hemen Yahya abime yazman lazım. Artık yeğen istiyorum.  Bu iş için de en yakın olan da sen olduğun için benden kurtulamazsın. Yazma konusuna gelirsek de sizin şimdi evlilik görüşmesi yapmanız lazım. Onu konuşun. E yani abimin hislerini de öğrendik iki tarafta adıma başlamazsa gibi bir olay olmaz değil mi artık." Dedi ve biraz duraksadı. Ardından çağırarak konuşmaya başladı. "Ay Hüsna biz kaçak bunlar konuşsun. Hadi bay bay Allah'a emanet ol kuzu." dedi. Hüsna da onu onayladığı için,Duru Hüsnaya hiç zorluk çektirmemişti. Bundan dolayı rahatça Hüsnayla kol kola evden çıktılar benimde onalara karşılık vermeme zaman kalmadan.

Ben ağlamayımda kim ağlasındı? Resmen Allah'ın izniyle az bir zaman sonra Yahya benim helalim olacaktı...

Yoluna Taş Koydum!•Texting•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin