Taehyung para dolu çantayı gördüğünde bana döndü.
"Hepsi benim mi?"
Sigaramı yaktım.
"Evet ama paralar sahte."
"Ne?"
"Dün gece bir kadınla tanıştım.Hile yaptığımı anlamış."
"Olay çıkmadı mı?"
"Çıkmadı çünkü o da kendini ele vermek istemedi."
"Kumarcı hatun ha."
"Hem ne de hatun..."
Yan bir şekilde güldüğümde yerinde doğruldu.
"Şerefsiz herif."
"Onunla bir şey yaşamadım."
"Emin misin?"
Kafamı salladığımda tekrar arkasına yaslandı.
"Sonra?"
"Beni otel odasına götürdü.Paranın peşinde olduğunu oyun bittiğinde zaten anlamıştım.Kumarhaneden çıkmadan gerçek paralarla sahteleri değiştirdim.Paran Seokjin'le güvende."
"Peki paraları değiştireceğini nereden bildin?"
"Ya alıp kaçacaktı ya da değiştirecekti.Sabah hala odada olduğuna göre değiştirdi.Değiştirmese de riske atamazdım.Her ihtimalde parayı alamayacak."
"Anladım."
Arkama yaslandığımda çantayı kapatıp yanına bıraktı.O da sigarasını yakıp ayağını kanepeye uzattı.
"Jimin dün de buradaydı."
"Hoseok'tan çıktığında buraya geleceğini tahmin etmiştim."
"Neler oldu?"
"Çocuklar bir arada olmadığımızda üzülüyor.Dün onlarla kahvaltı yapacaktım.Kadınla olduğum için sabah biraz geç kaldım.Hoseok da hem Jimin'i hem Jaebum'u çağırmış."
"Double bela."
"Öyle."
"Eminim uslu durmadın."
"Çocuklarımla geçireceğim vakitte onlar olamazdı.Hoseok ikisini odalarına götürdüğünde masayı dağıttım.Evden çıkıp gittiler."
"Haşin erkek."
Saçlarını karıştırıp sigarasını söndürdü.
"Banyoya gideceğim,yardım et."
Sigaramı bırakıp ayağa kalktım.O da ayağa kalktığında kolumu uzattım.Tutup yürüdüğünde yavaş adımlarına dayanamadım.Onu kucağıma aldığımda kollarını boynuma sardı.
"Çok güçlüsün oppaaa."
Kahkahayı patlattığımda o da güldü.Koridorda yürüyüp banyodan içeri girdim.Onu kucağımdan indirip suyu açtım.Su ısınırken kıyafetlerini çıkardı.İç çamaşırını indireceği sırada elimi uzattım.
"Dur."
Güldüğünde arkama dönüp banyodan çıktım.Salona girdiğimde bıraktığım yarım sigaramı alıp balkona adımladım.Derin bir nefes çekip şehrin manzarasına baktım.
---
"Dışarı çıkmayı özlemişim."
Taehyung'la beraber akşam yemeği için restorana gelmiştik.O yemeğini yerken içkimden bir yudum aldım.
"Çok işimiz var,iyileşmeye bak."
"Kırık ayak hemen iyileşmiyor."
"Sana ayağını kır diyen kimdi?"
